“Global egemenlerden son
uyarı”
Sadece dünkü Gazete HT’de “Global
egemenlerden son uyarı” başlığı altında yayımlanan
makalesi değil…
Bugünkü Gazete HT’de “AK Parti'nin
geleceği var mı?” başlığı altında yayımlanan yazısı da bir
köşe yazarının nasıl yazması gerektiğine güzel bir örnek.
Bir köşe yazarı “vizyon” koymak yerine sürekli
meslektaşlarıyla kavga ediyorsa biliyoruz ki ona okurlar
“Tetikçi” diyorlar…
Ve…
Bugüne kadar adı tetikçiye çıkmış meslektaşlarımı burada sadece
“kaybetti” köşesinde konuk ettiğimi
biliyorsunuz…
Vizyon koyanlar ise favorilerim
oluyor…
Köşe yazarlığı, gündemde en çok öne çıkan haberi yorumlamak demek
değildir…
Köşe yazarlığı; diğerlerinin göremedikleri ama gündem olan
haberlerden çok daha önemli haberleri yorumlayabilmek, öngörüde
bulunmaktır aslında…
Serdar, “Global egemenlerden son uyarı” başlığı
altında yayımlanan makalesinde geleceği ilgilendiren müthiş bir
habere dikkat çekiyor…
Ve…
Yazısının bir yerinde şöyle diyor:
Haberde, "Asya Katılım Bankası'ndan KAP'a yapılan
açıklamada, Katar'ın en büyük İslami bankası olan Qatar İslamic
Bank ile stratejik işbirliği kurulması amacıyla görüşmelere
başlanılmıştır" deniliyordu.
Bu kısa haber, global güçlülerin iktidarın en çok güvendiği Arap
sermayesine de el attığına ona Türkiye stratejileri çizdiklerine
işaret ediyor.
Hükümet, yerel seçime giderken en büyük kavgasını Gülen Cemaati ile
veriyor. Yine iktidar, Arap sermayesine ve özellikle de Katar
sermayesine çok güveniyordu. Katar'ın önde gelenleri ile Erdoğan ve
çevresi hep yakın ve sıcak ilişkiler kurdu. Onlara
güveniyorlardı.
Peki…
Bu haberi Serdar’dan başka gören var mıydı?..
Hayır…
Yoktu?..
Kimseyi “neden görmediniz?” diye sorgulayacak
değilim…
Ama…
Herkese şunu söylemeye mecburum:
Başbakan’ın ekonomi yönetimindeki başarılarında
Türkiye’ye adeta dolar akıtan Katar,
Erdoğan’ın nefret ettiği ve bütün bir seçim kampanyasını
üzerine kurduğu Cemaatin olduğu bilinen bir banka
ile neden ortak oluyor?..
Lütfen efendiler!..
Bu soruyu sorun ve doğru cevap arayın…
Serdar’ın bugün “AK Parti'nin geleceği var
mı?” başlığı altında yayımlanan makalesine gelince…
Daha en başta şunları yazıyor Serdar:
“Halkın içler acısı durumu nedeniyle oy oranında bir düşüş
olacağını sanmasam da, ister düşsün ister yüzde 70 civarında oy
alsın, ben AK Parti'nin bir geleceği olmadığını
düşünüyorum.”
Ey İktidar medyası yazarları!..
Hemen itiraz etmeyin Allah aşkınıza…
Unutmayın ki Ak Parti Hükümeti’ne kurulduğu
günlerden beri destek veren yazarların başında geliyor
Serdar…
Hatta…
Yasaklı olduğu ve fakat henüz milletvekili bile olmadığı
dönemde…
Ve hem de Washington ziyareti sırasında Erdoğan’a
mealen “seçimleri sizin partiniz kazanacak ve ben bunu
istiyorum da” diyen, diyebilen bir gazeteci…
Peki şimdi niçin bunları yazıyor?..
Erdoğan’a düşman mı?...
Yooo…
Serdar analizlerini düşmanlık, dostluk,
sevgi, nefret duygularıyla yazan biri değil ki…
Hani denir ya iyi hakem için; “ne gördüyse onu çalar; asla
kötü niyetli değildir” diye…
Serdar öyle bir yazar…
O halde ona öfkelenmeden önce “AK Parti'nin bir geleceği
olmadığını düşünüyorum” deyişinin gerekçelerini öğrenmek
lâzım…
Öğrenmek için de makalesinin tamamını okumak lâzım…
Lütfen okuyun…
Sonra da “Günün Köşe Yazarı Serdar Turgut” dediğim
için bana ya hak verin ya da “hastronomi lan!”
falan deyin…