Rahmi Turan'a bana vefasızlığı öğretmediği için teşekkür ediyorum!

Rahmi Turan'a bana vefasızlığı öğretmediği için teşekkür ediyorum!

"Vefa" duygusundan zerre nasibini alamayanlar, "vefasızlık"tan yakınıyor ya, işte o an cinlerim tepeme çıkıyor!

Kemal Kılıçdaroğlu'nun kardeşi Celal Kılıçdaroğlu gibi, "gariban" biriydi Kamil Turan. Onu ayakta tutan, daha doğrusu sürünmesine engel olan çalışkanlığıydı. "Efsane" dedikleri Rahmi Turan'ın kardeşiydi.

Spor medyasına yıllarını verdi Kamil Turan. Şeflik veya müdürlük mertebesi çok da önemli değildi onun için, zira bu mertebeye yükselmesi için arkasında ne dayısı, ne de Rahmi Turan gibi bir ağabeyi vardı!

Yalnızdı!

Kamil Turan, son yolculuğuna da yalnız uğurlandı!

                       ***

Rahmi Abi (Turan) kardeşini toprağa verdiği günün akşamı Ankara'da aldı soluğu. Taziye kabulü ile acısının katmerleneceğini düşünmüş olmalı ki, Ankara'da Kemal Kılıçdaroğlu ile yemek yemeyi tercih etti.

"Vefa" ağırlıklı bir de yazı yazdı Rahmi Turan!

"Basında vefa kaldı mı?" diyordu Turktime'deki köşesinde. 

Ne yazık ki hayır!

En büyük vefasızlığı da, "efsane" dedikleri Rahmi Turan yaptı!

                        ***

Şimdi ben size yaşadığım bir olayı anlatayım. Siz beni dinledikten sonra, Rahmi Turan'ın yazısını bir kez daha okuyun ve kimin vefalı, kimin vefasız olduğuna siz karar verin.

Behiç Kılıç'ın öldüğü gün!

Rahmi Turan'ı aradım:

-Behiç Abi'yi kaybettik!

-Ya, Vah vah...

-...?

- Çok severdim kendisini!

Doğru, vakti zamanında çok severdi. Ailece görüşürüyorlardı. Rahmi Turan'la Behiç Kılıç ayrılmaz bir ikiliydi. Türkiye'nin en yüksek tirajlı gazetelerini birlikte yaptılar. Rahmi Turan'la Behiç Kılıç, Tansu Çiller'in ABD seyahatine birlikte katılmışlardı. Yayın politikasından sadece ikisi sorumluydu. Ancak, Türkiye'de farklı şeyler olmuştu, gazetede farklı bir yayın anlayışı sergileniyordu.

Rahmi Turan, o gün bir tercih yaptı!

Behiç Kılıç'ı değil, Mehmet Türker'i, Şeref Oğuz'u dinledi!

O da, onursuzca oturmak yerine, çekip gitmeyi tercih etti!

                   ***

Ara ara görüştüler...

"Rahmi Abi" sözü hiç düşmedi rahmetlinin ağzından!

Kızdığı zaman bile, "Rahmi Abi" diyordu!

                  ***

Behiç Kılıç'ın "Rahmi Abi"sini aradığıma bin pişman olmuştum!

Cenazenin ne zaman kalkacağını bile sormadı!

-Vah vah, sen ilgilen Hadiciğim!

Cenazeye gelmedi!

Onu geçtik!

Başsağlığı bile dilemedi!

Pınar'ı aramadı!

Feyman yengeyi aramadı!

Ne o, ne karısı, ne de kızı!

Oysa, Rahmi Turan'ın kızında Behiç Kılıç'ın çok emeği vardı!

                ***

Rahmi Turan'ın gitmediği cenaze töreninde Kamil Turan vardı ama. Mezarının başında da o vardı. Cami avlusunda Feyman Yenge'ye sarılıp gözyaşı döken de Kamil Turan'dı...

Rahmi Turan'ın kardeşi Kamil Turan!

               *** 

Rahmi Turan'ın bende çok büyük emeği var. Behiç Kılıç vesile oldu onunla çalışmama, çok şey öğretti. 

"Vefasızlık" hariç!

Teşekkürler Rahmi Abi!

Bana vefasızlığı öğretmediğin için!