Tam da Özgür
Özel'in dediği gibi...
"Ayıptır... Yazıktır... Günahtır..."
Yığınla iftira...
Aslı astarı olmayan bir sürü safsata...
Bir tek CHP'li çıkıp da, yalancılığı bir gün sonra
tescillenen Özgür Özel'e, "Ayıptır... Yazıktır...
Günahtır..." demiyor...
CHP'yi kirletti bu adam...
Hâlâ kirletiyor...
Başına geçirdiği FETÖ postuyla konuşan Özgür
Özel, Süleyman
Soylu'nun Fetullah
Gülen'le görüştüğünü söylüyor
Tarih veriyor üstelik...
4 Şubat 2012...
Tam bir salaklık...
Çünkü...
4 Şubat 2012'de Süleyman
Soylu Umre'ye gidiyor. 11 Şubat 2012'de
ise geri dönüyor.. Özgür Özel'i
rezil eden belgeleri İnternethaber'de
bulabilirsiniz...
"4 Şubat 2012'de FETÖ ile görüştün mü? Ne konuştun?" diyen Özgür Özel, yalanı ortaya çıkınca bakın ne dedi:
"Fetullah’la görüştün mü?
Kaç kez?
Ne zaman?
Soylu’nun bir haftada 2 kez yüzüne sorduk.
49 + 22 = 71 dakika konuştu cevap
veremedi.
Şimdi kontrolündeki hesaplar Aralık 4 çıkış 11 giriş kaydı
paylaşıyor.
Bir de Umre vizesi
Kürsüde sus.
Burada trolle
Yok öyle
Karşıma çık karşıma..."
Ben hayatım boyunca böyle pişkinlik
görmedim...
Adam senin suratına belge çarpıyor.
4 Şubat tarihinde nerede olduğunu devletin verdiği resmi
pasaportla ortaya koyuyor. Sen hâlâ karşıma çık karşıma
diyorsun...
Ayıptır...Günahtır... Yazıktır...
Yalan bir değil...
Gırla...
Kalbinin içindekileri bilmesek, doğru söylediğine
inanacağız neredeyse..
Vedat Demir'in de 4 Şubat 2012'de Süleyman Soylu ile birlikte
Fetullah Gülen'le görüştüğünü söylüyor... Daha da ileri
giderek, Vedat Demir'in 4 Şubat
ziyaretinden sonra, 7 Şubat'ta FETÖ'nün Hakan Fidan'a operasyon
yaptığını belirtiyor...
Bu da yalan...
Çünkü...
Vedat Demir'in 4 Şubat 2012'de
olabilmesi için, Amerikan vizesine sahip olması
gerekiyor. Vedat Demir'in ABD vizesinin
tarihi 25 Temmuz 2012...
ABD'ye gidiş tarihi ise...
13 Ağustos
2012...
Yaklaşık bir yıl ABD'de kaldıktan
sonra 19 Temmuz 2013 tarihinde Türkiye'ye
dönüyor...
Ey Kemal Kılıçdaroğlu...
Ey vicdanı henüz nasır tutmamış
CHP'liler...
Ey sosyal medyada Özgür Özel'in
yalanlarına sarılan Tuncay Özkan...
"Ayıptır... Yazıktır... Günahtır.... "
Yok mu bu kadar yalandan sonra edeceğiniz bir tek kelâm?
Ey güzel insanlar...
Türkiye'de kirli siyaset
yapanlar, Özgür Özel örneğinde olduğu
gibi yüzlerine çarpan belgelere rağmen, hiçbir şey olmamış gibi
bulundukları ortamı kirletmeye devam ediyor.
Bir düşünün...
FETÖ'yle öpülmüş bir adam bu
ülkenin İçişleri Bakanı'nı FETÖ'cü
olmakla suçluyor yalan yanlış bilgi ve
tarihlerle... Bu yalancı düzenbaza, ne
partisi, ne genel başkanı, ne de bu ülkenin
medyası (Fetih Çekirge
hariç) çıkıp tek kelâm
etmiyor...
Süleyman Soylu söz konusu
olunca, kaleminden kan damlayan kelli felli yazarlar, bu konuda
salağa yatmayı tercih ediyor.
Ey Ertuğrul Özkök...
Ey Ahmet Hakan...
"Bitti" dedi diye...
"Bitsin" dediğiniz Soylu'ya....
İftiralarla dolu çığlıkların hepsi yalan
çıktı...
Kan süvarilerinin sözcülüğünü yapan bu adama sizin söyleyeceğiniz
bir sözünüz yok mu?
Kemal Kılıçdaroğlu, şu sıralar pek keyifli...
15 Temmuz katliamını güzelliğe dönüştüren
adamını, FETÖ'yle mücadele eden Soylu'ya
tiksinti dolu bir sesle vuruyor
diye... Oysa, dişlerinden FETÖ zehri
damlayan bu adam düşman bellediği Süleyman Soylu için olduğu kadar
kendisi için de tehlikeli... Aslı astarı
olmayan iftiraların yakın gelecekte, kendisini lokma lokma
tüketeceğinin farkında değil çünkü...
Kemal Bey'e düşen, bu adamın aklını çektiği ızdıraptan
uzaklaştırmaktır.
Aksi halde...FETÖ'nün "yeminli
kılıcı" olmayan gönüllü bir kaç kişiden
başka kimse olmayacak Kemal Bey'in yanında...
Benden söylemesi...
FETÖ'den en çok canı yanan bir gazete... İftira dediler söylenenlere, günlerce acı çığlıklar attılar...
Hepimiz ağız birliği
etmişçesine, "Sözcü'den FETÖ'cü
çıkmaz" dedik.
Burak Akbay'ın da, hapsedilen iki Sözcü çalışanının da FETÖ'yle
asla bağlantısının olmadığını kesin sözlerle ifade ettik.
Hal böyleyken...
Sözcü, bir iftiracının kuyruğuna takıldı dün.
Sözcü'nün birinci sayfasında Soylu'nun Özgür Özel'in söyledikleri
karşısında sus pus olduğunu yazdılar..
Onlar da, FETÖ'nün kuyruğuna takılanlara kuyruk
oldular...
Size yapılınca iftira diye ciyaklayacaksınız, başkasına yapılınca, iktidar zarar görsün diye, yalana dolana, iftiraya dört elle sarılacaksınız. Üstelik, Soylu'nun Özgür Özel'in suratına çarptığı belgeler gün boyu, her yerde olduğunu göre göre...
Özgür Özel'in Sözcü'yü kirletmesine neden izin verdiler anlamış değilim!