Nuray Mert kovulmamış çünkü...

Nuray Mert kovulmamış çünkü...

ADNAN BERK OKAN

Mutlu Tönbekici'nin "Lâfın yoksa mağdur ol" deyişini sevmemiştim...
Hele aynı başlığı taşıyan makalesini bitirirken anlattığı Nasrettin Hoca fıkrası ve"mağdur olma maaşı" diyerek uzun süre yazıları yayımlanmayan ama kendisine"kovuldun" da denilmeyen Can Ataklı'ya lâf ettiğini düşünmüştüm...
Benim tanıdığım Can, yazmadan para alacak karakterde biri değildi ve üzülmüştüm...
Sonradan öğrendim ki Mutlu Tönbekici Can'dan değil Nuray Mert'ten söz ediyormuş...
Ve bu arada bir durumu da öğrenmiş oldum...
Meğer Nuray Mert Milliyet'ten kovulmamış...
Her gezdiği yerde "Başbakan beni kovdurdu" deyişi "mağduru oynamak"mış...
Mutlu Tönbekici, Nuray Mert'in kovulmadığı halde her gittiği TV kanalında veya konuştuğu gazeteciye "Başbakan beni kovdurdu" deyişine bozuluyormuş...

Diyeceksiniz ki,
"Yahu Nuray Mert kovulmamışsa neden yazıları Milliyet'te yayımlanmıyor?"
Efendim; 
yazılarının yayımlanmadığı doğru ama "kovulmak" başka bir şey...
Kovulmak "al tazminatını bundan sonra burada sana ekmek yok" demek...
Milliyet'in patronajı Nuray Mert'e böyle dememiş ki...
Yandaş Medyada bile ancak 5 - 6 yazarın alabileceği maaşı her ay tek satır yazmadan alıp cebine koyuyormuş Nuray Mert...
Ne kadar mı?..
Ayda 15.000.-- (on beş bin) Lira...
E yani...
Hem ayda tek kelime yazmadan 15 bin lira maaş alacaksın ama hem de"mağdur edebiyatı" yapacaksın...
İşte bu olmaz...

28 Şubat'ta çalıştığım gazeteden dönemin başbakanı tarafından kovdurulduğumda aynı şey bana da teklif edildi...
Maaşım da çok yüksekti...
"Bir süre yazma biz sana maaşını ödeyelim" denildi. 
"Yok" dedim ben, "yazmadan maaş almayı kabul edemem... Maaş alırsam yazarım, yazamayacaksam bana eyvallah!"
Ve on yıldan fazla "işsiz" kaldım
yüzüme bakan bile olmadı...
Ama pişman eğilim; işin doğrusunu yapmıştım...

Hem; 
Başbakan'ın gece gündüz demeden çalışıp, her yerinden ter çıkmasına rağmen aldığı maaştan fazlasını parmağını oynatmadan, oturduğun yerden alacaksın;
Ama hem de; 
"beni Başbakan kovudurdu çok mağdurum aabi"yi oynayacaksın...
Yok öyle hem yirmi beş kuruşa bilet hem şoför yanı....
Nuray Mert kardeş ya bu "mağdurum" ayaklarını bırakacak...
Ya da Milliyet'i...
İkisi bir arada olunca Mutlu Tönbekici'nin "bırak biraz da ben öleyim" deyişi yerden göğe haklı...