Murat Çelik, "İnternet Medyası'ndaki asalaklar"ı
öyle bir güzel anlatmış ki... Bir yıl boyunca bu konuda
konuşulacakları özetlemiş sanki..
Murat, hedef olmamak için, bu konuda kalem oynatamayanların da
duygularına tercüman olmuş bir başka anlamda...
Bile bile lades yani!
***
Murat Çelik'in sözünü ettiği
"çürük"lerin İnternet
Medyası'ndan ayıklanabilmesi için, korkusuzca yazmak ve
konuşmak gerekir. Aksi takdirde, "çamur at izi
kalsın"ın ötesine geçen "asalaklar"ın
"tehdit" ve "şantaj"larının ardı
arkası kesilmeyecek!
Gördüğünüz gibi, tencere yuvarlanmış, kapağını
bulmuş!
Haysiyet cellatları, attıkları çamurun iz bırakmadığını
görünce, kirli ellerini ekmeğimize sürmeye başladılar. Rızık
verenin Allah olduğunu bilemeyecek kadar cahil olan bu
"asalaklar"ın gözdağı, tehdit ve şantajlarıyla amacına ulaşmaları
mümkün değil.
Zira, geçmişte yedikleri naneler herkesin
dilinde!
***
Şantajcıların sonu bellidir!
Mide bulandırdıkları için, yuvarlana yuvarlana hakettikleri yeri
buluyorlar sonunda.
Yıllarca attığı iftiralarla ün salan Sebahattin Önkibar
nerede şimdi?
Bir zamanlar Mesut Yılmaz'ın has adamı değil miydi bu arkadaş?
Medyanın tepe noktalarını Mesut Yılmaz'ın iteklemesiyle
işgal etmedi mi?
Tekrar soruyorum!
Sebahattin Önkibar şimdi nerede?
***
Murat Çelik'in sözünü ettiği "asalaklar"ın varlığı
Mehmet Ali Birand'ın da ifade ettiği gibi uzun
ömürlü değil. Bunların yeri yurdu belli değil ama fiyatları
belli.
Murat'ın yazdığı kadar değil ama!
Bu "asalaklar"ın fiyatı "üst banner" ya da "açılır
reklam penceresi" kadar olamaz. "Tepe banner"in bir aylık bedelinin
yanından bile geçemez bunlar. "Açılır pencere" dediğin banner
fiyatları ne kadar biliyor musun Murat? Bir ara telefonlaşalım da
ben sana söyleyeyim!
Peki bunların fiyatı ne kadar?
2 bin 500 TL!
Kulluk yaptıkları kişi sayısı ikiyi geçerse...
4 bin lira...
***
Bu arada...
Salih Memecan'ın tepesinde olduğu Medya Derneği,
copy-past konusunda gazetelerin genel yayın yönetmenlerinin isteği
üzerine bir çalışma yapıyor. Genel Yayın Yönetmenleri haklı olarak,
ürünlerinin çalındığından yakınıyor, bu konuda tedbir alınmasını
istiyorlar.
İnternet Medyası Derneği'nin bu konuya karşı çıktığı yönünde bir
algı oluşmuş!
Salih Memecan'ı aradım dün...
Enis Berberoğlu ile de konuşmuştum zamanında...
Bir kaç gün önce TGRT Haber'de bu konudaki görüşümü net bir şekilde
açıkladım.
Bu konuya ayrıntısıyla başka bir yazıyla değineceğim!
Çünkü bir başka derneğin adı İMD ile
karıştırılıyor!
***
Murat Çelik'e not: Sevgili kardeşim sana
korkusuzca "İnternet Medyası'ndaki asalaklar"ı yazdığın için
teşekkür ederim. Bilmelisin ki, "tehdit" ve "şantaj"larıyla
piyasaya korku salmaya çalışan bir başka "asalak" yarından sonra
Yıldırım Demirören nazarında senin ekmeğinle oynamaya başlayacak,
"yazarım ha" ya da "yakında yazarım" gibi kahpece şantajlar...
Bu asalak, maalesef bir arkadaşımızı bu şekilde işinden etti.
Ama Aydın Doğan'ın hakkını teslim edelim, bir asalaklar
ordusu dikildi karşısına, kimseyi dinlemedi ve o arkadaşımıza
sonuna kadar sahip çıktı. O arkadaşımızın adı Candaş Tolga
Işık'tır... Mevzuları az çok sende biliyorsun!
Murat Çelik'e 2. not: Sevgili Murat, şimdi sen
"İnternet Medyası'ndaki asalaklar"ı yazdın ya... Çok geçmeden,
gerek twitter'da gerekse tetikçilik yaptıkları sitelerinde
"burdayım" diyecekler. Ben "İnternet Medyası'nda tetikçiler var"
dediğimde, "burdayım" demişlerdi..