Medya Kılıçdaroğlu ilişkisinde en tuhaf ayrıntı

Medya Kılıçdaroğlu ilişkisinde en tuhaf ayrıntı

CHP’de yaşanan gelişmelerin medyadaki yorumlanışını izlerken iki farklı görüş belirdi kafamda.

Doğan grubu öncülüğündeki  ‘CHP yandaşı medya’nın tavrına bakınca Kılıçdaroğlu’nun işinin ne kadar zor olduğunu gördüm.

Fakat diğer taraftan ‘AK Parti yandaşı medya’nın CHP’deki bu olan biten karşısında takındığı tutumu görünce kendi kendime ‘yok yok Kılıçdaroğlu gerçekten şanslı bir adam’ dediğimi fark ettim.

Eğer Kemal Kılıçdaroğlu ‘CHP yandaşı medya’nın dümen suyuna girerse, bir arpa boyu yol alamayacak, bunu hep beraber göreceğiz. Çünkü bu medya ne yazık ki değişimi anlamadı, anlamıyor. Medya olarak asli görevlerini yapmaktan ziyade, oynayacakları bir siyasi lidere ihtiyaçları var.

Bu arada benim sözünü ettiğim 'değişim'in medyadaki liberal arkadaşların söz ettiği  'değişim'den farklı olduğunu belirteyim.

Bu nedenle, eğer Kemal Kılıçdaroğlu, bu söz konusu gazetecilerin gayri samimi tutumlarından kendisini korumak için Başbakan Erdoğan’ın yaptığı gibi medyayla arasına mesafe koymazsa, hattâ onlarla ciddi şekilde ters düştüğünün altını çizmezse, yakın bir gelecekte medyanın oyuncağı olmaktan kendini kurtaramayacaktır. Bu arkadaşlar karşılarında yeni ve kendilerini gereğinden fazla önemseyen bir lider bulmanın hazzını yaşıyorlar. Purolarını yakıp ‘Şekerim, bir yazı yazdım, Ankara karışmış’ dedikleri  eski günlere dönmenin tatlı telaşı içindeler.

Aykırı gelebilir ama benim görüşüme göre Kemal Kılıçdaroğlu'nun en büyük açmazı, kendisini alenen destekleyen medya organlarıdır. Ne yapıyorsa, ne ediyorsa onlara rağmen yapmalı.

Diğer taraftan siz de dikkat ediyor musunuz bilmiyorum ama ‘AK Parti yanlısı medya’nın son dönemde CHP’de olan bitene karşı takındığı tavır gerçekten tuhaf ve şaşırtıcı boyutta zeka fakiri.

Özellikle Yeni Şafak, Star ve Zaman gazetesinin tavırları Kemal Kılıçdaroğlu’nu neredeyse iktidar adayı haline getirecek!

Bu gazetelerin son birkaç gündeki manşetlerini, özellikle de Zaman gazetesinin sitesinde yer alan ‘Kemal Kılıçdaroğlu bizim dedemizdir’ başlıklı köşe yazısından yapılma manşeti görünce anladım ki bu tarafın gazetelerinde CHP’de olup bitenden dolayı ciddi bir panik havası var.

Zaman gazetesinin sitesinde manşete çekilmeye değer görülen yazının içeriği özetle şöyle: Bir alevi vatandaş Kemal Kılıçdaroğlu’nun dedeleri olduğunu söylüyor ve Kılıçdaroğlu’nun alevi kimliğini hatırlatıp altını çiziyor.

Daha birkaç gün önce AK Parti’yi Alevileri oyalamakla suçlayan Hüseyin Gülerce’nin gazetesi böyle de, diğerleri farklı mı?

Star ve Yeni Şafak gazetelerinin son birkaç gündeki manşetlerine baktığınızda Kemal Kılıçdaroğlu gözünüzde aniden büyüyüp ve gerçek bir lider hüviyetine kavuşuyor. ‘AK Parti yandaşı medya’nın CHP’ye karşı takındığı bu tutum karşısında 'Demek ki medya mahallesindekiler olarak yokmuş birbirimizden farkımız' dedim.

Hatırlıyor musunuz bilmiyorum o dönemleri? Bugünkü AK Parti kadrosunun FP’den ayrıldığı ve AK Parti’yi kurmaya doğru yol aldığı dönemde  bu olaylar eski medyada nasıl yankı buluyorduysa, bu sefer de CHP’deki değişim sancıları aynı başlık ve aynı abartılı tarafgirlikle ‘AK Parti yanlısı medya’da yer bulmaya başladı.  Sizce de tuhaf bir durum değil mi?

Göreceksiniz, ‘AK Parti yandaşı medya’nın bu haliyle  sürdürdüğü yanlı çizgi, Kemal Kılıçdaroğlu’nun hanesine büyük bir kazanç olarak yazılacaktır.

'AK Parti yandaşı medya'nın bu tavrı,  hiçbir şey yapmasa bile, Kemal Kılıçdaroğlu’nun halkın dikkatini daha fazla çekmesini sağlayacak.

CHP’de son dönemde olup bitene karşı ‘AK Parti yanlısı medya’ içerisinde Sabah’ın tutumuna da özellikle dikkat ettim. Sabah'ın daha aklı selim, daha soğuk kanlı bir yaklaşım içerisinde olduğu yadsınmaz bir gerçek. Bu durumu kim, neyle açıklayacak bilemem.

Genel olarak 'AK Parti yandaşı medya'da çalışan meslektaşların kişisel ikballerini sağlama almak için Başbakan Erdoğan’a yaptıkları  yalakalıkların hem Başbakana, hem de bu kurumlara ne kadar zarar verdiğini ne zaman anlayacaklarını doğrusu çok merak ediyorum.

Ne tuhaf bir durum, değil mi? Kendinize yakın olsun, hatta  sesiniz olsun diye oluşmasını istediğiniz medya, bir müddet sonra sizin için en tehlikeli silah olup çıkabiliyor.

Yukarıda içinde CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu geçen cümlelere AK Parti ve onun lideri Tayyip Erdoğan’ın adını yazın ve bakın bakalım, sonuç değişecek mi?  Kemal kılıçdaroğlu’nu mazlum ve kahraman pozisyonuna sokan ‘AK Parti yanlısı medya’ AK Parti ve onun hareketine verdiği zararın farkında değil. Kendi konumlarını, koltuklarını sağlama almaya çalıştıkça, aslında o koltukların altlarından kayıp gitmesini hızlandırdıklarının da farkında değiller.

Niçin Kemal Kılıçdaroğlu’nun güçlü bir muhalif lider pozisyonuna gelmesinden rahatsızlık duyuyorlar , bunu anlamıyorum.  Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’nun tarzının hakim olduğu bir CHP, önce Türkiye’nin, sonrada AK Parti’nin işine yarayacaktır.

 Ak Parti’nin işine yarayan herşey otomatik olarak bu arkadaşların da işine yaradığına göre, nedir bu telaş Allah aşkına, anlayan var mı?

Evet, gelin soralım:  ‘AK Parti yanlısı medya’ sizce kimin iktidarı  için çalışıyor?