ABD'de umutsuz bir oyun sergileniyor. Erdoğan'ı bu kirli oyunun bir parçası haline getirmek istiyorlar. Onların Rıza Zerrab üzerinden verdikleri bir mücadelesi var. Dövüşerek, Zerrab gibi bir şarlatandan medet umarak zafere ulaşmaya çalışıyorlar.
Onlar için kazanmanın tek yolu var.
Tayyip Erdoğan'a diz çöktürmek!
Gezi'de, 17-25'te... çıktıkları "zafer yolculuğu" onlar için her defasında hezimete dönüştü. Erdoğan'ın bir "diz çöken" olmadığını anlayınca da, onu 15 Temmuz alçak darbe girişiminde öldürmek istediler.
Durmuyorlar!
FETÖ eliyle, bir kez daha Tayyip Erdoğan'a "diz çöktürme" girişiminde bulunuyorlar şimdi. Amerika'daki Zarrab'a sığındıkları yetmiyormuş gibi, Türkiye'deki Zarrabları da devreye soktular.
Acı ki oynanan oyun açık ve net olmasına rağmen, Türkiye'yi yönetmeye talip olan Kemal Kılıçdaroğlu, bu oyunun bir parçası olabilmek için adeta canını ortaya koymuş durumda.
MAN yalanıyla Erdoğan'a "diz çöktürme"ye kalkışan Kılıçdaroğlu, istediği sonuca ulaşamayınca, bu sefer Zarrab üzerinden hedefine varmaya çalıştı. Aslında Zarrab'a sığınmanın kendisine fayda sağlamayacağını o da biliyor ama, yapacak bir şeyi yoktu. Zarrab'la MAN'ın üzerini örtmesi gerekiyordu.
Örttü mü?
Hayır!
Örtmediği gibi, bir kez daha FETÖ'nün eliyle yol almaya çalıştı. Eline tutuşturulan kağıt parçalarıyla, FETÖ'cülerin eskiyen yalanlarını yeniden canlı tutmayı yeğledi.
MİT'in içindeki FETÖ'cülerin eliyle yazılan bir kağıdı ele geçiren Kılıçdaroğlu, "MİT seni 17-25'ten önce Zerrab, Zafer Çağlayan ve Muammer Güler konusunda uyardı" diye seslendi Erdoğan'a. Cumhurbaşkanı'nı "hain" olmakla itham etti sonra. O da yetmedi, tehditler savurdu, asarak keserek, kırıp dökerek, yakıp yıkarak, ahaber'e atv'ye... burada çalışan arkadaşlarımıza urgan fırlattı.
Bu dil bize yabancı değil!
17-25 operasyonunu gerçekleştiren FETÖ'cüler de aynı dili kullanıyordu. 15 Temmuz alçak darbe girişiminde bulunan FETÖ'cülerin de ağzından aynı sözleri işittik.
Tayyip Erdoğan'ı onlar da "hain" diye bellemişti!
Kemal Kılıçdaroğlu kusura bakmasın, yaptığı halkın saf ve temiz duygularını kirletmekten başka bir şey değil!
FETÖ'nün 17-25'ten önce yapmak isteyip de yapamadığını, CHP lideri yapmaya çalışıyor.
Dik
dur diyeceğine...
Arkandayız diyeceğine....
Tayyip Erdoğan'a diz
çök diyor!
Hal böyle
olunca; CHP lideri FETÖ'nün nazarında
"Azametli bir adam"a dönüşüyor.
Tebrikler!
Cüneyt Özdemir, Amerika'da oynanan oyunu en doğru okuyan ve gazeteci olarak karşımıza geçti ve bangır bangır bağırdı:
- Bu işte bir numara var!
FETÖ'cülerin cirit attığı, Emre Uslu ve Adem Yavuz Arslan soysuzunun sabahtan akşama kadar "canlı yalanlar" savurduğu mahkeme salonundan en doğru bilgiyi bize ulaştıran Cüneyt Özdemir'i takdir edeceğimize, onu alkışlayacağımıza "Cüneyt Özdemir bile" demeyi tercih ettik.
Karşı mahalleden olunca, namuslu olması, haysiyetli gazetecilik yapması yetmiyor demek ki... Cüneyt Özdemir'i vaktinde mimleyenler, yaptığı doğru şeyleri, söylediği haklı kelamı duymuyor, duymak istemiyor. Duyanlar da "Cüneyt Özdemir bile" diyor.
Bunu yapmak kime ne kazandırıyor bilmiyorum ama, yapılana çirkin demek bile hafif kalır.