İnternet siteleri gazeteleri rakip olarak görmemeli...

İnternet siteleri gazeteleri rakip olarak görmemeli...

Haberimizin başlığında sormuşuz:
"Bakanlık sadece deklarasyoncu gazeteleri mi koruyor?"
Sonra altına şu notu düşmüşüz:
"PEKİ BİZİM HAKLARIMIZ NE OLACAK?"
Haberin başlığı gereksiz...
Büyük harfle sorulan soru ise yerden göğe haklı...
Arkadaşlarımın aynı haberde gazeteciler.com olarak yaptıkları yoruma da bir bölüm hariç katılmıyorum...
Katıldığım bölüm bakın hangisi:

Gazetelerin haklarını Telif Hakları Yasası ile koruma altına alan (!) Bakanlık, nedense Televizyon ve İnternet sitelerinin haberlerini gazetelerin kullandığının farkında değil. Halbuki gazeteler de Televizyonların ve İnetnet sitelerinin "özel" haberlerini alıp kullanabiliyor.  

Evet...
Arkadaşlarımızı Kültür Bakanlığının, televizyon ve İnternet sitelerinin haberlerini gazetelerin kullandığının farkında olmayışına dikkat çekerken çok haklı.
Yani;
Biz Kültür Bakanlığını neden "gazetelerin özel haberleriyle köşe yazılarını izinsiz kullanamayacakmışız?" diye sorgulayacağımıza;
"Gazeteler ve Televizyonların, inetnet sitelerinin özel haberlerini alıp kullanmalarına niçin göz yumuyorsunuz?" diye sorgulamalıyız.

Ve...
Bizzat Kültür Bakanı ile görüşmeli
gazetelerin özel haber ve köşe yazarlarından alıntı yapmamayı memnuniyetle kabul edeceğimizi ama bakanlığın çıkaracağı yasaya bir madde daha eklemesini 
Sayın Bakan'dan rica etmeliyiz...
Neyi mi?..
Söyleyeyim:
Yazılı, sözel ve görüntülü basının da internet sitelerinde "özel haber" logosuyla yayımlanmış haberleri alıntılayamayacağına ilişkin bir madde eklenmesini talep etmeliyiz.
İnternet sitelerinin belirli bir noktaya gelmiş olanları (meselâ İnternethaber Gurubu) kendilerine güvenmeli, sürekli dizayn değişikliği gibi maliyetli konuların yanında biraz da özel haberciliğe önem vermeliyiz.
Sadece "hızlı" olmak; yazılı basının vermek için ertesi sabahı beklediği haberleri bir gün önce vermek yetmez...
Rekabet gücümüzü arttırmalı, yazılı basının ulaşamayacağı veya ulaşabilse de zaman sıkıntısı yaşayacağı özel haberleri bizler bulup çıkarmalıyız...
"Her gün özel haber olur mu?"
Yazılı basında hangi gazete her gün özel haber veriyor ki?..
Buna rağmen, yani özel haber, her gün vermenin zorluğuna rağmen biz istersek bunu da başarabiliriz...
Genel habere gelince zaten en güçlü haber ajanslarına aboneyiz...
Yani, yazılı basınla aynı haber kaynağından besleniyoruz...

Demek istemem şu...
Yazılı basın ya da televizyonlar bizden her şikâyetçi olduğunda ağlaşmanın alemi yok...
Kendimize güvdenecek, özel habercilik yapacağız...
İnanıyorum ki bunu başaracak gücümüz var...

Köşe yazarlarına gelince...
Onların köşelerine  link verilmesi asla yasaklanamaz...
Çünkü gazeteler köşe yazarlarının yazılarının internet ortamında yayınlanmasını istemiyorlarsa HaberTürk gibi yapacaklar...
Yani saatin 14 olmasını bekleyip öyle yayınlayacaklar yazarların makalelerini...
Aksi halde, köşe yazarının yazısı kamunun okunması için hangi platformda yayımlanırsa yayımlansın artık o yazı kamunundur...
Link verilmesine yasak getirecek bir kanun anayasanın özüne aykırıdır...
Ne yani?..
Ben satın aldığım bir kitabı okuması için bir arkadaşıma veremeyecek miyim?..
Ya da kahveler satın aldıkları bir gazeteyi sehpaların ya da masaların üzerine bırakamayacaklar mı?..

Hâsılı sevgili mahalle arkadaşlarım...
Gelin şu yazılı basının çırpınışlarını çok ciddiye almayın...
Yazılı basının daha uzun süre ayakta kalabilmesi çağın gelişimine aykırıdır...
Bırakın yok oluşa giden yolun kahrını bari doyasıya yaşasınlar...
Yani...
Son çırpınışlarını ignore edin...
Yokmuş gibi davranın yani...


adnanberkokan @gmail.com