Demokrasiden ve demokratlardan nefret ediyorum…
Demokrasiden ve demokratlardan nefret ediyorum…
İkiyüzlülük kendilerinde “aydın” olma vasfı vehmeden gazeteci milletinin içine işlemiş.
Bunlar bir yandan Başbakan’a Molotoflu saldırı düzenleyen ODTÜ’lü öğrencilerinin yaptıkları saldırının “protesto” niteliği taşıdığını, bunun da en doğal hakları olduğunu savunarak o “kalkışma” ölçekli eyleme destek verip Başbakan’ı ve polisi eleştiriyorlar…
Ama diğer yanda kişisel görüşlerini açıklayan bir başka meslektaşlarına yapmadıklarını bırakmıyor, yaka paça dışarı atıyorlar…
Nerede mi oluyor bu olay?..
Türkiye Gazeteciler Cemiyetinin The Marmara Oteli'nde, düzenlediği törende Sedat Semavi Ödülleri gecesinde…
| Pabucumun demokratları B. Sadık Albayrak'ın olaydan sonra yaptığı açıklama şöyle: "Orhan Pamuk'u protesto ettim, Orhan Pamuk bir yüz karasıdır. Geçenlerde Suriye devlet başkanı Beşar Esad'a bir mektup gönderdi. Mektubunda, bırakmazsanız sonunuz Kaddafi gibi olur dedi. Kaddafi insanlık onuruna aykırı bir şekilde alçakça katledildi. Bir yazar bir devlet başkanına Kaddafi'nin sonunu göstererek tehdit etti. Bugün ise Masumiyet Müzesi ile buna ödül veriliyor". Ne var Albayrak'ın bu söyledikllerinde?.. Hakaret mi?.. Yok... Şiddet mi?.. Yok... Molotof mu?.. Yok... Eeeee.... Pabucumun demokratları niçin kızdılar o zaman?.. Dedim ya; pabucumun demokratları oldukları için kızdılar... |
Haber gazeteciler.com’un manşetinde var…
Okuduğumda tüylerim ürperdi…
Masumiyet Müzesi belgeselini ödüle layık görenlerin, belgeseli ödüle layık görmeyen bir meslektaşlarına karşı yaptıkları saldırı midemi bulandırdı.
Saldırganlardan tiksindim.
Olayın ne olduğunu biliyorsunuzdur ama kısaca hatırlayım.
Demet Haselçin (ki Orhan Pamuk’un çalışma arkadaşları arasındadır) TRT Türk'te yayınlanan "Masumiyet Müzesi" adlı belgeseli ile ödüle hak kazanmış…
Kürsüde ödül için teşekkür konuşması yaparken edebiyat eleştirmeni olduğunu söyleyen Sadık Albayrak; “masum ama savaş kışkırtıcısı” diyerek tepki koymuş…
Bence de “ayıp” etmiş ama sadece bana göre ve büyük ihtimalle salonda bulunanların çoğuna göre de ayıp etmiş…
Ama sadece “ayıp” etmiş…
Hakaret yok, suç yok…
Hele Molotof hiç yok…
Sunulan bir görüşe karşı görüş var sadece…
Konuşma bittikten sonra yapılsa “ayıp” bile sayılmayacak son derecede insani ve çağdaş bir tepki…
Ama dedim ya, “ikiyüzlülük” Türkiye’de kendilerini “aydın” zanneden kimilerinin mütemmimi adeta…
İkiyüzlülük yapmazlarsa aydın olduklarını kanıtlayamayacaklarından mı korkuyorlar ne?..
Haselçin’in söylediklerine tepki gösteren Albayrak'ın üstüne yürüyüp arkadaşı yumruklamaya kalkışmışlar…
Ve tabii salondan dışarı atmayı da ihmal etmemişler…
Kendilerine her türlü hak ve özgürlüğü yakıştıran ama kendilerine yönelik eleştirilere tahammül edemeyen bu arkadaşlar demokrat ha!..
Vay anasını yani…
Bunlar demokratsa ve demokrasi buysa ben bu demokrasiden de bu demokratlardan da nefret ediyorum…