Cinlik yapayım derken, cin çarptı!

Cinlik yapayım derken, cin çarptı!

 Seçim sonuçlarını 5-6 puan farkla kaçırma başarısını (!) gösteren araştırma şirketlerine göre, ülkemin "en güvenilir" şahsiyeti olan Seda Sayan bu güveni neye borçlu?

Sevdiklerine "anam", "bacım" deyip, sevmediklerine elindeki maşasını göstermesine olsa gerek.

İçimizde öksüz (dikkat, öküz diye okumayınız) bir damar var. Bizi "anam", "babam", "bacım", "milletim", "valim" diye sahiplenene mest oluyoruz. Sağa sola tokat sallayanın hastasıyız.

İşte o Seda Sayan. Reyting demek. Reklam demek.

Ülke meselelerini tınmayıp kişisel meselelerle kafayı bozmuş milleti koy cebe demek.

Bir tür mahallemizin kızı, mahallemizin namusunu bekliyor, kendisi her daim serbest durumu.

İşte o Seda Sayan. Show Tv için ballı kaymak(tı).

Hem reytingi alacaksın. Hem konuşulacaksın. Hem de suya sabuna dokunmayacaksın.

Bir yandan anadan üryan, bir yandan ağızda "Allah, Kuran" edasıyla tam tezatlar yüzyılına uygun. Hafif kıvrak.

Ayşe Teyzeye, Ali Amcaya çemkirmekten gelen reytinge avuçlarını ovuşturup, sorumlu yayıncılık ilkelerini umursamayacaksın.

Asla ve asla politikanın tehlikeli sularında başını belaya sokmayacaksın. Üstelik Seda, başı sıkışınca Petek Dinçöz gibi Başbakanı yardıma çağıracak biri de değil, kendi işini görür. Geri kalanımız gibi.

Üstelik "eli maşalı Kasımpaşalı", Kasımpaşalı Erdoğan'a sıcak mesaj diyeceksin. Medya dünyası ne komik stratejiler içeriyor bir bilseniz.

Yani. Hem reyting garanti. Hem de politikadan uzak güvenli sular.

Öyle düşünmüştü, Ciner medyasının yöneticileri.

Haberi Gülben Ergen'in sevgilisine, gündüz kuşağını Seda Sayan'a bırakıp sen sağ, ben selamet diyorlardı.

Olmadı.

Seda Sayan önce maliyetini karşılayan sponsordan oldu. Üstüne RTÜK cezası.

O Seda Sayan eşlerini öldürmesiyle meşhur katili yayına çıkarmasın mı? Kadının kendi doğrusu da bu.

Kadına şiddeti önleme konusunda elinden bir şey gelmeyen Hükümetin sinirine basmasın mı!

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nı karşısına almasın mı! CHP'li kadın vekille saç saça olmasın mı! Ortalık toz duman.

Kıssadan hisse bir, cinlik yapmaya kalkarsan cinler gelir seni çarpar.

Kıssadan hisse iki, Kadırgalı Aysel, nam-ı diğer Seda Sayan dediğiniz kadın rakı gibidir, öyle şişede durduğu gibi durmaz.


CHP YÖNETİMİ "TOPAL ÖRDEK"TİR...

CHP Genel Başkanı delege sayısının yarısından az fazlasının oyunu aldı.

Genel Başkan gözdelerinin oyu yarıya bile yaklaşamadı. Onun da yarısı genel başkan hatırı.

En çok oy kazanan Parti Meclisi üyesinin oyu delege oylarının yarısı.

En muhafazakâr PM üyesinin oyu delege oylarının yarısı.

En popüler üyenin oyu delege oylarının yarısı.

En şefkat toplayan üyenin oyu delege oylarının yarısı.

En mazlum üyeninki delege oylarının yarısı.

Delege oylarının yarısı, CHP seçmeninin yarısı demeye gelirse...

CHP'nin barajı aşması başarı olur.

Bu ayrıntıya dikkat derim. Bulundukları siyasi konumda sonu yaklaşanlara "topal ördek" dediklerini hatırlatırım.


MUHARREM İNCE'YE ÖNERİLER

Sevgili Muharrem İnce, şunları unutma;

Bir, halkımız delegemizden farklıdır, şiir okuyan adamı sever ama şiir okuyor diye oy vermez. Güven de kazanmalısın.

İki, CHP dediğin meydan, genel başkan adayının harman olduğu yer. Seni rakip görmüyorlardı, şimdi arkanı kolla.

Üç, kimsenin gazına gelip de ne oldum havasına girme.

Dört, genel başkanın gibi olma, ekonomi üzerine de söz söyle.

Beş, Kurultaydan sonra kazandığın dostlara dikkat et, hiç biri gerçek değildir.

Altı, ne rakıdan ne cuma namazından vazgeç.

Yedi, gelecek kurultay sonucunu görmeden, müstakbel genel başkan tavrı takınma. CHP kurtların bol olduğu yerdir.

Sekiz, gazeteci önerilerini boş ver, onlar bugüne bakar, geleceğe değil.


AKLIMDA KALAN

Bu aşk rol kokuyor hissi: İbrahim Çelikkol ve Sinem Kobal isimli medya ünlüleri büyük aşk yaşıyormuş. Sevgili arkadaşım Ayşe Arman da buna inanmış. Geçiniz. Biz imajla uğraşanlar gözümüze sokulana değil, ayrıntıya bakarız. Bu aşkta ayrıntılar şöyle; Gizli çekilmiş görüntülerinde yabanıl adam, sarışın kadın ve köpek var. İnsana "ne tasarım ama" dedirtiyor. Adam karizma uzaklara, sarışın kız objektife bakıyor. İkisinin de yüzünde his yok, aşk enerjisi yok. Adam çizdiği karizmaya uymayan cümleler ediyor: "Sinem'e çok aşığım!" Bu imaj oyunu fazla sahtelik kokuyor. Ucuz iş. Aşktan en çok konuştuğumuz günlerde ne çok sahte aşkımız var.