Bayramlarda "barış" mesajlarıyla dolup taşıyoruz. PKK'lılar bile,
bir taraftan takır takır öldürürken, öteki taraftan Gültan
Kışanak'a sarılıp "barış" mesajı veriyor, verebiliyor!
Sahtekarlığın önde gidenini yapıyoruz!
İçimizdeki kin ve nefret paçalarımızdan akarken, göstermelik
mesajlar verebiliyoruz utanmadan. Bir saat önce ağzımıza
geleni sayıyorken, bayram namazından hemen sonra, o küfürü, o
hakareti hiç etmemişçesine, gülücükler saçabiliyoruz.
İç karartmak değil niyetim!
Bir sahtekarlığa vurgu yapmak istedim sadece!
***
Bir tek bayramlarda değil!
Hergün, kırmaktan uzak durmak, iftira atmaktan haya etmek, küfür ve
hakaretleri literatürümüzden çıkarmak gerek!
Öfke hakimiyeti!
Evet herşey öfke hakimiyetine bağlı!
Hakimiyet için konuşmak gerek. Oturup dinlemek gerek. Sormak
soruşturmak gerek. Gıybet etmek, ya da gıybet edene prim vermek
yerine olup biteni asli kaynaktan doğrulatmak.
Biz bunu yapmıyoruz!
Kulaktan dolma bilgilerle heraket ediyoruz!
"Düşmanlık" yapanların "değirmenine su
taşıyoruz!"
"İftira" atanlara prim veriyoruz!
Küfür ve hakareti şiar edinenlere imkan tanıyoruz!
Velhasıl seviyoruz gıybeti, seviyoruz dedikoduyu, seviyoruz
iftirayı, seviyoruz küfürü hakareti.. Tüm bu haksızlıklara maruz
kalan kişiyi dinlemek yerine, onu anlamak yerine bildiğimizi
okumaya devam ediyoruz!
"Düşmanlık besleyenler" hizmete devam!
Hem öyle...
Hem de bayramlarda güzellikler sergilemek!
Bir gün ya da üç gün...
Tüm yılda yapılan kötülüklerin üzerini örter mi?
Örtebilse keşke!
Yine de bayramınız kutlu olsun.. Bu güzel günler bizleri
sahte gülüşlerden, içi sahtekarlık kokan mesajlardan uzaklaştırsın
inşallah!