Seçimi kim istediyse istedi.
Sonuçta seçime gidiliyor, gidilecek…
Kaçarı yok…
Seçimden sonra bir seçim daha yapılacak mı?
Hayır…
O halde…
Her kim ki ayakta kalmak istiyor…
Her kim ki gücüne güç katmak istiyor…
Geçmişten ders olarak seçime gitmesi gerekiyor.
AK Parti tek başına iktidar olma arzusunda.
Olabilecek mi?
İmkansız değil!
Yeter ki AK Parti istesin…
BİR- Geçen seçimde olduğu gibi bu seçimde de adaylar belirleyici olacak.
İKİ- Geçen seçimde olduğu gibi, bu seçimde de ekonomik vaatler belirleyici olacak.
ÜÇ- Geçen seçimde olduğu gibi, bu seçimde de rakibe karşı kullanılan dil belirleyici olacak.
HDP, MHP’nin kalesi olan Iğdır’da Azeri aday göstererek seçim kazandı.
AK Parti, Kars’ta birinci ve ikinci sıraya yerli aday koyarak seçimi kaybetti.
Oysa…
AK Parti, birinci sıraya bir Kürt aday koysaydı, Selahattin Beyribey’e akacak olan yerli oylarıyla birlikte bir milletvekili yerine iki milletvekili çıkarabilirdi iktidar partisi. Mehmet Uçum diye birini getirdiler, Kars’ın bilmediği, tanımadığı bir kişi… Üstelik Beyribey’le yakın köylü… Hal böyle olunca; Kürtler’in tamamı HDP’ye yöneldi…
Sonuç ortada…
Bu konuda başka bir şey yazmaya gerek var mı?
İstanbul’da Mehmet Metiner’in dışında Kürt aday yoktu mesela…
Eh siz Kürtlere sırtınızı dönerseniz, onlar da size 7 Haziran’ı yaşatır.
Tedbirinizi ona göre alacaksınız.
Gelelim ekonomik vaadlere…
CHP’nin asgari ücret vaadine herkes dudak büktü 7 Haziran öncesinde.
AK Partiye gönül verenleri beklenti içine soktu bu vaaat.
Emeklilere beklentiye girdi çift ikrameyi sözüne karşı…
Astsubaylardan daha aşağı emekli maaşı olan polis emeklisi de bir çift söz duymak istedi iktidardan.
Ne dedi Kemal Kılıçdaroğlu?
“Türkiye’nin birinci meselesi yolsuzluklar değil, yoksulluktur.”
Bahçeli bile…
Bol keseden asgari ücret dağıttı…
İktidar kanadı ise, vaatleri küçümsemeye çalıştı…
Vaatte bulunmak yerine…
Rakiplerinin vaatlerine kaptırdı kendini…
Sonuç ortada…
Bu konuda yazılacak çok şey var…
Ahmet Davutoğlu liderliğindeki AK Parti, bu seçimde “Onlar konuşur AK Parti yapar* nakaratını tekrarlarsa…
Ahmet Davutoğlu liderliğindeki AK Parti, bu seçimde, muhalefetin kozunu elinden alacak adımları erkenden atmazsa…
Aldığı düşük ücrete dağmen, AK Parti’ye olan sevdasından ötürü yönünü değiştirmeyen emekliye en azından CHP’nin “vereceğim” dediğini vermezse…
Asgari ücrette değişikliğe gidecek adımları atmazsa…
Hasıl-ı…
AK Parti bu seçimde de…
Yol yaptığını söylemek yerine…
Marmaray yaptığını söylemek yerine…
3. Havalimanı yaptığını söylemek yerine…
3. Köprüyü yaptığını söylemek yerine…
İşçiyi, emekliyi, köylüyü, dargelirliyi, asgari ücretliyi sevindirecek bir şeyler söylemezse, yüzde 40’ı bile zor görür…
Bir de üslup meselesi var…
HDP’nin seçim stratejisini yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üzerine kuracağı belli.
Koalisyon ihtimalinin ortadan kalkmasıyla birlikte, “Seni yine Başkan yaptırmayacağız” demeye başladılar.
BİR- AK Parti bu sloganın peşine takılırsa…
İKİ- Demirtaş veya bir başka rakip üzerinde siyaset yaparsa…
ÜÇ- Rakipleri peşinden sürüklemek yerine rakibe laf yetiştirmeye kalkarsa…
7 Haziran’ın daha da kötüsünü yaşayabilir…
Az konuşan…
Yaptıklarından çok…
Yapacaklarını anlatan bir seçim çalışması…
Aday tercihleri…
Ve üslüp…
AK Parti iktidara tek başına gelmek istiyorsa, bunlara dikkat etmeli.
Ve en önemlisi…
AK Parti’nin her ferdi, kibirden uzak olmalı…
Aksi takdirde AK Parti’ye en büyük kötülüğü yine AK Partililer yapar.