ADNAN BERK OKAN
Yirmi gazete ortak bir ilân yayımlayarak BAZI internet sitelerinden şikâyetçi oldular…
İlânı yazan arkadaşın bilhassa “BAZI” notunu düşerek bütün bir internet medyasını suçlamayışı şikâyetlerindeki haklılığı arttırdığı gibi bizim de bu açıklamanın “bazı” noktalarına “destek” vermemize sebep oldu…
Ama “bazı” bölümlerine, her satırına değil…
Meselâ şikâyetlerine konu olan “sağlıklı bir internet haber medyası düzeni için fikir ve emek hırsızlığına karşıyız” cümlesi sadece bazı kendini bilmez,kapkaççı siteleri ilzam ediyordu ve son derecede yerinde bir şikâyetti…
Zira…
İnternethaber Gurubu ve İnternet Medyası Derneği Başkanı Hadi Özışıkyıllardır tam da bu konudan şikâyetçiydi…
İnternet yasasının bir an önce çıkarılmasını isterken argümanlarından biri, “izinsiz ve kaynak gösterilmeden haber yayınlamak; kopyala / yapıştır” tarzı haber hırsızlığı yapmak idi...
Çünkü...
Özışık’ın sahibi olduğu internet medyası gurubu bu emek ve fikir hırsızlığına başından beri karşıydı…
Ne var ki…
Bu gün “kopyala / yapıştır” haberciliğinden şikâyet eden 20 gazete yönetimibiz bu hırsızlığa yıllardır karşı gelirken bırakın destek vermeyi, adımız geçmesin diye bu tür açıklamalarımızın yayınlanmasını bile yasakladılar…
Oysa biz bunları söylerken bize destek verseydiler, bugün bu ilânı yayımlamak zorunda kalmayacaktılar…
Çağ dışılık…
Evet efendiler!..
“Kopyala / yapıştır” bir emek ve değer hırsızlığıdır...
Ama…
Bir haberden kaynağını belirttikten sonra alıntı yapmak hem yasaldır hem de son derecede ahlâkidir.
Bir bestenin bile belirli bir nota sıralamasına kadar aynı olmasının yasal olarak kabul edildiği…
Bir romandan belirli miktarda alıntı yapılmasının yasalara aykırı olmadığı kabullenildiği… Ve…
Dünyanın bütün ileri demokrasilerinde hedefin kamu yararı gözeten doğru ve taze haberlerin hızla ülke ve hatta dünya sathına yayılmasını sağlamak olduğu düşünüldüğünde;
internet medyasına “haberlerimizi yayma” diye ihtar çekmek “çağ dışılıktır…”
Hatta “yasa dışılıktır”…
Dünyanın bütün ileri demokrasilerinde haberler haberleştirilir…
Hiçbir gazetenin “bu haber benim haberimdir yayamazsınız” demeye yasal olarak hakkı yoktur…
Amaaaaa…
Her gazete kendi haberinin yayılması sürecinde haber kaynağının kendi gazetesi ve muhabiri olduğunu istemek, yapılmamışsa yargıya başvurmak hakkına sahiptir.
Yani…
20 gazetenin şikâyetinde tek haklı oldukları nokta “haberin izinsiz ve kaynak belirtilmeden yayınlanması”dır…
Kaynak belirten herkes bir haberin haberleştirilmesinde bırakın hak sahibi olmayı aynı zamanda sorumluluk sahibidir…
Ahlâklı gazetecilik önemli ve doğru bir haberi kaynak belirtmek şartıyla haberleştirmek zorundadır…
Bu aynı zamanda “ahlâki” bir zorunluluktur da…
Dış haberler sayfası boş kalır
Demek istediğim şu:
Bir gazetede yer alan doğru ve önemli bir haberin bir başka medya organında yayımlanması değil yayımlanmaması ahlâksızlıktır, kıskançlıktır...
Meselâ Fatih Altaylı yüzünden Fenerbahçe Kulübü’nün HaberTürk’e uyguladığı ambargo büyük bir haberdir…
Ne yani?..
İnternethaber veya gazeteciler.com olarak bu haberi yayımlamamalı mıydık?..
Tabii ki yayımlamalıydık ve yayımladık da…
Ama…
Eğer bu haberi “bir medya gurubu” diye verseydik işte o zaman ahlâksızlık yapmış olurduk…
Bir başka örnek dünya medyasından alınan “dış haberler”…
20 gazetemizin şikâyetlerinin tamamı haklı olsa Türk gazete okuru dış dünyadan bihaber olarak yaşar hayatını…
Öyle ya…
Bir gazete haberinin kaynak verilerek de yayımlanması yasaklanırsa gazetelerimiz dış haberler sayfasını kaldırmak zorunda kalmazlar mı?..
Ve, ve, ve…
20 gazetemizin ilândaki şikâyetleri külliyen haklı olursa;
yarın bir gün aleyhinde yorum yaptıkları bir siyasetçi, yaptığı açıklamanın izinsiz yayınlandığından hareketle o açıklamasına yapılan yorumu bile yasaklatabilir.
İlânın sahibi 20 gazete acaba bunu da kabul edebilecek mi?.
Yorum yasağı mı?
Hâsılı;
Yasayla temin edilmiş sınırlarına bağlı kalmak ve kaynağını belirtmek şartıyla her haberden alıntı yapılabilir.
En azından haberle ilgili yorum yapma özgürlüğü hiçbir gazete ve gazetecinin elinden alınamaz...
Ne yani, bir haberi yorumlarken olaydan söz de mi etmeyeceğiz?.
Olayı anlatmadan yorum yaparsak okurlarımız bizim hayali bir olay uydurduğumuzu düşünmeyecekler mi?..
Yani…
Bir haberden kaynak gösterip de alıntı yapmayı yasaklamak, yorum özgürlüğünü de ortadan kaldırmakla eşdeğerdir…
20 gazeteyi anlıyorum…
Anlıyorum zira onların asıl sorunları, yazılı basının internet medyasının hızıyla başa çıkamamaktan kaynaklanıyor…
Ve istiyorlar ki internet medyası olmasın…
Ve tabii ki internet medyasının giderek artan reklâm payı sadece kendilerine kalsın…
Olacak şey değil elbette…
Bu ilânı ortak yayımlayan 20 gazetenin yöneticilerine soruyorum:
Falanca marka otomobilin filanca modelinin çok yüksek hıza ulaşması diğer otomobiller için "haksız rekabettir" diyebilir misiniz?..
Ama...
Skalasına, asla yükselemeyeceği bir hızı yazan bir üreticinin haksız rekabetinden tabii ki söz edebilirsiniz.
Ama eğer o hızı yapabilecek gücü varsa ve skalasına da yazmışsa itirazınızın yasal hiçbir geçerliliği olamaz…
Not: Bu yazı verilen ilâna “itiraz” değil, “katkı” amacıyla yazılmıştır zira “izinsiz ve kaynak gösterilmeden haber yayınlamaya; kopyala / yapıştır” tarzı haber hırsızlığına başından beri karşı çıktık, karşı çıkmaya devam edeceğiz…
İlânda yazanlarla mutabık olmadığımız nokta “haber kaynağının belirtilmesi durumunda” bile alıntı yapmanın yasaklanmasıdır ki bir kere daha söyleyelim.
Bunu yasaklamak hem çağdışı ve hem de yasa dışıdır…