MEDYA KÖŞESİ

Zaman'la TSK arasındaki buzlar eriyor!

Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ Washinton'daki toplantıya Zaman gazetesini de davet etti. Zaman haberi manşetten verdi

Zaman'la TSK arasındaki buzlar eriyor!

GAZETECİLER.COM- Geçen hafta toplantıya devet edilmedikleri için Zaman gazetesi editörleri de Denizkurdu tatbikatı haberlerine yer vermemişlerdi. Ama bu hafta durum değişti.

İlker Başbuğ Washington'daki toplantıya Zaman gaztesini de davet etti. E Zaman'da haberi sür manşetten verdi...

Zaman gazetsi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı bugün sütununda, "ne kaybetti Başbuğ ya da ne kazandı?" diye sordu....

Geçen hafta keşke Başbuğ'dda orada olsaydı diyen Dumnalı bu hafta "Keşke bizim komando da Başbuğ'un yanında olsaydı" dedi....

(...) İşte tam bu noktada durup düşünmek gerekiyor. Bir hafta önce önemli bir tatbikat yapılmış, haksız uygulamalara karşı üzüntü duyan yazı işleri, bu haberi yeterince değerlendirememişti. Dolayısıyla da o önemli tatbikattan (800 bini aşkın gazetenin her birini ortalama 3 insan okuyorsa) milyonlarca insan haberdar olamamıştı. Kime yaramıştı bu durum? Değer miydi bu tarz bir iletişim hatasına sebep olmak? Tabii ki hayır! Zaten bu adaletsiz uygulama, bugünkü Genelkurmay Başkanı'nın bir hatası değildi. 28 Şubat döneminde aklın hudutları zorlanırken yanlış bir yola girilmiş; daha sonra da oradan çıkış büsbütün zorlaşmıştı. Başbuğ, büyük eleştirilere neden olan akreditasyon uygulamasının kaldırılması konusunda doğru adımlar atarak önemli bir mesafe almıştı. Devamının gelmesi gerekiyordu...

 (...)

İlker Başbuğ, göreve geldiği günden beri demokrasi üzerine vurgular yapıyor, demokratik sürecin altını çiziyor. Askerliğin 'halka hizmet' olduğunu beyan eden bir liderin cesur adımlar atması, halkın tamamını kucaklayacak açılımlar yapması kaçınılmaz. Bu nedenle Washington Zaman temsilcisini toplantısına davet etmesi manidar. Bu davranışıyla hiçbir şey kaybetmedi; aksine çok büyük bir sempati kazandı. Haberi duyduğumda aklıma ister istemez şu cümle geldi: Keşke geçen hafta bahsettiğim komando arkadaş da orada olsaydı da yüreğindeki burukluk belli bir oranda da olsa tamir edilseydi! Olsun! İnanıyorum ki Ali Halit Bey'le empati yapmıştır. Zaten işin sırrı da burada: Empati! O güzel duyguyu herkes yüreğinde hissettiğinde bu ülkenin daha büyük mutluluklar vaat etmesi kaçınılmaz...

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar 1 yorum