MEDYA KÖŞESİ

Zaman yazarından ÖYM'lere şaşırtan suçlamalar!

ÖYM'lerin antidemokratik yüzüne karşı çıkılmasının önemine işaret eden Etyen Mahcupyan, Zaman gazetesindeki rüzgarın tersine bir pozisyon almış oldu.

Zaman yazarından ÖYM'lere şaşırtan suçlamalar!
GAZETECİLER.COM
Özel Yetkili Mahkemeler'in kaldırılması ya da yetkilerinin sınırlanması Zaman gazetesi başta olmak üzere Gülen Cemaati'ne yakın medyadan büyük tepki görürken günün sürprizi Etyen Mahcupyan'dan geldi. Zaman yazarı ÖYM'lerin vesayet karşısındaki rolünü "tarihi" bulduğunu belirtese mahkemelere yönelttiği sert eleştirilerle dikkat çekti.

"Bu mahkemeler kendilerine tanınan 'özel yetkileri' hukuksal değil, siyasi mülahazalarla kullanmaya daha hevesli oldular" diyen Zaman yazarı KCK davasından verdiği örneklerle ÖYM'lerin meşruiyetini sorguladı. "... Yetkilerini hukuk şuuru olmadan kullanan 'özel yetkili' mahkemeler meşruiyet kırılganlığı yaşayan devrimler için bir yük" diyen Mahcupyan, Zaman gazetesindeki rüzgarın tersine bir pozisyon almış oldu.

ÖYM'lerin antidemokratik yüzüne karşı çıkılmasının önemine işaret eden Zaman yazarı "Sessiz devrimin mahkemeleri" başlıklı yazısında şöyle dedi:

ÖYM'LER HUKUKSAL DEĞİL SİYASAL DÜŞÜNCELERE HEVESLİ

Bu mahkemeler kendilerine tanınan 'özel yetkileri' hukuksal değil, siyasi mülahazalarla kullanmaya daha hevesli oldular. Tutuklama ve gizlilik ilkeleri tavizsiz bir biçimde zanlıların aleyhine işletildi. İddianameler ise neredeyse mizahi bir hal alırken, bir yandan da sıradan insanların hayatlarını trajik bir biçimde karartan kararlara neden oldu. 'Örgüt üyesi olmamakla birlikte' diye başlayan bir örgüt suçlaması sonucunda on yıl hapis almanın savunulabilir bir yanı olmasa gerek.

ÖCALAN'IN AVUKATLARINA AKILDIŞI SUÇLAMALAR

Bir ilişki ağının içinde olmanın suçlanmak için yeterli bulunması yanında, söylenen her sözün mantıksal bir süzgeçten bile geçirilmeden 'suç' sayılması, nihayette Özel Yetkili Mahkemeleri de bu haliyle taşınamaz hale getirdi. Örneğin Öcalan'ın avukatlarından olan ve KCK bağlamında yargılanan Fırat Aydınkaya'nın suç delilleri arasında Öcalan'la yaptığı bir konuşma var... Öcalan'ın "...diyalektiğe yorum kattığı, Marks'ın kaba katı bir diyalektik geliştirdiği, Marks'ın anladığı anlamıyla antagonizmanın doğru olmadığı, doğada mutlak yokluğun olmadığı, iki ucun yok etme temelinde birbiri ile mücadelesinin doğru olmadığı... kendilerinin demokratik moderniteyi savunduğu... savunmalarında politika özgürleştirir dediği... devlet ne kadar küçülürse vatandaşın o kadar büyük olacağı, bu nedenle özgürleşmek için devlete karşı politikayı savunmanın önemli olduğu..." gibi bir dizi tespitle sürüp giden iddianame, sonunda bütün bunların 'yönlendirici açıklamalar' ve 'talimatlar' olduğunu söylüyor.

ÖYM'LER DEVRİMLER İÇİN BİR YÜK

 

Öcalan'ın sözlerini megalomanik bir yarı entelektüel hezeyan olarak görmek mümkün, ama savcılığın değerlendirmesinin de aşağı kalır tarafı yok. Bu, iktidar açısından sürdürülebilir bir durum değil... İhtisas mahkemeleri bir gereklilik ama yetkilerini hukuk şuuru olmadan kullanan 'özel yetkili' mahkemeler meşruiyet kırılganlığı yaşayan devrimler için bir yük.

Yazının tamamı için
ÇOK OKUNANLAR