Zaman Ahmet Hakan'ın asabını bozdu
Mevzu malumunuz Fehmi Koru... Ekrem Dumanlı dün bir yazı yazmış, o yazı Ahmet Hakan'ın asabını bozmuş.
Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı'nın dünkü yazısı Ahmet Hakan'da böyle bir sonuç yaratmış.
Konu hem Fehmi Koru hem de olay rektör...
"Sen kendi lincine bak!" dediği yazısında kendisine yapılanları
EKREM DUMANLI'NIN YAZISI |
(...)İşte Fehmi Koru örneği. Bir Yeni Şafak yazarı imalı bir laf ediyor ve bazı kişiler bunun Fehmi Bey'i işaretlediğini söylüyor. Fehmi Bey bekliyor ki gazete yönetimi kendine sahip çıksın ve nakledilen şeyi yalanlasın. O dönem gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Selahattin Sadıkoğlu, çok net bir şekilde iddianın yalan olduğunu söylüyor zaten. Her neyse. Sonunda gazete ile Koru'nun yolları ayrıldı. Gel gör ki fırsattan istifade deyip Fehmi Bey'e yüklenenler konuştukça coşmaya, coştukça insaf ölçülerini aşmaya başladı. Koru'nun bazı kişilerce sevilmemesi gayet normal. Yazdıklarıyla canını yaktığı insanlar, moralini bozduğu kuruluşlar vardır şüphesiz. En azından bir duruşu olduğuna göre karşı duruş sergileyenleri de eksik olmayacaktır. Lakin insaf ölçülerini aşarak yılların birikimini görmezden gelmek; hatta onu linç etmeye kalkmak hiçbir vicdanın taşıyamayacağı bir yüktür, vebaldir... |
Diyor ki:
Bana "sığıntı" dediler...
Bana "dönek" dediler...
Bana "çakma Nişantaşılı" dediler.
Bana "yavşak" dediler.
Lakap takan da oldu, çok pis dalan da...
Bireysel de geldiler, kolektif de...
Ölçü, ahlak, insaf tanımadılar.
Ve bütün bunlar olup biterken...
Ne ben "Beni linç ediyorlar" diye ağlaştım, ne de herhangi bir vatan evladı çıkıp da "Ahmet Hakan linçe tabi tutuluyor, bu çok ayıp" falan diye koltuk çıktı.
(...) Ama bakıyorum da...
Son zamanlarda bir "linç edebiyatı" aldı başını gidiyor.
(...)
Mesela...
Daha düne kadar bizim medya grubunun patronuna "Sen iyisin ama adamların kötü" diye yüzlerce yazı yazan Fehmi Koru'yu, hakkında iki yazı yazdık diye linç ediyormuşuz...
Merak edenler Ekrem Dumanlı'nın, dünkü Zaman'da Çıkan, "Türkiye Bir İnsan Öğütme Makinesi" başlıklı yazısını okusun.
"Linç edebiyatı"nın şahane bir örneği olarak...
Ahmet Hakan'ın yazısının tamamı için