Yusuf Ziya Cömert kazandı
Karar gazetesindeki köşesinde öyle iyi niyetli, öyle hüsnü zanla yorumlamış ki durumu Yusuf Ziya Cömert, kendisini günün kazananı yapmadan edemedim.
Günlerdir sosyal medyada ‘Kim milyoner Olmak İster’de çıkan yarışmacının ancak 2 jokerle bilebildiği "Çin Seddi nerededir?" sorusu üzerine mavralar dönüyor.
Sadece mavra olsa iyi, herkes hayretler içinde bu sorunun nasıl bilinemeyeceği üzerine yorumlar yapıyor.
Bugün bazı köşe yazılarına da konu olan bu durumla ilgili en dikkatimi çeken yorum ise Yusuf Ziya Cömert'ten geldi.
Karar gazetesindeki köşesinde öyle iyi niyetli, öyle hüsnü zanla yorumlamış ki durumu Yusuf Ziya Cömert, kendisini günün kazananı yapmadan edemedim.
Her ne kadar programı izleyince kendisinin fazla iyi niyet gösterdiğini anlasa da bu iyiye yorma halini çok sevdim.
Her şeyin gözümüze sokulduğu, üzerimize enformasyon yağdığı bu çağda Çin Seddi'nin nerede olduğunu bilememek belki de bir fazilettir demiş.
Devamını kendisinden okuyun, buyrun;
"Sorunun içinde cevabı da var, nasıl bilemez?
‘Nasıl bilemez’ kısmına ben de ilgi gösterdim.
Şu enformasyon çağında, Çin Seddi’nin hangi ülkede olduğunu bilememek, fazilet bile sayılabilir.
Demek ki, bütün alemde kurulu, bütün efradımızın cebine, hatta yatağına kadar giren ‘network’ten, şu mucizevi ağdan kurtulmayı başarmış!
Bu, marifettir. Değme yiğit başaramaz.
Hepimizin kafasında yerle gök arasını dolduracak kadar kalabalık malumat varken...
Hepimiz, Google’ın, Twitter’ın, Instagram’ın, Facebook’un askeriyken... Kolay mı bilmemek?
(Hadi biraz nazik olalım, ‘askeri’ demeyelim de ‘personeli’ diyelim.)
Hüsnüniyet gösterdim.
İçimden, Çin Seddi’nin hangi ülkede olduğunu bilmeyen kızcağızı takdir etmek geldi.
Sonra merak ettim. Yarışmanın bahsi geçen bölümünü seyredeyim dedim.
Ben biraz fazla hüsnüniyet göstermişim. Hayal kurmuşum.
Gördüm ki alelade bir ‘bilmeme’ vakası.
Gördüm ki, bütün dünyayı kuşatan ‘şebeke’den kurtulan yokmuş."
