MEDYA KÖŞESİ

Yüksel Aytuğ'un <font color='#FF0000'>'iri memeli'</font> sporcu arzusu

Belli ki koca Yunus'un, "ölürse tenler ölür, canlar ölesi değil" dizesinden haberi yok...

Yüksel Aytuğ'un <font color='#FF0000'>'iri memeli'</font> sporcu arzusu
GAZETECİLER.COM (ÖZEL HABER / ANALİZ)

Yüksel Aytuğ bugünkü Sabah'ta "Kadınlık olimpiyatlarda ölüyor" başlığı altında yayımlanan yazısında sadece kadınlara değil, bütün bir insanlığa hakaret ettiğinin farkında değil herhalde...

Sözde Aytuğ kadınları ya da kadınlığı koruduğunu sanıyor...
Özdeyse kadını ve hatta bütün bir insanlığı "kasap vitrinindeki et" olarak kabul ediyor...
Belli ki koca Yunus'un, "ölürse tenler ölür, canlar ölesi değil" dizesinden haberi yok...
Sanıyor ki olimpiyatlarda "etler ve kaslar" yarışıyor...
Oysa o et ve kasların içine Yüce Allah'ın üflediği "ruh" olmasa geri kalan sadece bir et ve kas yığınıdır...

Olimpiyatlarda yarışan kadınları memelerinin ille de Nigâr Uluerer gibi olması mı gerekir acaba?..
Olimpiyatlarda yarışmayan ama Montofon ineği gibi iri memeleri de olmayan kadınlar "kadın" değil mi?..

"Ben kadın derneklerinin yerinde olsam, olimpiyat oyunlarını şiddetle protesto ederdim. Olimpiyat halkalarının altına kadınlık simgesi artı işaretlerini koyardım" diye başlıyor Aytuğ ve devam ediyor:

Bu duyguya kapılmam için kadınlar arası yüzme yarışlarını izlemem yetti. Havuzdaki hanımların, kadınlıkla bir ilgisi kalmamış gibiydi. Kocaman omuzlar, küçücük kalçalar ve tahta gibi dümdüz göğüsler... Eğer mayolarının farklı biçimi olmasa, hepsini erkek sanacaktım. Hele göğüsler... Kadınlığın, analığın, bereketin simgesi olan göğüsler, hızı engelleyen birer "safra" olarak görülmüş olmalı ki, çocukluktan bu yana adeta budanmış.
Bazı kadın ciritçileri, güllecileri, güreşçileri, haltercileri, boksörleri saymıyorum bile... Onların görüntüleri hepten içler acısı...

Yüksel kardeş;
Olimpiyatlarda nice erkeği ikiye katlayıp altıya bölen kadınların hallerinde acınacak durum asla yok...
Ama...
Kadını ruhsuz bir et yığını olarak gören bu yazınla galiba asıl sana acımak lâzım...

Neyse...
Daha fazla uzatmayalım...
Aytuğ'un yazısının tamamını okumak isterseniz

ÇOK OKUNANLAR