TV HABER

Yönetimde çift başlılık var mı?

Yenişafak Gazetesi Ankar temsilcisi Abdulkadir Selvi Erdoğan ve Gül arasında bir çift başlılık olur mu sorusunun cevabını açıkladı.

Yönetimde çift başlılık var mı?
GAZETECİLER.COM- Ankara kulislerini çok iyi bilen bir isim olan Yenişafak Gazetesi Ankara temsilcisi Abdulkadir Selvi Habartürk'te yayınlanan Akşam raporu programında konuştu.

Selvi Cumhuriyet Bayramında yaşanan barikatların kaldırılmasıyla ilgili olarak Erdoğan ile Gül arasında bir itilaf mı var söylentilerini cevapladı.

ERDOĞAN VE GÜL 70 DAKİKA KONUŞTU

"Yeni edindiğim iki bilgiyi paylaşmak istiyorum. Birincisi Sayın Başbakan'ın Almanya dönüşü gazetecilere yaptığı bir açıklama var. Aramızda hiçbir fikir ayrılığı yoktur. Bunu çok samimi olarak söylüyorum şeklinde Başbakan'ın bir beyanı var. Bugün Çankaya Köşkü'nde de 70 dakika devam eden bir görüşme vardı. Bu görüşmenin bir bölümünde yemek yedi Sayın Gül ve Başbakan birlikte değerlendirdiler.

ERDOĞAN VE GÜL KARAR ALDI

Hatırlarsanız Cumhurbaşkanlığını hazırlayan yasa Anayasa mahkemesi tarafından iptal edilmişti o dönem bir hassasiyet oluşmuştu. AK Parti'nin bazı yetkilileri Cumhurbaşkanı 'nın basın danışmanı Sayın Seber'in açıklamaları üzerine, Şike yasası üzerinde de bir hassasiyet oluşmuştu. Bunun üzerine de Sayın Başbakan Ve Sayın Cumhurbaşkanı bir görüşme yapmışlardı. Ben orada edindiğim bir bilgide Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan bir karar aldılar her sorunu teferruatlı olarak konuşalım. İkisinin farklı bir ilişki şekli var bunu çift başlılık olarak görmemek gerekiyor.

ERDOĞAN VE GÜL ARASINDA SORUN VARMI?

Belli ki bir hassasiyet oluşmuş durumda Ne Sayın Başbakan ne de Cumhurbaşkanı melek değiller. Onlarda biri Cumhurbaşkanı diğeri bir siyasi hareketin lideri ve Başbakanı ama aralarındaki ilişki bu tür sorunları konuşup bunları aşabile bir ilişki modeli. Bununla birbirlerini dengeleyebiliyorlar. Bu nedenle dünya'da örneği az rastlanan birilişki tür yürüyor Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında. Ben bu konuyu da bugün yemekte çok az bir süre ele aldıklarını zaten Başbakan'da aynı şeyleri düşünüyoruz aramızda en ufak bir sorun yok demişti. Cumhurbaşkanı da dün zaten yönetimde çift başlılık olmaz demişti. Sorunlar olabilir polemikler olabilir bunu görmemiz gerekiyor gerçekçi olmamız gerekiyor. Ama yürüyen mekanizma bunları konuşarak aşabilen bir ikili ilişkisi söz konusu.

İKİLİ ARASINDA KAVGA ÇIKMAZ

Abdullah Gül Recep Tayyip Erdoğan kavgası çıkar mı? çıkmaz. Bundan önce çıkabilecek yerlerde bunlar birbirlerini dengeleyebildiler. Geçmişte Tansu Çiller'le Demirel arasında Mesut Yılmaz'la Özal arasındaki arasındaki kavgaları yaşadık. Orada birbirlerini tahrip etmeye yönelik bir kavgaydı. Burada da çıkan sorunları konuşabilen ve bir noktada durmayı bilen iki önemli isim söz konusu. Bu isimler Fazilet Partisi Genel Başkan Yardımcılığı adaylığında Abdullah Gül'ü tercih etti ve destekledi Sayın Erdoğan. Başbakanlığında biliyorsunuz 3 Kasım 2002 yılı seçimlerinde izin verilmedi. Hiç tereddüt etmeden Abdullah Gül hükümeti kurdu ama Siirt'te milletvekilli seçildi sayın Başbakan o da hiç tereddüt etmeden yerini Sayın Başbakan'a terketti. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan elini uzatsa ulaşabileceği Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 'kardeşim Abdullah' diye Sayın Gül'e tevdi etti bu makamı yani bu sorunlar birbirlerini yok etmeye yönelik mi ilerliyor yoksa konuşarak ilerlemeyi mi öngörüyor. Ben bu ikinci şekli ön görüyorum.

O KÖPRÜLER ALTINDA SULAR AKTI

BDP'li vekillerle ilgili fezleke bir ay önce sorulsaydı bir ay önceki hava göre hemen o fezleke gelecekti. Çünkü Sayın Başbakan'da o zaman çok tepki göstermişti bunların yeri meclis değil Kandil demişti. Derdim ki gelir çıkar ve yargılanırlar. Ama 2 Mart 1994'teki gibi Meclis'ten alınıp cezaevine konulması gibi bir süreç yaşanır mı bence yaşanmaz. Ama şuanki sürece kadar biraz köprülerin altından sular aktı. Biraz daha Ankara'da hava makule döndü. Eğer yine bir provokasyon olmazsa BDP'liler kamuoyunu rahatsız edecek bir harekette bulunmazsa bu gelir biraz zamana yayılır. Çünkü içerde olan bir BDP'li milletvekili milletvekillliğini düşmesiyle ilgili bir süreç vardı. o konuda da zamana yayıldı ve milletvekillliğini düşmesi önlendi."