Yılmaz Özdil kaybetti çünkü...
"Kubilay Davası" artık birbirimizden nefret etmemiz için "kışkırtıcı tarih" olarak kullanılmamalı...
Yok yok...
Bugün ne "alkışlıyoruz" Yılmaz Özdil'i, ne de "kazandın Yılmaz Özdil" diyoruz...
Aksine...
Bugünkü yazısı nedeniyle "Yılmaz Özdil kaybetti çünkü" deyip devam ediyoruz...
Tarih, tarihtir...
Elbette ders alınır, uyarlarda kullanılır ama Tarih "nefret" ekmez...
Tarih "kin" tohumları saçmaz...
Tarih, kan davalarının küllerini ateşe dönüştürmekte kullanılmaz...
"Kubilay Davası" artık birbirimizden nefret etmemiz için "kışkırtıcı tarih" olarak kullanılmamalı...
"Tarih" olarak kalmalı...
Anlatılmalı...
Tarihteki yerini korumalı...
Ama, "bakın işte bugün iktidarda olanların ataları kestiler güzelim Kubilay'ı" masalı anlatılma acımasızlığından da vazgeçilmeli...
Yılmaz Özdil bugünkü yazısıyla tarihteki o olayı öyle bir aktarıyor ki; Kubilay'ın kesilen başını hatırlayanlar, "yobaz" olduğunu düşündükleri kişileri boğazlayabilirler...
Yanlış yapıyorsun Yılmaz Özdil...
Ve yanlış yaptığın için de kaybediyorsun...
