Yılların eskitemediği Serpil Çakmaklı: 'Artık kimsesiz ölenler olmasın'

GAZETECİLER.COM - ÖZEL İÇERİK
SAYIM ÇINAR - [email protected]

Sayım Çınar Serpil Çakmaklı ile söyleşti. Her defasında küllerinden doğmayı başaran, yıllara meydan okuyan isim Altın Koza’ya, Yeşilçam’a, Hollywood’a dair enteresan şeyler anlattı.

ALTIN KOZA'DA SERPİL ÇAKMAKLI RÜZGARI

Her şeyden önce Türk sinemasının en önemli isimlerinden birisiniz, unutulmaz karakterlerdensiniz. Altın Koza’da bir Serpil Çakmaklı rüzgarı esti. Umduğunuzu buldunuz mu?

Halk tarafından fazlasıyla buldum. Sevgi, saygı, samimiyet, içtenlik… Adana halkı çok güzeldir zaten, film çekimlerinde geldim, sahne için geldim, Ferdi Tayfur’la geldik. Festival ise eksikliklerle dolu. Organizasyon hataları çok fazla. Derslerine iyi çalışmamışlar. Bir çırpıda harcanmasına karşıyım Türk sinemasının emekçilerinin. Dört yonca değil yalnızca Türk sineması. Cüneyt Arkın, İzzet Günay değil yalnızca. Onlar idollerimiz o ayrı. Onları tenzih ederim. Bir Eşref Kolçak vardı, yıllarını vermiş, en büyük saygıyı hak ediyor. Asla ona bu saygı gösterilmedi. Sanki sıradan biri gibi davranıldı. Buraya oturacaksın denildi, düşünsenize. Genel müdürlük bu özeni göstermedi, bu fiyasko. Kapanış gecesinde de birçok olay yaşandı. Ben en önde oturdum ancak bu yeterli değil. Diğer ustalarımız da bizimle aynı sırada oturmalıydı. Bütün festivallerde vali, kaymakam, belediye başkanı her daim var. Sanatçının halkla bütünleşmesi, filmin seyri önemli. Sanatçı önde olmalıdır. Tanımıyorlar bile sanatçıyı. Yeni nesil tanımayabilir ama eğitmelisin. Ben yaşamadım ama yaşayanlar var.

“YEŞİLÇAM ESKİ YEŞİLÇAM DEĞİL”

Son yıllarda büyük bir değişim var Türk sinemasında. Heyecanlar yitirilebiliyor.

Yeşilçam eski Yeşilçam değil. Yeni jenerasyon gelmek zorunda. Biz değerlerimizi kaybediyoruz. Yapımcılar çekildi, ustalar çekiliyor. Yeni jenerasyon daha donanımlı geliyor. Bizler eğitim almadık, onlar alıyor.

Siz farklı yeni yönetmenlerle çalıştınız. Yeni yönetmenler var. Yeni sinemayla eskiyi karşılaştırınca ne görüyorsunuz?

Tabii teklifler hala geliyor. Bu saatten sonra benim eski Serpil Çakmaklı’nın üzerine çıkabileceğim projelere ihtiyacım var. Buna göre de iyi isimler olmalı. Biz kendi başımıza sinemayı değiştiremezdik. Komedi vardı, arabesk vardı. Değiştirme şansımız yoktu. Şimdiler dediğim gibi daha şanslı.

Ödüllü bir filminiz var. Yılanların Öcü.

Evet. Sinan Çetin’in On dört Numara adlı filmi de ödüllüdür.

“MÜJDE AR İLE DİZİDEN GELEN LİKİ İSİMİZ YEŞİLÇAM'DA”

Film serüveninizi anlatır mısınız? Nasıl başladı hikayeniz?

Devlet Kuşu Orhan Kemal’in eseriydi, Uğur Film’le, Kemal Sunal’la başladım. Büyük bir şeref ve onur benim için. Huzurum Kalmadı Ünal Küpeli, Ferdi Tayfur. Alçakta Uçan Güvercin için 60 kişi arasından beni seçtiler. Müjde Ar’la diziden gelen iki isimizdir Yeşilçam’da. 80 yılında oluyor bunlar.

Video piyasasına da katkınız oldu.

Geriye hatıralar kaldı o günlerden. Video sistemi kalamazdı, teknoloji ilerliyordu. Şimdiki nesil çok şanslı.

Gazeteler posterlerinizi verirdi, farklı bir dönemdi.

Evet farklı günlerdi. Yeşilçam ölemez, bunu anlıyoruz o günlere de bakınca.

Jönlerle oynadınız. Kadir İnanır, Murat Soydan, Salih Güney, Cüneyt Arkın… Jön ne demek aslında?

Bana bu da saçma geliyor. Bu piyasaya giren insanların hepsi gençken giriyor, hepsi jön. Gençlik dönemiyse çok saçma. Bana göre oyuncu oyuncudur. Hülya Avşar jön yok demişti ya, neye göre söyledi bunu, hala anlamış değilim.

"DEDEKTİFLİK BÜROSU AÇTIM, ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM"

Hayatınızda farklı dönemler var. Bir dedektiflik bürosu açtınız değil mi?

Komik evet. Yaptığım mesleğin dışında bir şey yapmak istedim. Emniyet mensubu değildim ama böyle bir teklif geldi. Çok ayrılan insanlara tanık olduk büroyu yönetirken, avukatlar bize ulaşıyordu, ortağım bir emniyet müdürüydü, emekli sivil polislerle çalıştık. Çok şey öğrendim. Tazminat için büyük paralar isterdi avukatlar, kanıtlar toplarlardı.

Ne kattı dedektiflik size?

Bilmediğim şeyler öğrendim, öyle bir rol çıksa iyi rol yaparım. Çok dinledim, büyük operasyonlara girdi polislerimiz, ben tanık oldum. Yakışıklı bir polis uyuşturucu operasyonu için kulübe giriyor örneğin, bilgi topluyor.

"HOLLYWOOD'DA YAŞITLARIMA GENÇLER HAYRAN"

Siz gerçekten Yeşilçam’da farklı bir yerde oldunuz. Şikayet etmediniz. Benjamin Button gibi, yaşlanmıyorsunuz da.

Aslında yaşlanmak yok, yaş almak var. Dünya sinemasına baktığımızda yaşıtlarım gençlerin hayran olduğu isimler. Sharon Stone, Julia Roberts. Sağlıklı besleniyorlar, kendilerine bakıyorlar. Çiçeğe su vermezsen solar, insan da kadın da solar aynı şekilde. Vitamin iğnesi yaptırırım ben örneğin. Vücudun da cildin de vitamine ihtiyacı var. Ozon da böyle. Sağlığımız için yaptırmalıyız. Spor yapmalıyız, görsel bir iş yapıyoruz. Ajda Pekkan’ı eleştirirler ama saygısından böylesine özenli ve güzel. İnsanlar çok acımasızca yargılıyor. Festivalde neden hep Hollywood’a özenirler ama kıyafetler neden böyle. Neden spor ayakkabılar var ayakta? Ben isterdim ki herkes şıkır şıkır gelsin. Dobrayım ben kimse kusura bakmasın.

“ALTIN KOZA'DA KIYAFETLER SINIFTA KALDI”

Kendi yaptığınız filmleri eleştirir misiniz?

Oynamış olduğum filmleri de çok eleştiririm. Yanlışlarımız oldu, olmaz mı. Durumlar şartlar öyleydi. Neticede ne olursa olsun, iyi ki yapmışım diyorum.

Savaşçı birisiniz. Pozitif bir durum mu bu yoksa size kaybettirdi mi?

İyi hissediyorum doğrusu. Sinemada güzel kadın, dişi kadın önemlidir. Herkesin içinde de vardır böyle bir yön, seksapellik vardır herkeste.

Fit olmanızı neye borçlusunuz?

Spor yapacaksınız, yemek yerim, sağlıklı beslenirim, çok da yürürüm.

KIŞ UYKUSUNDA KALKIP GİDEN SANATÇILAR VARDI

Altın Koza’da izlediğiniz filmler oldu mu?

Nuri Bilge’nin filmini izledim. Uyuyan insanlar vardı, kalkan gidenler oldu. Bana sorarsanız çok etkileyici yanlar da vardı, çok kopuk yerler de vardı. Yapılan emeğe karşı bıkmadan usanmadan sonuna kadar kaldım. Sanatçıların çıktığını gördüm salondan sonunu beklemeden. Bizler kendimiz işimize sahip çıkmazsak kimse de bize saygı göstermez.

Yeni teklifler var mı?

İstanbul’da görüşmeler yapacağız, burada da teklifler aldım. 30 yaş rolü var, bana önerildi. Artık yaşını aldı kompleksine girmemeli. Çok güzel genç kızlarımız var ama çoğunu da cebinden çıkartırım.

AVRUPA'DA FİGÜRAN OLMAK İSTERİM, NE HAKLAR VERİLİYOR

Sana yaşını söyleyemem çünkü her an değişebilir diyor musunuz?

Göstermediğim için yaş takıntım yok.

Normalde filmleriniz hala oynuyor televizyon kanallarında. Telif alıyor musunuz?

Yasamız hala yürürlüğe girmedi. Bütün sanatçılar yaşıyor bu durumu. Bir tek yapımcılar alıyor şu anda. Avrupa’da figüran olmak isterdim, ne haklar veriliyor. Bizim haklarımız yok, aranmıyor. Cumhurbaşkanımızın bir an önce yürürlüğe sokması gerekiyor bu yasaları. Artık kimsesiz ölenler olmasın.