MEDYA KÖŞESİ

Yıldıray Oğur'dan Taraf'ın sürmanşetine yanıt!

Cemaatin paralel yapılanmasını geç farkettikleri için özeleştiri veren ve durumunu "kullanışlı aptallık" olarak tanımlayan Yıldıray Oğur'un Taraf'ın kendisini hedef alan sürmanşetine yanıt verdi...

Yıldıray Oğur'dan Taraf'ın sürmanşetine yanıt!
GAZETECİLER.COM
Türkiye gazetesi yazarı Yıldıray Oğur'un eski gazetesi Taraf'la yaşadığı polemik devam ediyor. Oğur bugünkü yazısında Taraf'ın kendisini hedef alan sürmanşetine yanıt verdi.

Yıldıray Oğur cemaatin devlet içindeki örgütlenme sürecini gözardı ettikleri ve oluşan yeni vesayet karşısında sessiz kaldıkları için çarpıcı bir özeleştiri kaleme almış ve içinde oldukları durumu "kullanışlı aptallık" olarak tanımlamıştı. Taraf'a yönelttiği eleştirilere sürmanşetten gelen sert yanıtı bugünkü köşesinde yorumlayan Oğur "İsyan ahlakıyla hesap sorduktan sonra şimdi sorumluluk ahlakıyla hesap vermenin zamanı geldi." dedi.

İşte Oğur'un yazısındaki ilgili bölüm:

"KULLANIŞLI APTALLIK" SÖZÜNÜ KENDİM İÇİN KULANDIM

Bugüne kadar haklı olarak herkesi geçmişiyle yüzleşmeye çağıranlar, herkesi parmaklarını uzatıp öz eleştiriye davet edenler bu kez yüzleşmeye ve öz eleştiriye çağrılıyor ve çağrılacak.
Gelmek istemeyecekler, “ama ben” diye tarihi tersten yazmaya çalışacaklar, tıpkı diğerlerinin yaptığı gibi.
Tıpkı birkaç gün önce Taraf’ın sürmanşetten yaptığı gibi.
Hatırlatırım, çalıştığım yıllarda Taraf’ın yayınladığı Kafes Planı haberinin sonradan düzmece olduğunun ortaya çıktığını yazdığım yazıda kendi öz eleştirimi verirken “Kullanışlı Aptal” sözünü bizzat kendim için kullandım.

"KULLANIŞSIZ KURNAZLARA" YANIT VERMEK İSTEMİYORUM

 Aynı sözü bana karşı hakaret olarak kullanmak gibi "buluş"lara tevessül edenlerin "kullanışsız kurnazlıkları" insanda cevap verme isteği bile uyandırmıyor o yüzden.
Tam da Kafes’in de içine atıldığı Poyrazköy Davası’nda kalan beş tutuklu sanığın da tahliye edilmesinden sonra, somut iddiaların olduğu bir yazıya verilecek cevap “Hayır yanılıyorsun yine, o dava şöyle şöyle haklıydı ve o haber doğruydu” olmalıydı.

TARAF'IN SÜRMANŞETİ ERGEN LİSELİ ATARLARI GİBİYDİ

Yoksa içim sızlayarak baktığım eski ve bir zamanlar çok sevdiğim gazetem Taraf’ın sürmanşetindeki yazı gibi “salak sensin taaam mı” gibi ergen liseli atarları değil.
Haklılar onlar kullanışlı aptal değil. O yazıda kullanışlı bile olamayacak saf bir aptallık var sadece. Ama bu çeşit bir aptallığı bile kullanışlı bulanlar var demek ki. Haki renkli üniformalıların vesayetine kafayı takıp, kendini lacivert renkli üniformalarının vesayetinin şefkatli kollarına terk etmiş bir kullanışlılık bu. Yani bir tane iddianamenin tek bir sayfasını okumamışların gerçek karşısında sarımsaklar çıkarmasının sebebi bağnazlık olmasa gerek. Bu gayet gözü açık, kullanışlı bir ahlaksızlık.

HER ŞEY MUBAH DİYENLERİN KULLANIŞLI AHLAKSIZLIĞI

“Kartaca yıkılmalı, Erdoğan gitmeli” diyenlerin her şeyi mubah buldukları bir kullanışlı ahlaksızlık bu. Polis radyosuna dönmüş gazetede sosyalist ütopya pazarlamacılığının, barış karşıtı paralel devletle paralel hattan hükümeti barıştan vurmaların başka bir açıklaması zor bulunur.
Balyoz’da Taraf’ın haberinden sonra çıkmış Gölcük cd'lerinden birini şüpheli hale getiren bilirkişi raporunu bile “Polislerimiz, savcılarımız en iyisini bilir” diye karşılamanın gönüllü kullanışlılık dışına bir açıklaması zor bulunur.

ÖZELEŞTİRİ VERENLERE ENTELLEKTÜEL CADI AVI

Zor olacak. Öz eleştiriye cesaret edenleri entelektüel bir cadı avı bekliyor. Başlarında dönek, satılık diyen zamane Emin Çölaşanlarını bulacaklar. Kaça satıldığın sorulacak, geçmiş kafana vurulacak. “Niye şimdi” diye sigaya çekileceksin.

CEMAATİ ERKEN FARKETMEMENİN UTANCI BİZİM OLSUN

Hanefi Avcı’nın bile 2009’a kadar şüphelenmedim dediğini, hükümetin çok safmışız dediğini o kadar erken görmemiş olmanın utancı bizim olsun. Mezarlardan ölüleri, Kamboçya’dan öğretmenleri kaldırıp oy vermeye çağıran bir cemaatin bütün bunları yapabileceğini, düğmeye bastığında harekete geçen bir paralel devlete sahip olduğunu, Koç’a bir ananas, Haberal’a cuma namazında bir omuz mesafesine kadar geldiğini görmemek de.
Taraf’ta Sri Lanka’daki kolejdeki bir öğretmen maaşından az alırken göremediğimizi, Türkiye’de ABD’deki charter okulundaki öğretmenin maaşından az alırken görmek de.

ÇÖKÜŞÜ KABUL ETMEYEN KOMÜNİSTLERE BENZİYORSUNUZ

Ama hiçbiri sizi kendi hesabınızı vermekten kurtaramayacak. Bilmem farkında mısınız; Berlin Duvarı’nın çöküşünü kabul etmeyen komünistlere benziyorsunuz.
Türkiye 60 yıllık askeri vesayeti tasfiye etti. Her tasfiye süreci kirlidir. Biz de temizlenirken kirlendik. Şimdi bir inşa sürecindeyiz. Ve her inşa süreci işe önce tasfiye kirliliğini temizleyerek başlar. Bugün yeniyi inşa etmeden önce ilk yüzleşmemiz gereken gerçek şudur:

SORUMLULUK AHLAKIYLA HESAP VERME ZAMANI

Derin devleti tasfiye ederken bir paralel devletimiz oldu. Dün demokratlık o derin devlete karşı çıkmaktı, bugün ise onun mirasçısı paralel devlete. İsyan ahlakıyla hesap sorduktan sonra şimdi sorumluluk ahlakıyla hesap vermenin zamanı geldi. Yeni ve temiz bir Türkiye; belki herkes biraz kirlendikten sonra kurulacak ancak…
Kullanışlı aptallık köprüden önceki belki son çıkışınız olabilir. Bundan sonraki tek yol kullanışlı ahlaksızlığa gidiyor çünkü...

YILDIRAY OĞUR TÜM YAZILARI


Deneme