Yıldıray Oğur
Lenin’in Türkçeye çevrildiğinde iki kelimelik o çooookkkk uzun hüküm cümlesi en çok da işte bu “Yeni Çölaşan”ları tanımlamak için söylenmiş sanki…
28 Şubat Süreci’nde Emin Çölaşan ne işe yarıyor idiyse o dönemin egemenleri için…
Son beş yıldır Yıldıray Oğur ve onun gibiler de aynı işe yarıyorlar bugünün egemenleri için…
Emekli ve muvazzaf subaylar (Generaller) bir bir tutuklanır cezaevine gönderilirken o insanlar için ağızlarından tükürükler saçarak “Suçlu bunlar!” diye çığlık atan isterik yoldaşlarına “susun… Evrensel hukuk kurallarına göre o insanların hepsi henüz masumdur” demeyen…
Aksine…
O çirkin, kirli ruhlu yoldaşlarıyla el ele, kol kola saldırıya geçip onlardan daha galiz küfürlerle saldıran Yıldıray Oğur bugün o günlerde yazdığı hukuk dışı, yasa dışı yazıları ve yaptığı konuşmaları unutmuş, evrensel hukuk mümini kesilmiş görünüyor…
Ve bakın ne diyor:
“Bu, yaşanan tartışmalar sonucunda yargıdaki ve polisteki vesayetin artık adını açıkça koymamız gerekir. Siyasete bir operasyon bu... Siyaseti zayıf karnından yakalama operasyonu diyebiliriz”.
Ey güzel insanlar!..
Eğer Yıldıray; emekli / muvazzaf askerler sabahın köründe evlerinden alınıp cezaevine götürülürken de aynen bunları söyleseydi ve bugün, o gün söylediklerini tekrarlıyor olsaydı; ayağa kalkıp alkışlardım…
Ama hayır…
Bugün hukuk sevdalısı görünen Yıldıray son beş yıldır hukuku ayaklarının altına alıp pestil eden kişi…
Beş yıl önceki operasyonlar başladığında “Türk Silâhlı Kuvvetleri’ne bir operasyon, Ordu’yu zayıf karnından yakalama operasyonu” demeyen, diyemeyen Yıldıray’ın bugün bu hukuk sevdalısı konuşmaları inandırıcı olmadığı gibi aklı başında insanları acı acı güldürüyor…
“Yıldızını parlatanların canı yandığında mı aklın başına geldi de hukuku hatırladın?” sorusunu sorduruyor…
Ayıptır Yıldıray…
Yazıktır…
Günahtır…
Ve en fenası…
Riyakârlıktır, çifte standartçılıktır…
Uzatmayayım…
Lenin’in Türkçeye çevrildiğinde iki kelimelik o çooookkkk uzun hüküm cümlesi en çok da işte bu “Yeni Çölaşan”ları tanımlamak için söylenmiş sanki…
Son beş yıldır siyasi egemenler tarafından suni yaldız boyalarla parlatılan “Yeni Çölaşanlar”dan Yıldıra Oğur, son beş yıldır söylediklerinden, yaptıklarından özür diledikten sonra söylemesi gerekenleri; son beş yıldır söylediklerini, yaptıklarını unutmuş görünüp konuşunca kaybetti…