GÜNDEM

Yeni parti mevzusu! Muharrem Sarıkaya kimle konuşsa dilinde bu sözler varmış!

Kurulan ve kurulacak olan yeni partiler siyaset gündeminde konuşulmaya devam ediyor. Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya da Ankara’daki siyasi partilerin hepsinin radarında yeni partiler olduğunu ve bunların tabanda yaratacakları etkiyi ölçmeye çalıştığını belirtti.

Pınar Erden
Pınar Erden[email protected]

Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz haftalarda Gelecek Partisini ilan etti, Ali Babacan'ın da yakın bir zamanda partisini kurması bekleniyor. Muharrem Sarıkaya da  hükümetin önemli aktörleri veya parti yöneticileriyle sohbetlerinde hep aynı şeyleri duyduğunu söyledi ve bunu okuyucuları ile paylaştı:

“AK Parti’nin gücüyle kendilerini dev aynasında sanıyorlardı, gerçekle karşılaşınca anladılar… Kurdular da ne oldu, fos çıktılar…”

Yeni partilerin ittifak gücü...

AK Parti cephesinde ağırlıklı olmakla birlikte, Ankara’daki siyasi partilerin hepsinin radarında yeni partilerdeki hareket var…

Tabanda yaratacakları etkiyi ölçmeye çalışıyorlar.

AK Parti’de buna ilave olarak kadrolarıyla ne denli ilişki içinde oldukları, sosyolojik tabanını hangi oranda kopardığıyla ilgileniyor.

Hükümetin önemli aktörleri veya parti yöneticileriyle sohbetlerimde ise hep şu ifadeyle karşılaşıyorum:

“AK Parti’nin gücüyle kendilerini dev aynasında sanıyorlardı, gerçekle karşılaşınca anladılar… Kurdular da ne oldu, fos çıktılar…”

Sahada seçmeni ümitlendirecek bir etki yaratmadıkları tespitiyle de sağlamasını yapıyorlar.

Ahmet Davutoğlu’nun Gelecek Partisi ve Ali Babacan’ın muhtemelen 17-31 Ocak tarihleri arasında bir tarihte kuruluşunu açıklayacağı yeni partisi için bunlar söylenebilir.

HAKİM PARTİDEN KOPUŞ ZORLUĞU

Doğru tespitler de olabilir…

Ancak unutulmaması gereken bir nokta var ki, ilk kurulduklarında teşkilat işleri yüklerinin önemli bölümünü alır.

Hele ki hakim bir partinin içinden çıkmış hareket olarak siyaset sahnesine girildiyse, yük daha da artar.

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun deyimiyle “ikiz doğan partiler” bugün binasından, atanacak il başkanına ve yönetime kadar teşkilatlanmayı bir an önce tamamlamak için uğraş veriyor.

Bu süreçte, kurduklarının yıkılıp yeniden kurulduğu olaylara sıklıkla tanıklık etmeleri kaçınılmaz.

AP’nin içinden çıkmış ANAP’ı, ister CHP’den çıkmış SHP’yi ele alın, dilerseniz en yeni örneği MHP’den kopup, ortanın liberal sağında yerini sağlamlaştıran İYİ Parti’yi…

Güçlü ana partinden kopan siyasi yapılar için sosyolojik taban oluşturmak zordur, koptukları ana partiler kadar, kardeşler arasında da çekişme üretir.

Küsen, kızan, beklediği ikbalin gelmeyeceğini gören anında ötekine zıplar…

Bazen üç parti arasında kısa sürede gerçekleşen gelgitlerin yüksekliği baş döndürür…

Yakın geçmişte, bazı siyasilere “fırıldak…” lakabı takılmasına neden olan gelişmeler de hafızalarda tazeliğini korur.

SÖYLEM VE TANI BİRLİĞİ

Dolayısıyla yeni siyasi partiler eğer tekil olarak ele alınacaksa bunlara bakarak gelecek okumasında bulunmak kolaycılık olur…

Çünkü yeni sistem, partilerin tekilliğinden çok, ittifaklarını önceliyor.

Son seçimde tek milletvekili çıkarması olanaksız partiler, ittifak sayesinde TBMM’de iki milletvekiliyle temsil ediliyor.

Örneğin ilk çıktığında İYİ Parti, Akşener hareketi olarak görülüyordu.

CHP’nin önce milletvekili, ardından da ittifak desteğiyle Meclis’te grup kurdu…

Dolayısıyla partilerin tekil etkilerinin bugün bir önemi yok.

Kaç olay veya konuda öteki partiyle aynı söylem birliğine ulaştığı, olaylara bakışında aynı tanıyı koyabildiği önem kazandığı bir döneme girildi.

Eğer Kanal İstanbul’dan, Libya’ya asker göndermeye, Suriye’de Şam ile müzakereden, ekonomik kararlara kadar aynı söylemde buluşup, aynı tanıyı koyuyorsa yaratacağı etki çok daha büyük olur.

İlerideki ittifak sinerjisinin de habercisi olan, toplama etki yaratacak bu efektlerdir…

SANDIKTA ÖTEKİNİ RAHATLATTI

En iyi örnek de İYİ Parti ve SP…

SP, Meclis’e iki milletvekili sokarken, mütedeyyin muhafazakar seçmenin CHP’ye oy vermesini kolaylaştırdı.

İYİ Parti de milliyetçi kesimin oylarını getirdi

İttifakın tarafları arasında yarattığı heyecanın etkisini de İstanbul, Ankara, Antalya, Mersin, Adana’da sandıkta görüldü.

O nedenle, kopup gelen iki yeni partinin tekil etkisi yerine, söylem ve tanı birliğine bakmak gerekiyor.

Partilerin kaç kez görüştüklerinden dana çok, kaç konuda aynı söylemde buluştukları önem kazanıyor.

İttifaklara sağladıkları çok seslilik ve renk de cabası…

Yorumlar