Yeni Akit yazarı Posta'yı topa tuttu; Dinozor sapkın yazar!
Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'tan Hürriyet ve Posta için de bir fetva yayınlamasını istedi.
Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'tan Hürriyet ve Posta için de bir fetva yayınlamasını istedi.
Ali Karahasanoğlu, isim vermeden Haydar Dümen'i yerden yere vurduğu yazısında Diyanet İşleri Başkanlığına Nureddin Yıldız ve görevden alınan İhsan Şenocak göndermelerinde bulundu.
İşte Ali Karahasanoğlu'nun yazısından bir bölüm:
Madem taşın altına elinizi koydunuz, buyrun cevaplayın!
Soyut anlatımları geçelim..
“Ona da dokunmayalım, buna da” ikiyüzlülüğüne dalmayalım..
Somut konuşalım.. Somut yazalım..
Konuştuğumuzun, yazdığımızın bir anlamı olsun.
Diyanet İşleri Başkanımız Ali Erbaş, dün aktüel konulara izahat getirdi..
“Aktüel konular” dediysem..
Bugünlerin konusu olduğu için, doğal olarak “aktüel” tanımını hak etmiş mevzulardan bahsetmediğimi takdir edersiniz..
Kadının şerefini üç paralık hale düşüren Adnan Oktar’ın elemanlarının servis ettiği..
İnternet sayfalarında kadınların çıplak vücutlarının fotoğraflarını yayınlayarak hit almaya çalışan Hürriyet’in pişirdiği..
Odatv’si ile, sol internet siteleri ile “aktüel hale” getirilmiş sayılan, 10 yıl öncesinin videolarından bahsediyoruz..
O videolardaki görüşler için, Ali Erbaş hoca Diyanet’in düşüncelerini açıkladı:
“Herkes İslam hakkında konuşurken hak ve hakikate karşı sorumluluğun gereği olarak dikkatli olmak durumundadır. İslam’ın ilkelerini ve ufkunu yanlış ya da eksik anlamaya yol açabilecek, hatalı söz ve eylemlerden kaçınmalıdır.”
Eyvallah sayın Başkan..
Yolunuz, yolumuzdur..
Emriniz, başımız üstündedir..
“Hatalı söz ve eylemlerden kaçınma” emrinizi yerine getirme babından olarak..
Kendim ifade etme yerine..
Size sormak istiyorum..
Siz konuyu vuzuha kavuşturursanız, bize de söz söylemek düşmez..
Merak ediyorum..
Cumhurbaşkanımızın, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ve ilahiyat fakültelerinin son birkaç gün içinde yaptığı açıklamalarda kastedilen hocaları hedef tahtasına koyan medyada, bol bol çıplak kadın vücudu fotoğrafları yayınlanıyor..
Bunlar hakkında, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görüşü nedir?
“İslam’ın ufkunu yanlış ya da eksik anlamaya yol açabilecek bir şey söyleyebilirim” endişesi ile, size soruyorum..
Örneğin..
Hürriyet’in yavrusu Posta gazetesinde..
Dün birinci sayfada..
Kırmızı elbiseli bir bayan, bacaklarını açarak arz-ı endam ediyordu..
Hemen altında, iki mayolu bayan, Bodrum’da denize girerken, “Martta yaz pozu” başlığı ile sözümona haber oluyordu..
Şimdi bunlar ve bunun gibi çıplak kadın fotoğraflarını basın gazeteler hakkında, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görüşü nedir, sayın Başkan?
Bu, kadın istismarı mıdır, değil midir?
İslam dininde, böyle fotoğrafların yayınlanması, caiz midir, değil midir?
Bu fotoğrafları basan gazetelere, müslüman insanların para vermeleri caiz midir?
Verilen paralar sebebi ile, ahirette bir hesaba çekilirler mi?
Görüş açıklamıyorum.
Kanaat belirtmiyorum..
“Bize sorun” diyen Diyanet’e soruyorum..
Cevap alma umudu ile soruyorum..
Cumhurbaşkanımızın talimatı ile, elini taşın altına koyma kararı alan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gerçekten “elini taşın altına koyması”nı arzuladığım için soruyorum..
İlahiyat fakültelerinin dekanlarını da, lütfen yanınıza alınız..
Sorulan sorulara, kaçamak değil..
hakkıyla cevaplar veriniz..
Aynı gazetenin dinozor cinsel sapkınının köşesinde..
“17 yaşındayım.. Sevgilimle el ele tutuştuğumda”..
Devamını yazamıyorum..
Ahlakım el vermiyor..
Minibüste, asansörde, okulda, sokakta, küçücük kızlara sarkıntılık edenlerin nereden neş’et ettiğini gördüğüm için..
“Yazmam gerekiyor, bu ahlaksızları deşifre etmem gerekiyor” diyorum.. Ama yazamıyorum..
Siz bir zahmet, o sayfalara açar bakarsınız..
Okuduktan sonra bir cevap veriniz bana: “İslam dininin ufkunu yanlış anlamalara düşürmeden söyler misiniz.. İslam dini, böyle nikahsız kişilerin el ele tutuşup, sonrasında kendisi anlatmış ama.. Ben anlatamıyorum. Siz anlıyorsunuz onu.. Bunlara ne der, caiz midir bunlar?”
Söz veriyorum size!
Nureddin hocaya sormayacağım..
İhsan Şenocak hocaya da sormayacağım..
Siz cevap verin bu soruya..
Sizin onay vermediğiniz hiçbir hocaya, bir daha bir şey sormayacağım..
Ama lütfen..
Siz cevap verin..