'Yandaş' gazeteler Arınç'a niye karartma uygular?
En önemli soruyu en sona bıraktık, bu gazeteler Arınç'ın sözlerinin hükümetin iradesini yansıtmadığını düşüyorlar olabilirler mi?
GAZETECİLER.COM
CHP'nin başlattığı girişimle Kürt sorununda çatışmalı ortama karşın çözüm arayışları hız kazanırken Leyla Zana'nın Hürriyet'e yaptığı açıklamalara Bülent Arınç'tan çarpıcı bir yanıt geldi. Arınç, Zana'nın açıklamalarına atfen verdiği demeçte bir yol haritası içinde Abdullah Öcalan'ın ev hapsine alınmasının da konuşulabileceğini söyledi.
Arınç'ın açıklaması ertesi gün bütün gazetelerde "ev hapsi" vurgusuyla manşetlere çıktı. Ancak hayli ilginç bir şekilde açıklamayı ilk sayfadan görmeyen bazı gazeteler de vardı. Yeni Şafak, Star, Zaman, Bugün, Sabah, Takvim, Türkiye gazeteleri Arınç'ın açıklamasına ilk sayfada yer vermeyerek fiili olarak bir karartmaya imza attılar. Arınç'ın diziler ve Fethullah Gülen hakkındaki bazı demeçlerine yer vermelerine karşın Öcalan'ın ev hapsine alınmasına dönük sözlerini ilk sayfada görmezden geldiler. Hürriyet, Habertürk, Taraf, Milliyet, Vatan ve Cumhuriyet ise Arınç'ın dikkat çeken sözlerini manşetlerine taşıdılar.
Sürecin kafa karıştırdığı, birbirini red eden bir çok gelişmenin ardı ardına dizildiği ortada. Ancak yine de günün mutlaka not edilmesi gereken gelişmeleri arasında Arınç'ın sözlerinin olduğu da ortada. Haliye Arınç'ın açıklamasını yüksek perdeden anons etmesi beklenen 'yandaş' gazetelerin bu suskunluğu biraz tuhaf olmadı mı? Hükümeti destekleyen gazetelerin seçmeli ders hamlesinden bile daha önemli olan böyle bir gelişmeyi görmezden gelmesinin sebebi ne? "Arınç'ın açıklamasında bir haber değeri olmadığını düşündüğümüz için görmedik" diyemeyeceklerine göre aslında ne oluyor? Medyanın geri kalanı için manşetlik olan bu açıklama öteki mahallede nasıl yok farzediliyor? Bülent Arınç'ın sözlerini büyütmeden görmek değil de hiç yokmuş gibi davranmalarının ardında ne var?
Normalde jet hızıyla durumdan vazife çıkaran muhafazakar gazeteler Arınç'ın demeci karşısında da örgütlü bir tutum almış oldu. Ancak nasıl oluyor da hepsi cetvelle ölçülmüş gibi aynı hizada diziliverdi, hepsini aynı akıl mı yönetiyor anlamadık. Ayrıca bu resim ortak bir suskunluğa işaret ettiği için aslında hepsinin manşeti görmedikleri o haberin efekti altında ezilmiş olmuyor mu?
Son olarak, bu gazeteler Arınç'ın sözlerinin hükümetin iradesini yansıtmadığını düşüyorlar olabilirler mi? Başbakan'dan olumlu ya da olumsuz bir işaret gelmediği sürece Arınç'ı görmezden mi gelecekler? Beşir Atalay'ın ertesi gün Arınç'ı boşa düşüren açıklaması bu suskunluğu izah ediyor olabilir mi?
İşte Arınç'ın açıklaması sonrasında 16 Haziran tarihli gazetelerin manşetleri:
[photos]
CHP'nin başlattığı girişimle Kürt sorununda çatışmalı ortama karşın çözüm arayışları hız kazanırken Leyla Zana'nın Hürriyet'e yaptığı açıklamalara Bülent Arınç'tan çarpıcı bir yanıt geldi. Arınç, Zana'nın açıklamalarına atfen verdiği demeçte bir yol haritası içinde Abdullah Öcalan'ın ev hapsine alınmasının da konuşulabileceğini söyledi.
Arınç'ın açıklaması ertesi gün bütün gazetelerde "ev hapsi" vurgusuyla manşetlere çıktı. Ancak hayli ilginç bir şekilde açıklamayı ilk sayfadan görmeyen bazı gazeteler de vardı. Yeni Şafak, Star, Zaman, Bugün, Sabah, Takvim, Türkiye gazeteleri Arınç'ın açıklamasına ilk sayfada yer vermeyerek fiili olarak bir karartmaya imza attılar. Arınç'ın diziler ve Fethullah Gülen hakkındaki bazı demeçlerine yer vermelerine karşın Öcalan'ın ev hapsine alınmasına dönük sözlerini ilk sayfada görmezden geldiler. Hürriyet, Habertürk, Taraf, Milliyet, Vatan ve Cumhuriyet ise Arınç'ın dikkat çeken sözlerini manşetlerine taşıdılar.
Sürecin kafa karıştırdığı, birbirini red eden bir çok gelişmenin ardı ardına dizildiği ortada. Ancak yine de günün mutlaka not edilmesi gereken gelişmeleri arasında Arınç'ın sözlerinin olduğu da ortada. Haliye Arınç'ın açıklamasını yüksek perdeden anons etmesi beklenen 'yandaş' gazetelerin bu suskunluğu biraz tuhaf olmadı mı? Hükümeti destekleyen gazetelerin seçmeli ders hamlesinden bile daha önemli olan böyle bir gelişmeyi görmezden gelmesinin sebebi ne? "Arınç'ın açıklamasında bir haber değeri olmadığını düşündüğümüz için görmedik" diyemeyeceklerine göre aslında ne oluyor? Medyanın geri kalanı için manşetlik olan bu açıklama öteki mahallede nasıl yok farzediliyor? Bülent Arınç'ın sözlerini büyütmeden görmek değil de hiç yokmuş gibi davranmalarının ardında ne var?
Normalde jet hızıyla durumdan vazife çıkaran muhafazakar gazeteler Arınç'ın demeci karşısında da örgütlü bir tutum almış oldu. Ancak nasıl oluyor da hepsi cetvelle ölçülmüş gibi aynı hizada diziliverdi, hepsini aynı akıl mı yönetiyor anlamadık. Ayrıca bu resim ortak bir suskunluğa işaret ettiği için aslında hepsinin manşeti görmedikleri o haberin efekti altında ezilmiş olmuyor mu?
Son olarak, bu gazeteler Arınç'ın sözlerinin hükümetin iradesini yansıtmadığını düşüyorlar olabilirler mi? Başbakan'dan olumlu ya da olumsuz bir işaret gelmediği sürece Arınç'ı görmezden mi gelecekler? Beşir Atalay'ın ertesi gün Arınç'ı boşa düşüren açıklaması bu suskunluğu izah ediyor olabilir mi?
İşte Arınç'ın açıklaması sonrasında 16 Haziran tarihli gazetelerin manşetleri:
[photos]