'Vallahi hiç kusura bakma Fatih!'
Böyle diyerek eleştirilerini sıralayan isim Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı... Diyor ki Dumanlı:
GAZETECİLER.COM - Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Fatih Altaylı'nın "malum fotoğraf" için getirdiği açıklamaya inanmamış.
Hatırlanacağı gibi Fatih Altaylı o yazı için tepkiler üzerine bir cevap vermişti.
Şiddete dikkat çekmek için insanları sarsmak gerektiğini iddia eden Altaylı, o fotoğraf için "annem de olsa basardım" demişti.
Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı bu açıklamayı tatmin edici bulmamış. Diyor ki:
"Vallahi hiç kusura bakma Fatih; hiçbir izah bu manşetteki büyük hatayı meşru hale getirmez. "Annem de olsa basardım" demek, makul bir izah şekli olamaz. O anne izin verir miydi bu yapılana. Ya onların çocukları, yakınları? Aslında hiçbir kimse, annesinin, kardeşinin, eşinin, yakınlarının sırtındaki bıçakla (üstelik çıplak bir halde) fotoğrafının basılmasına müsaade etmez; edemez. Buna vicdanlar dayanmaz."
KÜÇÜK GAZETELERİN İŞİ
"Meslek ilkelerine aykırı ve insan vicdanına ters (en azından meslek ilkeleri açısından çok tartışmalı) konulara genelde küçük gazeteler yer verir. Maksat tartışılmak, gündeme gelmek, konuşulmaktır. Habertürk'ün bu tarz bir ihtiyacı olduğunu sanmıyorum. Zaten Habertürk yazarları (başta Umur Talu ve Balçiçek İlter) gazetelerinin yaptığı hataya itiraz etti ve gazeteciliğin evrensel standartlarını hatırlatmış oldu.
Hatırlanacağı gibi Fatih Altaylı o yazı için tepkiler üzerine bir cevap vermişti.
Şiddete dikkat çekmek için insanları sarsmak gerektiğini iddia eden Altaylı, o fotoğraf için "annem de olsa basardım" demişti.
Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı bu açıklamayı tatmin edici bulmamış. Diyor ki:
"Vallahi hiç kusura bakma Fatih; hiçbir izah bu manşetteki büyük hatayı meşru hale getirmez. "Annem de olsa basardım" demek, makul bir izah şekli olamaz. O anne izin verir miydi bu yapılana. Ya onların çocukları, yakınları? Aslında hiçbir kimse, annesinin, kardeşinin, eşinin, yakınlarının sırtındaki bıçakla (üstelik çıplak bir halde) fotoğrafının basılmasına müsaade etmez; edemez. Buna vicdanlar dayanmaz."
KÜÇÜK GAZETELERİN İŞİ
"Meslek ilkelerine aykırı ve insan vicdanına ters (en azından meslek ilkeleri açısından çok tartışmalı) konulara genelde küçük gazeteler yer verir. Maksat tartışılmak, gündeme gelmek, konuşulmaktır. Habertürk'ün bu tarz bir ihtiyacı olduğunu sanmıyorum. Zaten Habertürk yazarları (başta Umur Talu ve Balçiçek İlter) gazetelerinin yaptığı hataya itiraz etti ve gazeteciliğin evrensel standartlarını hatırlatmış oldu.
Fotoğrafın basılması gazetecilik açısından tartışıldı. Esas başka bir konuyu ciddi tartışmak zorundayız. Bu fotoğrafı kim çekti, kime servis etti, bu işler yapılırken devlet uyuyor muydu?
Yazının tamamı için tıklayın