Uluç ya sinirden yanlış okudu ya da...
Yazısının ilanlar yüzünden daraltılmasına kızan Hıncal Uluç köşesinde çok da ilginç bir yanlışa imza attı.
Kimi yazar bu durumdan ötürü sesini yükseltirken, kimisi de sessizliğini bozmamayı tercih ediyor.
ÖNCE HAŞMET BABAOĞLU
Geçen hafta, Pazar günü Haşmet Babaoğlu gazete yönetimine sert bir şekilde yüklenmiş ve "Gazetelerin editoryal yönetimleri henüz "internet devrimi"ne ayak uydurmakta zorlanıyor" diyerek tepki göstermişti.
Bugün ise benzer bir tepkiyi Hıncal Uluç hafta sonu köşesinin ilanlar yüzünden küçülmesine tepki gösterdi.
ŞİMDİ DE HINCAL ULUÇ
"Bugün canım hiç yazı yazmak istemiyor.. Bahar yorgunluğu.. Herkes pelte, ben patates püresi.. Üstüne pazartesi sendromu.. Üstüne geçirdiğim tatsız hafta sonu.." diye başladı yazmaya Uluç ancak çok da ilginç bir yanlışa imza attı.
İşte Uluç'un kendine özgü noktalama işaretleriyle yazdığı o yazı ve yaptığı yanlış...
"Gün nasıl başlarsa öyle gider.. Ben keyifle başlarım.. Kahvemi koyarım bir yana, gazetemi koyarım öte yana.. En sona kendi köşemi saklarım.. Yazdıklarımı okumak, yeni güne, yeni hayata başlamaktır benim için..
DEVASA BİR REKLAM GELMİŞ ÇÖKMÜŞ YAZININ YERİNE
Cumartesi sayfamı açtım.. Şok.. Devasa bir reklam gelmiş çökmüş.. Beş yazıdan ancak biri girmiş.. Pazar durum farklı değil. Gene koca bir reklam.. Dört yazı koymuşlar ama balık istifi.. Satırbaşlarını bile kaldırıp, öyle tıkış tıkış yapmışlar ki, okuma zevki sıfır..
| ULUÇ YA SİNİRDEN YANLIŞ OKUMUŞ YA DA ... |
| Hıncal Uluç, pazartesi günü işe giderken "Erdal Müdürüm'ü okudum. İlanlar yüzünden Kültür sayfasını daraltmışlar..." diye yazdı ama Erdal Şafak dün böyle yazmamıştı. Şafak Kültür sayfasının neden bazen yayınlanamadığını şöyle gerekçelendiriyordu: "Son bir yılda gazete kâğıdı fiyatları neredeyse ikiye katlandı. İki nedenden ötürü: 1- Dünya pazarlarında kâğıt fiyatları inanılmaz arttı. 2- Kur farkı nedeniyle Türk basınına ek maliyet bindi. Bu etkenlerin sonucu her gazete gibi Sabah da zarar etmemek için kâğıt tüketiminde tasarrufa yönelik bir dizi önlem aldı." Yani Erdal Şafak hiç bir şekilde ilanlar sayfayı daraltıyor dememişti. |
Cumartesi sabahı yaptığımı yaptım. Gazeteyi fırlatıp attım elimden.. İlk defa bir hafta sonu gazetemi okumadım.
Pazartesi de öyle geldim işte..
Erdal Müdürümü okudum gelirken.. İlanlar yüzünden Kültür Sayfasını daraltmışlar, yer ve fırsat buldukça yayınlar hale gelmişler, onu anlatıyordu. Kültür sayfası gümlerse, kim takar Hıncal'ı.. Yönetimle bu işi konuşmayı düşünüyordum. Erdal'ı okuyunca anladım ki, konuşmanın faydası yok..
BUGÜN İLANDAN KALAN YERDE ESKİ YAZILARIM OLACAK
Sizlerle dertleşmeye karar verdim, içimi biraz dökmek için..
(...) Bugün köşemde reklamlardan kalan yerlere, geçen haftadan kalan yazılar konacak. Sığmazsa yarın da öyle.. Öbür gün de.. Bitene dek.. Konular size eskimiş gelirse ondandır.. Kusura kalmayın..
Sevgilerimle, Sevgili Okurlar!..
