Uğur Vardan için...
Sağlıklı bir Galatasaraylı olarak yaklaşık kırk yılda kimbilir ne çok Galatasaray maçı izlemişizdir Ali Sami Yen'de...
Çetin Altan Usta mı söylemişti ne?..
"Bütün Avrupa şehirleri yaptıkça; İstanbul yıktıkça güzelleşir"...
Ama elbette bu hüküm cümlesi "önünüze gelen her sanat eserini yıkın" demek amacıyla söylenmemişti...
Dalan döneminde, farelerin cirit attıkları boş ve köhne binalarla; randevuevi olarak kullanılan illegal kerhanelerin yıkılıp oralardan geniş bir cadde ile Şişhane'den Taksim'e ulaşılmasına destek vermek amacıyla söylenmişti.
Uğur Vardan'ın bugünkü Radikal'de başlığı altında yayımlanan makalesini okurken çok eskiye gittik.
Vardan, seksenli yılların başını anlatırken biz yetmişli yılların hemen başına, 12 Mart Muhtırasının verildiği günlere gittik.
O yıllarda Etiler Lisesi'nin önündeki arazide arkadaşlarımızla oynadığımız futbol maçlarını hatırladık...
Vardan o sahanın daha sonra Ak Merkez olarak binalaştırıldığını öyle güzel anlatıyor ki...
Bir diğer sahada ise top oynamadık ama Ilıcak Ailesinin Tercüman'ı çıkardığı ikinci dönemde yazar kadrosu içinde yer aldığımız için hemen her gün önünden geçtik, bazen de durup maç izledik...
Orada da artık Trump Towers yükseliyor. ...
Vardan da bizim gibi Ali Sami Yen'i çok sevenlerdenmiş meğer...
Sağlıklı bir Galatasaraylı olarak yaklaşık kırk yılda kimbilir ne çok Galatasaray maçı izlemişizdir Ali Sami Yen'de...
Artık onun da yerinde yeller esiyor...
Pardon gökdelenler yükseliyor...
Ve tabii "İrlandalı Kız" başta olmak üzere sinema dünyasının en muhteşem filmlerini izlediğimiz Emek Sineması da yıkılıyor...
Hâsılı; Uğur Vardan yürek yakan yıkımları öylesine güzel ama öylesine "iç isyanımızı tahrik" ederek anlatıyor ki...
Yıkımcılara duyduğumuz öfkeyle ayağa kalkıyor; sanat eseri terminatörü yıkıcı kafaları arşivleyerek, lânetlemeleri için gelecek kuşaklara bırakan Uğur Vardan'ı alkışlıyoruz...
"Bütün Avrupa şehirleri yaptıkça; İstanbul yıktıkça güzelleşir"...
Ama elbette bu hüküm cümlesi "önünüze gelen her sanat eserini yıkın" demek amacıyla söylenmemişti...
Dalan döneminde, farelerin cirit attıkları boş ve köhne binalarla; randevuevi olarak kullanılan illegal kerhanelerin yıkılıp oralardan geniş bir cadde ile Şişhane'den Taksim'e ulaşılmasına destek vermek amacıyla söylenmişti.
Uğur Vardan'ın bugünkü Radikal'de başlığı altında yayımlanan makalesini okurken çok eskiye gittik.
Vardan, seksenli yılların başını anlatırken biz yetmişli yılların hemen başına, 12 Mart Muhtırasının verildiği günlere gittik.
O yıllarda Etiler Lisesi'nin önündeki arazide arkadaşlarımızla oynadığımız futbol maçlarını hatırladık...
Vardan o sahanın daha sonra Ak Merkez olarak binalaştırıldığını öyle güzel anlatıyor ki...
Bir diğer sahada ise top oynamadık ama Ilıcak Ailesinin Tercüman'ı çıkardığı ikinci dönemde yazar kadrosu içinde yer aldığımız için hemen her gün önünden geçtik, bazen de durup maç izledik...
Orada da artık Trump Towers yükseliyor. ...
Vardan da bizim gibi Ali Sami Yen'i çok sevenlerdenmiş meğer...
Sağlıklı bir Galatasaraylı olarak yaklaşık kırk yılda kimbilir ne çok Galatasaray maçı izlemişizdir Ali Sami Yen'de...
Artık onun da yerinde yeller esiyor...
Pardon gökdelenler yükseliyor...
Ve tabii "İrlandalı Kız" başta olmak üzere sinema dünyasının en muhteşem filmlerini izlediğimiz Emek Sineması da yıkılıyor...
Hâsılı; Uğur Vardan yürek yakan yıkımları öylesine güzel ama öylesine "iç isyanımızı tahrik" ederek anlatıyor ki...
Yıkımcılara duyduğumuz öfkeyle ayağa kalkıyor; sanat eseri terminatörü yıkıcı kafaları arşivleyerek, lânetlemeleri için gelecek kuşaklara bırakan Uğur Vardan'ı alkışlıyoruz...
