MEDYA KÖŞESİ

Türenç'in penceresinden nasıl görünüyor?

“25 senedir görmediğim, herhangi bir irtibatım olmayan kişiler ile örgüt kurup yönetmem isnadı bir iftiradır.”

Türenç'in penceresinden nasıl görünüyor?
GAZETECİLER.COM - NTV'de iki ustanın tartıştığı "Yorum Farkı" diğer televizyonlardaki tartışmacılara çok değerli bir ders veriyor ama anlayana.
Neden mi hatırlattık?.
"Yorum farkı"nın önemini anlatabilmek için.
Bugün Tufan Türenç, Prof. Mehmet Haberal ve Erzincan Savcısı İlhan Cihaner'in "Tutuklu" yargılanmalarıyla, Başbakan Erdoğan'ın Arjantin gezisini iptal edişini kendi penceresinden anlatıyor.
Elbette itirazı olanlar çıkacak ama...
O itiraz sahipleri; kişiliğine saldırmayacak, hakaret etmeyecek, yalan söylemeyecekler...
Tufan Türenç, az önce sözünü ettiğimi üç olayı bakın hangi pencereden görüyor:

Garip olaylar

OLMAZ ya... Diyelim ki oldu. Diyelim ki Fransa’da, İngiltere’de ya da Almanya’da iki saygın gazetenin telefon sartralının dinlendiği ortaya çıktı.
O ülkelerde neler olur? Kamuoyu ayağa kalkar, kıyametler kopar.
Önce iletişimle ilgili bakan gider. Ama bu yetmez iş hükümete dayanır.
Sonunda da hükümet de istifa etmek durumunda kalır.
Peki Türkiye’de ne olur?
Hiçbir şeycik olmaz.
Ne ilgili bakanın, ne Başbakan’ın kılı bile kıpırdamaz.
Kamuoyundan tık bile çıkmaz.
Peki yine aynı ülkelerde Adalet Bakanı bir milletvekilinin verdiği soru önergesini yanıtlarken 69 yargıç ile savcının dinlediğini açıklarsa ne olur?
Yine kıyamet kopar.
Soruşturma komisyonları kurulur.
Büyük olasılıkla adalet bakanı, iletişimle ilgili bakan gider.
Hükümet bunalımı çıkar.
Türkiye’de ne olur?
Hiçbir şeycik olmaz.
Milyonlarca insanı dinlenen bir toplum, özgür bir toplum sayılır mı?
Kesinlikle sayılmaz.
***
Önceki günkü CHP Merkez Yürütme Kurulu üyelerine Prof. Haberal’ın kitap haline getirilen Sözlü Silivri Savunması dağıtıldı.
Prof. Haberal’ın savunmasını keşke bütün Türk halkı okuma olanağı bulabilse. Kitabın adı: Suçum Ne?
Sorgusu yapıldığı gün bir yıla yakın tutukluluk durumu olan Prof. Haberal mahkeme başkanına şu soruyu soruyor:
“Acaba nerede hangi terör örgütünü kurdum? Hangi silahlı organizasyona girdim?”
“25 senedir görmediğim, herhangi bir irtibatım olmayan kişiler ile örgüt kurup yönetmem isnadı bir iftiradır.”
“Tutuklama kararımda geçen kuvvetli şüphe ne ise anlaşılsın ki, ben de aziz milletimize, öğrencilerimize, Başkent Üniversitesi ve kuruluşlarında çalışan binlerce arkadaşımıza, Türk devletlerinde, Ortadoğu’da, Asya’da, Uzakdoğu’da, Avrupa ve Amerika’daki bilim insanlarına anlatayım, onlara hesap vereyim.”
Prof. Haberal şöyle diyor:
“Avukatlarımın defalarca tahliye başvurularına karşı mahkeme başkanı tahliye edilmemin gerektiğini ifade ediyor. Ama buna rağmen 2 üyenin karşı oy kullanması ile tahliyem reddedilmiş oluyor.”

Türenç'in yazısının tamamını
Yorumlar