Türban alerjili Borusan ailesinden çıkan başörtülü yazar
Başörtüsünü imajına zarar gören BMW'nin Türkiye temsilcisi Borusan'ın sahipleri Yeni Şafak'ın başörtülü yazarı ile akrabalar...
"Firmanın sahibi Kocabıyık Ailesi... Ailenin büyüğü Asım Kocabıyık Afyon’un Tazlar köyünden... Köy bugün de muhafazakârlığıyla biliniyor. Asım Bey yıllarca Beyoğlu’nda terzilik yapmış, ardından ticarete, daha sonra sanayie atılmış... 1984’te Almanlar’dan BMW’nin temsilciliğini almış... Borusan’ın portföyünde Alman Mannesmann firması da var.
İşin garip tarafı şu: Borusan’ın ‘BMW’ temsilciliğini etkileyeceğe benzeyen son olayda ayağına dolanan ‘başörtüsü’ ve Yeni Şafak gazetesi ‘Kocabıyık Ailesi’ne hiç de yabancı değil... Yeni Şafak’ın sosyolog ve öykücü yazarı Fatma Barbarosoğlu da Afyonlu ve Kocabıyık Ailesi’nden... Yakın zamana kadar yazılarında ‘Kocabıyık’ soyadını da kullanıyordu Fatma Hanım..."
*******
Yukardaki satırları Fehmi Koru'nun köşesinden alıntıladık.
Önce bir düzeltme yapalım sonra yolumuza devam edelim.
Yeni Şafak'ın başörtülü sosyolog yazarı Fatma Barbarasoğlu'nun kızlık soyadı "Kocabıyık" değil, "KARAbıyık"...
Fehmi Koru, Fatma Barbarasoğlu'nun Afyon'un Tazlar köyünden olduğunu ve bir akrabalık ilişkileri bulunduğunu biliyor.
Ama o akrabalık ilişkisini ayrıntısı ile bilmediğinden olsa gerek "Kocabıyık" ile "Karabıyık"ı karıştırmış.
Borusan'ın sahibi "Kocabıyık" ailesi ile Fatma "Karabıyık"ın ailesinin hikayesi enteresan detaylarla süslü aslında...
Fatma Barbarasoğlu'nun babasının dedesi ile Asım Kocabıyık'ın dedesi kardeş çocukları... Sülale Kocabıyık olarak anılıyor. Ancak Fatma Hanım'ın büyük dedesi Karabıyık soyadını almayı tercih etmiş.
Başörtüsüne karşı tavrı ile gündeme gelen Borusan'ın sahipleri aslında milliyetçi-muhafazakar bir kimliğe sahipler. Muhafazakarlıkları yeni nesil burjuva mahfazakarlardan çok farklı. Türkiye'nin zengin ailelerinden olmalarına rağmen medyada ve sosyete dergilerine yansımayan sade bir hayat anlayışları var. Sofralarından fakiri eksik etmeyen, köylerinden gelenleri Yeşilköy'deki konaklarında ağırlayan, gösterişe kaçmadan dinini yaşayıp, yardımını yapan bir aile...
Siyasette yıllarca Demirel'e yakın olmuş Kocabıyık ailesi. Milliyetçi, muhafazakar dernek ve kurumlardan nakdi yardımlarını esirgememişler. Buna karşın Borusan Flarmoni Orkestrası gibi batı kültürüne de meyil etmişler.
Aslında aileye bakınca bu çelişkili görünen profil yerli yerine oturuyor. Kocabıyık ailesi bir çok Türk ailesinde olduğu gibi zengin ve birbirinden farklı kültürel damarlardan besleniyor. Misal; Asım Kocabıyık'ın kızkardeşi Gülsüm Kocabıyık bir nevi KADIN TARİKAT lideri olarak görünen bir dindar... Diğer kızkardeş Mürşide Kocabıyık ise başörtüsüz ve modern bir yaşam anlayışında.
Asım Kocabıyık'ın kızlarının başı açık... Yurt dışında eğitim almışlar. Ancak enteresandır kızlarının hiç biri Borusan'da çalışmıyor. Bir kızı kısa bir süre çalışsa da "kariyer" yerine "çocuk yetiştirmeyi" seçerek iş hayatından çekiliyor. Asım Kocabıyık'ın damatlarından birinin de İranlı olduğunu not düşelim.
Türbanlıya sponsor olmayan Asım Kocabıyık, haccına gitmiş, muhafazakarlık ile batılılığı aynı potada eritmiş Post-Modern bir portre çiziyor. Çalışanının hakkını alın teri kurumadan vermeyi destur edinmiş bir işadamı.. Eskiden her kandilde çalışanlarına içinde "kandil simiti, tatlı ve çocuk ve eşler için kumaş" olan paketler hazırlatırmış. Zamanla muhafazakarlığın simgesi KANDİL paketlerinin yerini batı kültürünün simgesi yılbaşı paketleri almış.
Zenginleşirken batılılaşan bir kültür yapısı yani anlayacağınız... Tıpkı Kocabıyık ailesinin köklerinin olduğu Tazlar köyü gibi... Köy, Fehmi Koru'nun dediği gibi "saf muhafazakar" bir yapıya sahip değil... Her yıl Katmer Şenliği yapılıyor köyde. 2 gün süren şenliğin ilk gününde Rock grupları sahneye çıkıyor, sakallı dedeler havai fişek gösterileri izliyor. İkinci gün ise aynı platformda bu kez mevlitler okunuyor. Yani Post-Modern bir köy burası tıpkı Asım Kocabıyık gibi...
Peki gelelim asıl mevzuya...
Muhafazakar kimliği ile köyünden çıkan Asım Kocabıyık, zenginleşirken batılılaşma yolunda BMW'nin imajına türbanı yakıştıramayacak noktaya varmış olabilir mi?
Onu tanıyanlar diyor ki;
Asım Kocabıyık köyündeki başörtülü kızlardan hazzetsede, üniversite bitirmiş başörtülü kadınlardan hazzetmiyor.
Karışık mı geldi?
Bize de öyle...
Tıpkı özür dileyip de marka sorumlusunu hala görevde tutuyor olmaları gibi...
(Not: Yazı yayına girdikten 4 saat sonra marka sorumlusunun istifa haberi geldi)
Hacer Alkan
[email protected]