Tuncay Özkan'ın partisi çevreciymiş!
Tuncay Özkan'ın Genel Başkan'ı olduğu bir de partisi olduğunu biliyor musunuz? Yeni Parti adıyla kurulan siyasi hareket Radikal yazarı Nur Çintay'ı fena şaşırtmış.
GAZETECİLER.COM
Ergenekon davasından tutuklu olarak yargılanan Tuncay Özkan'ın Genel Başkan'ı olduğu bir de partisi olduğunu biliyor musunuz? Yeni Parti adıyla kurulan siyasi hareket Radikal yazarı Nur Çintay'ı fena şaşırtmış.
Boş boş bakmış olmalıyım ki, “Tuncay Özkan’ın” dedi, “Yeni Parti.”
Hazırcevap bir şey zaten değilim, bir de üstüne afyonum patlamamış daha, soramadım “Yaa siz ciddi ciddi inanıyor musunuz ona” diye. Onun yerine kadına boş gözlerle birkaç saniye daha bakmış olmalıyım ki görüntüsü kaldı zihnimde. Kendisinin de, en az aynı ruhsuzluktaki sesleri ve fersizlikteki gözleriyle, ama gene de hafiften militan halleriyle ürkütücü duran arkadaşlarının da.
Tuncay Özkan’ın Yeni Parti’si ha?
Bana, şaka. Ama Cem Uzan’ın Genç Parti’sinin peşinde sürüklenen kitlelerin yaşadığı topraklarda, tabii ki var her nevi malın bir alıcısı.
Ama nerede? Bağdat Caddesi’nden Tuncay Özkan’a müşteri çıkar mı?
Cumartesi sabahı: Kaldırımlar Noel Baba değilse de ‘Neşeli Hayat’ usulü türlü karakterle dolu. Ağzınıza Haribo uzatan, çiçek veren, eşantiyon dağıtan, pofuduk kostümlüsü, sivili, bir sürü tip var. Adım başı promosyon faaliyeti. Bazı mağazaların önünde cayır cayır müzik çalıyor, dans ediliyor, karşı kaldırımdan kendini ritme kaptıranlar eşlik ediyor. Kameralar gelmiş, bir uçta reklam çekimi. Kafelerin sokak masalarının hemen hepsi dolu; garsonlar vızır. Yayalar belli ki yürürken yürürken dayanamayıp dalmışlar dükkânlara bir-iki, ellerden alışveriş torbaları sarkıyor.
Yeni Parti ise ‘sosyo ekonomik hegemonya’ diyor, ‘emperyal süreç’ diyor, ‘kapitalist sistem’ diyor, ‘küresel güçler’ diyor, bunlardan da AB’den de nasıl tiksindiğini anlatıyor. ‘Tam bağımsızlıkçı’, ‘ulusalcı’, ‘halkçı’, ‘devrimci’, ‘kalkınmacı’ diye sayıyor temel ilkelerini.
‘Çevreci’ maddesi ise başka bir şeyi hatırlattığı için güldürdü beni: Yıllar önce bir taksici, camı açıp sorduğu adrese cevap alamayınca “Bu mahalle de hiç çevreci değil” demişti! Çevreci demek, çevreyi iyi tanıyor demek yani!
Yeni Parti çevreciymiş, doğal dengenin korunmasını savunuyormuş, ama Bağdat Caddesi’nin doğal dengesi konusunda pek ‘çevreci’ olmadığını düşündürdü bana!
Gene de o kadar çok ‘cumhuriyet’ ve ‘laik’ kelimeleri geçiyor ki her nevi yayınlarında; cadde sakinleri cümle içinde kullanmaktan çok hoşlandıkları bu iki kelimenin bakalım bu defa nasıl cümle içinde kullanıldığını görmek isteyebilir.
Bir de tabii Atatürk. Tuncay Özkan, Atatürk ilkelerine sahip çıktığını, onu yaşattığını söylemiyor mu, sanki Atatürk’ün yegâne mirasçısıymış gibi yapmıyor mu, ayyy, ama bunu cadde ahalisi bile yemeyecektir!
Ergenekon davasından tutuklu olarak yargılanan Tuncay Özkan'ın Genel Başkan'ı olduğu bir de partisi olduğunu biliyor musunuz? Yeni Parti adıyla kurulan siyasi hareket Radikal yazarı Nur Çintay'ı fena şaşırtmış.
Tuncay Özkan 'çevreci' mi?!
Cılız sesli bir kadın, elime bir kart tutuşturmaya çalışarak “Yeni Parti” dedi.Boş boş bakmış olmalıyım ki, “Tuncay Özkan’ın” dedi, “Yeni Parti.”
Hazırcevap bir şey zaten değilim, bir de üstüne afyonum patlamamış daha, soramadım “Yaa siz ciddi ciddi inanıyor musunuz ona” diye. Onun yerine kadına boş gözlerle birkaç saniye daha bakmış olmalıyım ki görüntüsü kaldı zihnimde. Kendisinin de, en az aynı ruhsuzluktaki sesleri ve fersizlikteki gözleriyle, ama gene de hafiften militan halleriyle ürkütücü duran arkadaşlarının da.
Tuncay Özkan’ın Yeni Parti’si ha?
Bana, şaka. Ama Cem Uzan’ın Genç Parti’sinin peşinde sürüklenen kitlelerin yaşadığı topraklarda, tabii ki var her nevi malın bir alıcısı.
Ama nerede? Bağdat Caddesi’nden Tuncay Özkan’a müşteri çıkar mı?
Cumartesi sabahı: Kaldırımlar Noel Baba değilse de ‘Neşeli Hayat’ usulü türlü karakterle dolu. Ağzınıza Haribo uzatan, çiçek veren, eşantiyon dağıtan, pofuduk kostümlüsü, sivili, bir sürü tip var. Adım başı promosyon faaliyeti. Bazı mağazaların önünde cayır cayır müzik çalıyor, dans ediliyor, karşı kaldırımdan kendini ritme kaptıranlar eşlik ediyor. Kameralar gelmiş, bir uçta reklam çekimi. Kafelerin sokak masalarının hemen hepsi dolu; garsonlar vızır. Yayalar belli ki yürürken yürürken dayanamayıp dalmışlar dükkânlara bir-iki, ellerden alışveriş torbaları sarkıyor.
Yeni Parti ise ‘sosyo ekonomik hegemonya’ diyor, ‘emperyal süreç’ diyor, ‘kapitalist sistem’ diyor, ‘küresel güçler’ diyor, bunlardan da AB’den de nasıl tiksindiğini anlatıyor. ‘Tam bağımsızlıkçı’, ‘ulusalcı’, ‘halkçı’, ‘devrimci’, ‘kalkınmacı’ diye sayıyor temel ilkelerini.
‘Çevreci’ maddesi ise başka bir şeyi hatırlattığı için güldürdü beni: Yıllar önce bir taksici, camı açıp sorduğu adrese cevap alamayınca “Bu mahalle de hiç çevreci değil” demişti! Çevreci demek, çevreyi iyi tanıyor demek yani!
Yeni Parti çevreciymiş, doğal dengenin korunmasını savunuyormuş, ama Bağdat Caddesi’nin doğal dengesi konusunda pek ‘çevreci’ olmadığını düşündürdü bana!
Gene de o kadar çok ‘cumhuriyet’ ve ‘laik’ kelimeleri geçiyor ki her nevi yayınlarında; cadde sakinleri cümle içinde kullanmaktan çok hoşlandıkları bu iki kelimenin bakalım bu defa nasıl cümle içinde kullanıldığını görmek isteyebilir.
Bir de tabii Atatürk. Tuncay Özkan, Atatürk ilkelerine sahip çıktığını, onu yaşattığını söylemiyor mu, sanki Atatürk’ün yegâne mirasçısıymış gibi yapmıyor mu, ayyy, ama bunu cadde ahalisi bile yemeyecektir!
