'Televizyonu gözünle seyret Yüksel Aytuğ'
Mikrofonu eline alan Saba Tümer canlı yayında esti gürledi ve Sabah yazarına böyle çaktı
GAZETECİLER.COM (ÖZEL İÇERİK)
Cuma günü Sabah gazetesinde yayınlanan köşesinde Yüksel Aytuğ, "Ekrana çıkıp da azıcık şöhret bulaşan herkes şarkı söylemek zorunda mı?" diye sormuş ve Saba Tümer'in programı için "gazino matinesi konseptine büründü" demişti.
BELEDİYE AĞZINI MÜHÜRLEYEBİLİRDİ
Tümer için ise kaleme aldığı "sinir bozucu kahkahalarına eklediği detone şarkılar yüzünden desibel kirliliği yarattığı için belediye zabıtası tarafından ağzı mühürlenebilirdi!" cümleleri ise Tümer'i deyim yerindeyse çileden çıkarttı.
YİNE MİKROFONU ELİNE ALDI VE...
Saba Tümer bugün canlı yayında hem yine şarkı söyledi hem de bu satırların yazarı Yüksel Aytuğ'u yerin dibine soktu.
Tümer, bir yandan "Bir yangının külünü yeniden yakıp geçtin" şarkısını kendi sesinden playback yaparak seslendirdi; diğer yandan da Aytuğ'a çaktı:
NEYDİ ADI O KÖŞE YAZARININ
"Bu şarkıyı neydi adı, neydi adı o köşe yazarının... Hah Yüksel Aytuğ'a gönderiyorum." diyen Tümer ardından şöyle devam etti:
TELEVİZYONU GÖZÜYLE SEYRETSİN
"Hayatı çok ciddiye aldığı için de ona teşekkür mü edeyim ne diyeyim. Biraz da televizyonu acaba gözüyle mi seyretse diye de bir şey söylemek isteim tabii ki..."
Cuma günü Sabah gazetesinde yayınlanan köşesinde Yüksel Aytuğ, "Ekrana çıkıp da azıcık şöhret bulaşan herkes şarkı söylemek zorunda mı?" diye sormuş ve Saba Tümer'in programı için "gazino matinesi konseptine büründü" demişti.
BELEDİYE AĞZINI MÜHÜRLEYEBİLİRDİ
Tümer için ise kaleme aldığı "sinir bozucu kahkahalarına eklediği detone şarkılar yüzünden desibel kirliliği yarattığı için belediye zabıtası tarafından ağzı mühürlenebilirdi!" cümleleri ise Tümer'i deyim yerindeyse çileden çıkarttı.
YİNE MİKROFONU ELİNE ALDI VE...
Saba Tümer bugün canlı yayında hem yine şarkı söyledi hem de bu satırların yazarı Yüksel Aytuğ'u yerin dibine soktu.
Tümer, bir yandan "Bir yangının külünü yeniden yakıp geçtin" şarkısını kendi sesinden playback yaparak seslendirdi; diğer yandan da Aytuğ'a çaktı:
NEYDİ ADI O KÖŞE YAZARININ
"Bu şarkıyı neydi adı, neydi adı o köşe yazarının... Hah Yüksel Aytuğ'a gönderiyorum." diyen Tümer ardından şöyle devam etti:
TELEVİZYONU GÖZÜYLE SEYRETSİN
"Hayatı çok ciddiye aldığı için de ona teşekkür mü edeyim ne diyeyim. Biraz da televizyonu acaba gözüyle mi seyretse diye de bir şey söylemek isteim tabii ki..."
Ekrana çıkıp da azıcık şöhret bulaşan herkes şarkı söylemek zorunda mı?
Değil elbet ama ısrarla söylemeye çabalıyorlar. Üstelik ağızlarından çıkan sesi, kulakları da duymayınca, ekran başında birazcık müzik zevki olanların dünya başına yıkılıyor.
Televizyon tarihimiz, canlı yayında şarkı söylemek için eline mikrofonu alıp, tüm karizmasını bir solukta tüketenlerle dolu... (Bkz: Seray Sever, Emine Ün ve diğerleri)
Bir başarısız deneme de çarşamba günü kendi programında Saba Tümer'den geldi. Program 'gazino matinesi' konseptine bürünüp, orta yere de bir sahne kurulunca, Saba elinde mikrofonla kendini ortaya attı ve merhum Ayten Alpman'ın şarkısını adeta katletti. Neyse ki Saba, bu işi sırf şirinlik olsun diye yaptığını söyleyip, kendi şarkıcılığını (!) bir güzel eleştirdi de zevahiri kurtardı!.. Yoksa sinir bozucu kahkahalarına eklediği detone şarkılar yüzünden desibel kirliliği yarattığı için belediye zabıtası tarafından ağzı mühürlenebilirdi!
Denemelerin kulak tırmalaması bir yana, 'ses sanatçılığını' hafife alması ve sanki herkesin yapabileceği bir şeymiş gibi yanlış bir algı yaratması da cabası. Bari sadece duşta söyleyin de, komşularınızdan başkası eziyet çekmesin!
Değil elbet ama ısrarla söylemeye çabalıyorlar. Üstelik ağızlarından çıkan sesi, kulakları da duymayınca, ekran başında birazcık müzik zevki olanların dünya başına yıkılıyor.
Televizyon tarihimiz, canlı yayında şarkı söylemek için eline mikrofonu alıp, tüm karizmasını bir solukta tüketenlerle dolu... (Bkz: Seray Sever, Emine Ün ve diğerleri)
Bir başarısız deneme de çarşamba günü kendi programında Saba Tümer'den geldi. Program 'gazino matinesi' konseptine bürünüp, orta yere de bir sahne kurulunca, Saba elinde mikrofonla kendini ortaya attı ve merhum Ayten Alpman'ın şarkısını adeta katletti. Neyse ki Saba, bu işi sırf şirinlik olsun diye yaptığını söyleyip, kendi şarkıcılığını (!) bir güzel eleştirdi de zevahiri kurtardı!.. Yoksa sinir bozucu kahkahalarına eklediği detone şarkılar yüzünden desibel kirliliği yarattığı için belediye zabıtası tarafından ağzı mühürlenebilirdi!
Denemelerin kulak tırmalaması bir yana, 'ses sanatçılığını' hafife alması ve sanki herkesin yapabileceği bir şeymiş gibi yanlış bir algı yaratması da cabası. Bari sadece duşta söyleyin de, komşularınızdan başkası eziyet çekmesin!