Tayfun Atay günün yazarı

Kutsal kitaplarda anlatılan “Yasak Meyve” aslında her konulan yasağın arzuları kamçıladığını kanıtlamak içindir.
Yani…
Meyvenin yasaklanması özgür iradeye yasak konulmaması gerektiğinin ilk sınavıdır.

*

Çünkü…
Evrenlerin yaratıcısı Yüce Allah ilk insanı dileseydi daha o anda hemen eğitemez miydi?..
Beyinlerini yapılmaması gereken eylemleri bilmekle teçhiz edemez miydi?..
Allah eğer iki kuluna meyveyi (Elma olduğu söyleniyor) gösterip “Bunu asla yemeyin” demeseydi, belki o elma Havva ve Adem’in dikkatini bile çekmeyecekti.

*

Ama öyle yapmadı Yüce Tanrı…
Hem yasakçılığın arzuları kamçıladığını…
Ve hem de “inkârın, hatayı kabullenmemenin” nasıl kötü bir şey olduğunu gösterdi insanlığın ilk iki atasına…

*

Yanlışlarını kabul edip özür dileyen Havva ve Adem’i yeryüzüne gönderirken, hatasını kabul etmeyen hatta “bu hatayı bana yaptıran sensin” diye kibir yaparak kendisini suçlayan Şeytan’ı ise lânetledi…

*

Tabii ki bu benim kişisel yorumum…

*

Sözü Tayfun Atay’ın bugünkü Cumhuriyet’te “’Kürdistan’ yasağı, yangına benzindir” başlığı altında yayımlanan yazısına getireceğim.
Atay tam da bunu anlatıyor…
Yasakçılığın bir büyük bela olduğunu, hatta yangına benzin dökmek olduğunu anlatıyor.

*

HDP milletvekilleri içinde en olgun, en demokratlardan biri olan Osman Baydemir’e hem de meclis kürsüsünden “Kürdistan’dan geliyorum” dediği için verilen cezayı eleştiriyor.

*

Ey güzel milletvekilleri…
Aşalım artım bu yasakları…
Bilin ki Tayfun Atay çok haklı…
Çünkü küresel bir dünyada ya demokrat olacaksınız…
Ya da (İstanbul’da topladığımız 57 ülke gibi) totaliter…
Demokrat olursak bütün dünya ülkelerinin saygı duyduğu bir devlet olmaya devam ederiz…
Totaliter olmayı tercih edersek…
Düşünmek bile istemiyorum…

*

Demokrasi dersi veren yazısıyla Tayfun Atay günün yazarı…