POLEMİK

Taraf yazarından Hoca'ya tebessüm!

Vakur ya da kasıntı Müslüman... Tercih edilen hangisi olur? Taraf yazarından Hoca'ya yanıt...

Taraf yazarından Hoca'ya tebessüm!
GAZETECİLER.COM - "Vakur ya da kasıntı Müslüman... "
Bazı yazılar vardır:
Tahrik eder, kaşır, kanatır...
Bazıları vardır:
Zenginleştirir, bollaştırır, ufuk açar...

Hayrettin Karaman'ın başlattığı tartışmaya katılan Taraf yazarı Cihan Aktaş, ikinci seçenekteki gibi bir yazıyla önümüzde...

Tahran Üniversitesi'nde hocalık yapan Cihan Aktaş, "kanırtmak ya da kanatmak" için girmemiş polemiğe... Bir kadın inceliğini, bir Müslüman zerafetini, bir düşünür zenginliğini katmış...

Demiş ki:
*Müslüman getto yaşantılarına yönelmeye tevessül etmeyecek kadar yeryüzü insanı...

Demiş ki:
*Müminin taşıması gereken zarafet ve merhamet hele mübarek günlerde en çok komşuya tebessümde somutlaşmaz mı?

Demiş ki:
Müslüman yaşam tarzını beğenmediği komşusuna gülümsemese bir Malcolm X nasıl çıkacaktı?

İşte yazısından bölümler:

ZERAFET VE MERHAMET= TEBESSÜM

Hayat tarzını onaylamadığı komşusundan esirgediği tebessümün Müslüman'ın kimliğini korumasına nasıl olumlu bir katkısı olur, emin değilim. Bana kalırsa Müslüman kimliği de pratiğin tecrübeleriyle azalan ve çoğalan bir kimlik, tıpkı iman gibi. Vakar ise surat asmakla, gülememe haliyle aynı şey değil kesinlikle, olsa olsa değerlerini yalpalamadan, pratikle bütünlük içinde ve net açıklamalarla taşımanın adı. Yoksa müminin taşıması gereken zarafet ve merhamet hele mübarek günlerde en çok komşuya tebessümde somutlaşmaz mı?

HAYRETTİN HOCA TEBESSÜM ETMİYOR MU?

Hayrettin Hoca'nın pratikteki yaklaşımı da sanmıyorum ki daha farklı olsun. Buna karşın saygıdeğer hocamın yazısında yer alan kimliğin esirgenen tebessümle korunmasına dair cümlenin, agorafobili yılların Müslümanlarda oluşturduğu "öz yurdunda gariplik" hissiyatıyla alakalı, retoriksel bir ifade olduğunu sanıyorum.

MÜSLÜMAN VAKURDUR

Müslüman'ın farkının farkındalığı karşılaşmalarda esirgenen tebessümlerde değil, ötekini zorlu hikâyesini paylaşırken bir hâl çaresi aramaya yüreklendiren vakarda somutlaşacaktır, ne de olsa. Hakikatin ve sonsuz hayatın bilgisine sahip olduğuna inanan müminin o üstün bilgiyle daha emin, rahat, cömert ve güvenli, kısacası vakur olması beklenir.

MALCOLM X OLUR MUYDU?

Hikâyeleri paylaşmaktan söz ettim ya... Komşunuz pekâlâ hayat tarzını onaylamadığınız biri, mesela hidayete ermeden önce Harlem sokaklarında her türlü kötülüğe bulaşarak dolaştığını anlatan (henüz X soyadını almamış) genç Malcolm olabilir. Sabah akşam karşılaştığınızda tebessümü esirgemek için yüzünüzü asarsanız, vakarlı Müslüman döner kasıntı Müslüman'a Malcolm'un gözünde...

TEBESSÜM SADECE MÜSLÜMAN'A MI?

Hayat tarzı farklı komşumuz ıstırap çekerken veya sadece, koridorda yürürken karşımıza çıktığında nazik bir selam için duraklarken biz Müslümanlar tebessümümüzü sadece birbirimize mi yönlendireceğiz?
Bizi vakur kılması gereken kurtarıcı mesajı muhtaç olanlara iletmenin yolu tebessüm yoksunluğuyla birlikte aşılabilir bir yol değil.

MÜSLÜMAN GETTOYA TENEZZÜL ETMEZ

Bana hamam böceği gibiymişim gibi davrandılar, diye şikâyet eden başörtülü öğrenci toplumun itilip kakılan insanlarından tebessümünü esirgediğinde, yaşadıklarından bir ders almış sayılmaz tabii ki... Hem Müslüman nüfus sadece nüfus cüzdanı verileriyle belirli ve asla değişmeyen bir içeriğe mi sahip ki saf bir varlığın muhafazası adına gettolaşıp ötekilere kapılarını kapatsın! Tebessümle açılır sohbetin kapısı ve bildiklerini paylaşırsın. Müslüman getto yaşantılarına yönelmeye tevessül etmeyecek kadar yeryüzü insanı; yeryüzünün Doğu'su da Batı'sı da Allah'ın değil mi...


ÇOK OKUNANLAR