ALKIŞ

Taraf için...

Oral Çalışlar gazeteyi "Star'ın ikinci versiyonu" haline getirmek için çalışmaları başlatıp, haberler de sadece istihbarat örgütü tarafından yazılıdı...

Taraf için...
Türkiye medyasında; kendi içine kapanan, sadece siyasal iktidardan yana tavır alanlarla muhalefete destek vermek, hükümetin ise her yaptığını kötülemek dışında bir işlevi olmayan "iki kesim medya" oluştu.
Taraf Gazetesi işte bu köhne medya düzeni içinde Ahmet Altan yönetiminde gerçek gazetecilik yapıyor; siyasal iktidar veya muhalefet gözetmeksizin; çağdaş ve vesayetsiz demokrasiye destek veren her kesimi gündeme taşıyan, o kurum ve kişilere söz hakkı tanıyan muhteşem bir gazetecilik örneği sergiliyordu.
Rasim Ozan Kütahyalı, Elif Çakır, Hilal kaplan, Orhan Miroğlu hatta Yıldıray Oğur ve şu an aklımıza gelmeyen bazı yazarlar Taraf'ta parlayan yıldızlarını "maddi gelirle" de taçlandırmak amacıyla "parası bol etkinliği yok" medya organlarına kaçtılar...
Ve kendilerini "yıldız" yapan, her konuda özgürce yazabilecekleri bir platform sunan Ahmet Altan başta olmak üzere Taraf'a cephe aldılar...
Ahmet Altan, Sokrat'ın "kendisine mama veren sahibini ısıran köpek aslında kendini mi korumuştur? Yoksa sahibine ihanet mi etmiştir?" tartışmasında olduğu gibi "tartışmacıları" kendi hallerine bırakıp Taraf'tan ayrılınca dışarıdan ve içeriden bir ekip hemen Taraf'ı gerçekten "taraftar" yapma amacıyla Oral Çalışlar'ın genel yayın yönetmeni olmasını sağladılar.
Gazetenin etkinliği sıfırlanırken; ilân gelirleri artmaya başlamıştı.
Kimdi ilan verenler?..
Diğer birçok gazeteyi siyasal iktidra midesinden bağlayanlar...
Bu "çok amaçlı" ilân verme bile başarı gibi gösterildi.
Bu arada Oral Çalışlar gazeteyi "Star'ın ikinci versiyonu" haline getirmek için çalışmaları başlatıp, haberler de sadece istihbarat örgütü tarafından yazılıdı...
Bu da yetmiyormuş gibi, bir yıllık maaşını peşin alan Oral Çalışlar gazeteyi dışarıdan, evinden, kafeden, restorandan, toplantı salonlarından yönetip; kimi yazarların köşelerine "sansür" de uygulayınca tabii ki uyarıldı.
Gazetenin patronajı, yazı işleri müdürlerinden Kurtuluş Tayiz'in "köşe yazarı" olmasını isteyip Tayiz de bu teklifi kabul edince Oral Çalışlar bunu bahane edip, "Kurtuluş Tayiz kovuldu, ya geri gelecek ya da ben de gideceğim" kabadayılığıyla çıktı ortaya.
Kendisine yakın birkaç yazara "Kurtuluş Tayiz geri dönsün" kampanyası başlattı oysa aynı gün Tayiz'in (geçtiğimiz Perşembe), Çalışlar'ın "geri döndürülsün" dediği Tayiz'in köşe yazısı vardı gazetede...
Hâsılı;
özgür medyamızın sağlam kalmış (belki de) "tek diş" tam sökülmek üzereydi...
Yani; 12 Eylül sonrası Türkiye medyasında "gerçek gazetecilik nasıl yapılır" dersi vererek gazeteciliğe dönüş yapılması konusunda samimi gazetecileri özendiren Taraf tam kökünden çıkarılmak üzereyken patronaj  tarafından yapılan müdahale ile kurtarldı...
Bütün ayak oyunlarına rağmen kurtarılan ve ayakta kalmayı başaran Taraf'ı alkışlıyoruz...


 
ÇOK OKUNANLAR