Talat Atilla, Ahmet Hakan'la 'Tarafsız Bölge'de' konuştu! CHP'li kaynağı için bakın ne dedi?

Sözcü yazarı Rahmi Turan’ın Beştepe’ye giden CHP'li iddiasında gizli kaynağım dediği gazeteci Talat Atilla, Ahmet Hakan'ın CNN Türk ekranlarında hazırlayıp sunduğu 'Tarafsız Bölge' programına konuk oldu.Hakan'ın tüm ısrarına rağmen CHP'li kaynağını açıklamayan fakat bu ismi Sözcü yazarı Rahmi Turan'a açıkladığını söyleyen Atilla, bu olayın öznesi olmasından dolayı üzgün olduğunu belirtti. 

CHP'nin kendisinin kumpasın unsuru olarak gösterdiğini ve özür beklediğini belirten Atilla beklediği özür gelmezse CHP'ye dava açacağını söyledi. Rahmi Turan'a gönül kırgınlığı olduğunu söyleyen Atilla, 'Canı sağolsun' dedi.

Ahmet Hakan'ın 'Haberin doğru olduğuna nasıl ikna oldunuz?' sorusuna Atilla, "Bu iddianın doğru olduğundan %100 emin misin diye sordum. Kaynağım Cumhuriyet Halk Partisi'nden önemli bir isim. 'Emin misiniz?' diye sordum. Bunlar ciddi iddialar. "Nereden eminsin" diye sordum. "Bu bilgi CHP liderine de gitmiş bir bilgidir." dedi. Giden kişi de CHP'li olduğu için doğal olarak bunu en iyi CHP lideri bilir." cevabını verdi.

İşte Talat Atilla'nın Tarafsız Bölge'de yaptığı o açıklamalar:

Üst üste gelişmeler yaşandı CHP'nin Sözcüsü Öztrak beni kumpasın unsuru olarak gösterdi. İftirada bulundu. Ben milletvekili arkadaşımdan rica ettim dedim ki bu sözünden dolayı özür dilesin Öztrak. Hayatım boyunca hiçbir zaman kumpasın içinde olmadım. Bekledim dilemedi. Kılıçdaroğlu Rahmi Turan'a 'üzülmesin' diye haber göndermiş. Tüm bunlar yaşanınca konuşmaya karar verdim.Ben hayatım boyunca mesleğimin dışında bir şey yapmadım. Bana akılalmaz iftiralarda bulundular. Tek bir gazeteci çıkıp '01.30 da neredeydiniz?' demedi.Bana habere kaynaklık eden verdiği bilgi 01.30'da görüşme olduğuna dair.

Ahmet Hakan: Haberin doğruluğuna nasıl ikna oldunuz?

Bu iddianın doğru olduğundan %100 emin misin diye sordum. Kaynağım Cumhuriyet Halk Partisi'nden önemli bir isim. 'Emin misiniz?' diye sordum. Bunlar ciddi iddialar. "Nereden eminsin" diye sordum. "Bu bilgi CHP liderine de gitmiş bir bilgidir." dedi. Giden kişi de CHP'li olduğu için doğal olarak bunu en iyi CHP lideri bilir. Yaklaşımımı söylüyorum. Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanı böyle bir açıklama yapınca, "Yok böyle bir şey" deyince, konu kapanmıştır. Bunu duyunca haber kaynağımla tekrar görüştüm, 'Bunları diyorsun ama, 'Devlet başkanı yalan söyleyecek hali yok' dedim. 'Bu işte bir iş mi var, bu nedir?' dedim. Bunu bir kez daha teyit almanı istiyorum dedim.

Kemal Kılıçdaroğlu'na bu bilgiyi soruyor ve 'evet bu bilgi bana da geldi' diyor. Daha sonra televizyona çıkıp, bir adım geriye atmış olsa da zaten bu süreç belli oluyor.

-Siz gazeteci olarak bilgiyi alıyorsunuz, ikna olmuşsunuz. Siz tutuyorsunuz önce Uğur Dündar'a gidiyorsunuz, sonra Rahmi Turan'a gidiyorsunuz? Neden siz yazmıyorsunuz da gidiyorsunuz?

Bunu bir gazeteci sorduğunda mantıklı olmaz. Gazeteciler bilir ki gazeteciler en büyük haber kaynaklarından biri başka gazetecilerdir. Bazen gazeteciler haber kaynakları deşifre olmasın diye bu haberi başka bir yere verebilirler. Buna hayır diyebilecek gazeteci var mı?

-Benim elime haber geçse ben kendi mecramda yayınlarım. 

Bunda anlamayacak bir şey yok. Uğur Dündar 'CHP'yi dizayn ediyorlar' şeklinde değerlendirmede bulundu. Haberin sağlamlığına da muhtemelen ayakları yere basmıyor diye düşünmüş olabilir. Rahmi Turan ben bunu yazayım dedi.

-Rahmi Turan'a kaynağını açıkla dediler. Ak Parti'ye yakın mısınız?

AK Parti'ye falan yakın değilim. Haber kaynağını gizleme çabası nedeni ile Rahmi Turan 'Ak Parti'ye yakın' diye açıklamada bulundu. Ben 28 Şubat sürecinde devlet güvenlik mahkemesinde ceza almış bir emekçiyim. Benim partiyle ilişkim yok.

-Kıyamet koptu Turan'a kaynağını açıkla baskısı yapıldı. O da sizi işaret etti. Yalan bir haber. Rahmi Turan da doğru olmadığını kabul ediyor. Haber çöktü, haber çökünce kaynak da açıklanınca gözler size çevrildi. Sizin gazeteciliğiniz de tartışıldı. 

Burada troller var bu troller hakaret etti eğer ekmek paraları için bana hakaret ettilerse hakkımı helal ediyorum. Ben sizi de çok eleştirdim. Benim onurumla oynamaya çalışan, beni kumpasla suçlayan, hakaret eden bunu affetmem. 

-Sonuçta sizin kaynaklık ettiğiniz haber CHP'nin dizayn edilmesi, İnce'nin bertaraf edilmesi, CHP'nin gereksiz yere günlerce tartışılmasını sağladı. İnsanlar da bu işin içinde bir iş var diyor. Gözler size çevriliyor. Siz bu haberi Rahmi Turan'a aktararak bu işin parçası olmuyor musunuz? 

Eksikliklerim var. Bundan sonra kimseye zırnık haber yok. Rahmi Abi'yi aradım her zaman telefonuma çıkan Rahmi Abi telefonuma çıkamadı. Bir internet sitesi bana mesaj attı. Rahmi Abi de gazeteci haber kaynağını açıklamaz diye açıklamada bulundu. Haber kaynağımın ismi Rahmi Turan'a söylemedim. Haber kaynağım 'İsmimi Turan'a söylebilirsin' dedi. Ben telefon açtım dedim ki Rahmi Abi benim haber kaynağımın adı soyadı bu. Kendisinden izin aldığım için söylüyorum. Haber kaynağı o kadar kendine güveniyor ki ismimi verebilirsin diyor. 

Beni siyasetin öznesi gibi gösterilmem için üzgünüm. Gelinen noktada üzgünüm. 

-Türkiye'yi günlerdir boşuna tartıştıran, CHP'yi tartıştıran çökmüş bir habere kaynaklık yapmaktan üzgün müsünüz?

CHP lideri Kılıçdaroğlu hâlen, 'Hayır hiçbir CHP'li çıkmamıştır' demedi. Bu bir. Hâlen bu kelimeyi kullanmadı. İnce, 'CHP içinde bir çete vardır' dedi. Ona 'Çeteyi açıkla' diyemediler. CHP bana dava açtı mı? 

Herkes sustu. Haberi ben yapmalıydım burada hatalıyım. Bu haberin arkasında durduğum yok. Devlet başkanı böyle açıklama yaptıysa bunun üzerine söyleyecek söz yok.

- CHP'den sözünü ettiğin partili sizi yanıltmış?

Bilinçli yanıltmış olduğuna emin olsam bir saniye durmam.Benim bilinçli şekilde yanıltıldığıma inanmıyorum. Ben haber kaynağımın yerinde olsam 'Bunu ben söyledim' derdim. 

-İsmi neden açıklamıyorsunuz? 

Ben o yanıtı ileri boyutta verdim. Derimi yüzseniz söylemeyeceğim dedim. Bu şerefime emanet edilmiş bilgidir.

-Geriye baktığınızda sizi yanıltan kaynağınız bu insanlar bir kumpas peşindeler mi? Neyi görüyorsunuz? Bu haberi bana getirmekle aslında amaçları CHP'yi dizayn etmemiş dediniz mi?

Bana bu habere kaynaklık eden kişiyle ilgili düşünmedim ama onu yanıltan birileri olabilir. Beni bilerek yanıltmadı. O beni Rahmi Turan'a söyleyebilirsin dedi.

-Sonra ne oldu?

Rahmi Abi ile 20 sene civarında dostluğumuz var. Bir gönül kırgınlığım var.İsmi açıklamayabilirdi daha sonra bana 'Ben çok sıkıştım kendini açıkla' diyebilirdi.Ben iletişim kuramadım. Canı sağolsun. 

-O CHP'li ile görüşüyor musunuz?

İşin garibi haberin arkasında. İstersen sen çık de ki söyle dedim. Yorum yapmadı.

-Bu adam sizi Türkiye'de herkesin üzerinize çullanmasına neden olmuş. Sizi kumpas kuran gazeteci olarak nitelemiş kızmadınız mı?

Sayın Öztrak kumpas sözleri için özür dilemezse CHP'yi ben mahkemeye vereceğim.Bana tutup 'kumpasın unsuru' dedi. Bu ifade için mahkemeye vereceğim dedim.

-Faik Öztrak da size partimize karıştıran habere kaynaklık ettiniz diyecek. 

Burası mahkeme mi? Siz bir savcı gibi bunu değerlendirmenizi uygun bulmuyorum. Bırakın onları CHP düşünsün. Bana sıfatı ve ünvanı ne olursa olsun.

-Bizi izleyenler merak ediyor. Bu CHP'yi mahkemeye vereceksiniz. CHP size her şey ortada kumpasa kaynaklık ettiniz diyecek. Sonuçları itibari ile Türkiye bu konuyu tartıştı.

Tartışılır da tartışmayı tek kişinin üzerine yıkarak olmaz.

-Sizin eleştirilmenizden daha doğal ne olabilir?

Ben eleştirilmekten rahatsız değilim. Hakaretten rahatsızım ve tüm herşeyin öznesi yapmak adil olmaz.

-Size kumpasçı denmesine alınganlık gösteriyosunuz. Sonuçları itibari ile siyaset dünyasında kumpas olarak algılanır.

Ben diyorum ki bana CHP'nin sözcüsü bunu söylemiştir ve mahkemeye vereceğim diyorum. Bunun ötesi yok. Sayın Hakan size de ithamlar yapıldı. 

-Ben haklıysam herhangi bir yanlışım yoksa linçe uğramaya razıyım. Ben yaptığım işin bedeli olduğunu düşünen insanım. Gülüp geçiyorum.Bana yönelik her türlü lince tahammül gösteriyorum. Saygızılık yapmıyorum,üslubum temiz. Siz habere kaynaklık etmişsiniz haber en üst düzeylerden yalanlanmış. Beştepe'ye giren araçların plaka vermişsiniz.Yalan çıkmış.