MEDYA KÖŞESİ

Şükrü Küçükşahin'in isyanı!

Şükrü Küçükşahin, “Haberlerin Efendisi” dediğimiz gazetecilerden biridir. Vicdanlıdır. Habercilikte “yan” tutmaz.

Şükrü Küçükşahin'in isyanı!

GAZETECİLER.COM
Şükrü Küçükşahin, “Haberlerin Efendisi”
dediğimiz gazetecilerden biridir. Vicdanlıdır. Habercilikte “yan” tutmaz. Fikri eğilimini haberlerine yansıtmaz.
Köşe yazdığı zaman ise kendi fikri yapısı ile haberi harmanlayarak verir okurlarına...
Bugün de yine bir haberden yola çıkarak son derecede akılcı ve sağduyuya davet eden bir yazı yazmış.
Bakın nasıl…

 

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın, beğenmediği köşe yazarlarını patronlarına şikâyet etmesi, iktidarın sıradan bir alışkanlığının tezahürü gibi.
Kim ki hükümetin uygulamalarına karşı çıkıyor, eleştiriyor, susturulmalı. Somut bir olaydan, örneğin hükümetin büyük bir heyecanla başlattığı şu demokratik açılımdan gidelim de ne demek istediğimiz iyi anlaşılsın.
Daha açılım açılmamışken, koordinasyon görevini üstlenecek olan İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ilk toplantılardan birini AKP kadrolarıyla yaptı.
Toplantıda siyasilerin yanı sıra partinin iletişimle ilgili uzmanları da vardı; bakan konuyu açıp herkese söz verdi.
Sonra bakın nasıl ilginç bir fikir de ortaya atıldı.

HESAPLARINA BAKIN

İletişim dendiğinde AKP’de ilk akla gelenlerden biri söz aldı.
Konunun halka doğru anlatılmasının önemine değindikten sonra devam etti:
“Bu amaçla çok şey yapılabilir. Ama en az bu kadar önemli bir şey daha var. Halk desteği için karşı çıkacak kişi veya grupların göz ardı edilmemesi de çok önemli. En büyük karşı çıkış şehit aileleri ve onların derneklerinden gelecektir. Bunlara karşı önlem almalı.”
Bunun üzerine, bakan dahil masadakiler, “Nasıl önlemler?” diye sordu.
“Baskı yapılsın. Bu derneklere gerekirse müfettiş yollayalım, gerekirse hesaplarını inceletelim, harcamalarına bakalım.”
Bakan gibi herkes şaşırmıştı; ama görüş açıklamak serbestti!
Sonrasında, bildiğimiz kadarıyla, bu derneklere karşı böylesi girişimler yapılmadığına göre, zaten bakan da ciddiye almamıştı söylenenleri.
Demek istediğim, en beğendiğimiz bir fikir de olsa, canı yanan veya farklı düşünen birilerinin o fikre karşı çıkmasından daha doğal ne var? Hani bu iktidar döneminde Türkiye demokrasi alanında sürekli ilerleme gösteriyor ya, bunun en güzel göstergesi de farklı fikirler değil mi?
Herkes açılıma hükümetin yanından bakacaksa ayrı partilere gerek de olmaz.  

 Küçükşahin’in makalesinin tamamını okumak için

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar