Sosyal medya platformları kullanıcıları çalışan gibi görüyor
Sosyal medya platformlarında yapılan tüm aktiviteler dev şirketler tarafından saklanıyor ve yine kullanıcılara pazarlama yapmak için kullanılıyor. Bu sayede sosyal medya kullanıcıları küresel şirketler için birer işçi görevi görüyor.
Dijital dünyaya her giriş yaptığımızda bir iz bırakıyoruz. Dev sosyal medya şirketleri de bu izleri en büyük gelir kaynağı olan reklamlar için kullanıyor. Sanal ortamlarda aslında her birimiz şirketlerin istediği gibi davranıyor, beğenilerimizle reklamını yapmasına yardım ediyor ve onun için çalışıyoruz.
2010 yılında Facebook kurucusu Mark Zuckerberg, "Mahremiyetin öldüğü çağa hoş geldiniz" demişti. Yapay zeka uygulamaları hayatımızda her geçen gün daha fazla yer alırken reklamcılığın kuralları da değişiyor. Reklam faaliyetleri şimdilerde mobil asistana yönelmiş durumda. Örneğin çevrede iyi bir restoran sorduğunuzda akıllı telefonunuz size uygun olanı değil en fazla reklam bütçesi ayıranı tavsiye ediyor.
Kötü bile olsa yorumlar değerli
Gittiğimiz restoranda çekip Instagram'a eklediğimiz fotoğraflar ise yine markaların pazarlama stratejilerine malzeme oluyor. Keyifli anlarımız firmalar için önemli referans durumunda. Aldığımız bir ürün hakkında yorum yaparken ilgili şirketin tanıtımına hizmet ediyoruz. Kötü değerlendirmeler de rakiplerin işine yarıyor. Aslında büyük bir reklam pastası için çalışıyoruz.
Veriler asla silinmiyor
Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı Dr. Öğr Üyesi Semih Yumuşak'a göre dijital dünyada tüm hareketlerimiz ve kişisel verilerimiz kayıt altında. Bu bilgileri ele geçirmek için devletler ve şirketler bir savaş halindeler çünkü yeni çağın en değerli şeyi veri. Öte yandan internete girmiş bir verinin gerçek anlamda silinebileceğini veya yok edilebileceğini söylemek mümkün değil.
Pazar araştırması için milyarlarca dolara gerek kalmıyor
İstinye Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Şebnem Özdemir, Mark Zuckerberg'in mahremiyetin öldüğü yönündeki yorumunu, "2021 yılı itibariyle işlenen veriler ve elde edilen güçle hür iradenin öldüğü çağa hoş geldin diyebiliriz" sözleriyle genişletiyor. Özdemir, şu yorumu yapıyor:
"Bu durum büyük şirketlerin milyarlarca lira dolar harcayarak yaptıkları pazar araştırması sonuçlarını çok kolay şekilde yürütmesini sağlıyor. İhtiyacı olsun ya da olmasın, karakter özelliklerine göre farkında olunmadan toplanan veriler eşliğinde tüketicilerin manipüle edilmesinden bahsediyoruz."
(YENİ ŞAFAK)