Sevilay Yılman KHK mağduru şehidi yazdı: Affet bizi Zekeriya Altunok!
KHK mağduru eski polis Zekeriya Altunok, Barış Pınarı Harekatı kapsamında yapılan operasyonlarda şehit düşmüştü. Altunok'u köşesine taşıyan Sevilay Yılman, KHK mağduriyetlerine bir kez daha dikkat çekti. Altunok'un OHAL Komisyonu'na başvurmadığına ilişkin haberleri aktaran Yılman, KHK mağdurlarına başvuru yapmaları çağrısında bulundu.
Habertürk yazarı Sevilay Yılman, KHK ile polislikten ihraç edilen, susçsuzluğu anlaşılmasına rağmen mesleği geri dönemeyen ve Barış Pınarı Harekatı'nda şehit düşen Zekeriya Altunok'u köşesine taşıdı.
Affet bizi Zekeriya Altunok diyen Yılman, Altunok'un OHAL Komisyonu'na başvurmamış olması üzerinden yapılan haberlere de dikkat çekti.
Yılman, "Vicdanı olmayan insan, insan değildir" başlıklı yazısında; "Hikayesinin sanki en can alıcı noktası Zekeriya Altunok’un OHAL’e başvurmamış olmasıymış gibi haberi duyuranların sanırım demek istedikleri şey; “Müracaat etmiş olsaydı bu korkunç sonu yaşamayacaktı!” ifadelerini kullandı.
İşte Yılman'ın o yazısından ilgili bölüm:
Barış Pınarı Harekatı başlamadan evvel gündemimin ilk sırasındaydı KHK’lı mağdurlar…
Hiç unutmadım elbette onları…
Hiçbir zaman aklımdan çıkarmadım ama sadece Türkiye’nin değil, dünyanın göz diktiği ve pür dikkat izlediği Suriye operasyonu araya girince elmahkum ben de ara vermek durumunda kalmıştım bu konudaki yazılarıma.
Sözüm var KHK’dan dolayı mağdur edilmiş insanların gücüm yettiğince seslerini duyurmaya…
Devam edecektim yani zaten operasyon bitince ama keşke devam bu hikaye ile olmasaydı.
Yemin ediyorum sizlere… İlk duyduğum… Haberi ilk okuduğum anda kanım çekildi…
Ne diyeceğimi bilemedim.
Hâlâ da öyleyim…
Hala FETÖ’cü olduğu gerekçesi ile KHK ile polislik mesleğinden ihraç edilen ve tutuklanıp 16 ay hapis yatan ve sonra “Pardon Zekeriya Altunok senin terör örgütü FETÖ ile bir bağın, bağlantın bulunmadı” deyip serbest bırakılan ama buna rağmen işine geri döndürülmeyen Zekeriya Altunok’un yaşadığı hazin son üzerine ne yazacağımı bilemiyorum…
Ne diyeyim?
“Vatan haini” olduğu gerekçesi ile polislikten ihraç edilip sonra zorunlu askerlik kapsamında TSK’ya kabul edilen ve hainlere karşı memleketi savunması için Mehmetçik sıfatı ile Ağrı’ya gönderilen ve orada hainlerin saldırısı sonucu şehit düşen Zekeriya Altınok’la ilgili ne söyleyeyim…
Hangi sözler, hangi cümleler o zavallı genç babanın ahını üzerimizden kaldırır ki?
Söylenecek bir söz yok artık bu trajedinin üzerine…
Belki kendi vicdanımı rahatlatmak için; “Affet bizi Zekeriya Altunok” diyebilirim ama…
O etse bile Allah affeder mi?
*
OHAL Komisyonu’na başvursa ne olacaktı?
KHK ile ihraç edilen Zekeriya Altunok’un şehit düştükten sonra ardından yazılanları tek tek okudum dün gün boyu…
Ve bazı haberler çok canımı sıktı.
Altunok’un ihraç sonrası beraat etmesinin ardından OHAL Komisyonu’na başvurmadığı yazılmıştı bazı haberlerde.
Üstelik de başlık olarak kullanılmıştı bu ayrıntı.
Kötü niyetli insanlar demek istemiyorum bu ayrıntıya dikkat çekenler için ama başka da bir şey aklıma gelmiyor.
Hikayesinin sanki en can alıcı noktası Zekeriya Altunok’un OHAL’e başvurmamış olmasıymış gibi haberi duyuranların sanırım demek istedikleri şey; “Müracaat etmiş olsaydı bu korkunç sonu yaşamayacaktı!”
Defalarca yazdım OHAL Komisyonu ile ilgili bu köşede.
Binlerce mağduriyetin yaşandığı bu olayın çözümünde OHAL Komisyonu’nun çok yetersiz, başka bir formül ve yeni bir yol haritasının kaçınılmaz olduğunu haykırdım.
Herhalde Altunok’un OHAL’e başvurmamasını yaşadıklarına gerekçe olarak sunan haberci arkadaşlar bu yazdıklarımızdan bihaber yaşıyorlar memlekette.
Kendilerinden ricam üşenmeyip internette şu linki tıklayıp OHAL Komiyonu’nda durumların nasıl olduğunu net bir biçimde öğrenmeleridir:
https://ohalkomisyonu.tccb.gov.tr
Toplam 126.200 başvuru yapılmış ve bugüne değin 84 bin 300 dosya incelenip karara bağlanmış…
Ve bu kararlar içerisinden hepi topu 6.700 dosya kabul görmüş. 77 bin 400 ü ret yemiş…
Bu arada bu ret yiyenlerin de çoğunluğu FETÖ’den ihraç aldıktan sonra ya takipsizlik almış ya da sonra beraat etmiş kişiler.
Zekeriya Altunok için de durum benzer.
Çünkü o da ihraç edildikten sonra 16 ay tutuklu kalmış cezaevinde.
Sonradan beraat almış.
Komisyon genellikle bu tür dosyalara zaten ret verdiği için rahmetli müracaat da etmiş olsaydı büyük ihtimalle yine de ret yiyenler arasında olacaktı.