MEDYA KÖŞESİ

Salih Tuna'nın 'Hürriyet' savaşı sürüyor!

Yeni Şafak yazarı Salih Tuna bugün Danıştay kararı üzerinden gelişen tartışmalarda Ekşi ve Yılmaz'ın yazdıklarını çok sert eleştirmiş.

Salih Tuna'nın 'Hürriyet' savaşı sürüyor!

GAZETECİLER.COM

Yeni Şafak yazarı Salih Tuna bugünü Mehmet .Y Yılmaz ve Oktay Ekşi'ye ayırmış. Gerçi malum 'Sana ne?' yazısından zaten Ekşi'nin epey seveni olmuştu! Salih Tuna bugün Danıştay kararı üzerinden gelişen tartışmalarda Ekşi ve Yılmaz'ın yazdıklarını çok sert

Hiç utanmadın mı?

Vah bize, vahlar bize ki; Mehmet Yakup Yılmaz gibi adamların köşe yazarlığı yaptığı, dahası aydın zannedildiği bir ülkede yaşıyoruz.

Şu hale bakın:

Biz devletin ideolojisi olmasın diye yırtınıyoruz, herifçioğlu Danıştay'ın bile “ideolojik” karar vermesini gayet doğal buluyor!

Bir de, Başbakana demokrasi dersi falan vermeye kalkışıyor!

“Danıştay'ın kararı elbette ideolojiktir. Başbakan'ın ona karşı çıkmasının nedeninin de ideolojik olması gibi!..” demek, ne demek yahu?!

Bu ne biçim bir karşılaştırmaktır?

Danıştay nihayetinde hukukî bir mercii değil mi?

Hukukun en bariz vasfı da herhangi bir “ideoloji”ye gözünü açmak değil, bütün “ideolojilere” eşit mesafede gözünü kapatmak değil midir?

Mehmet Yakup Yılmaz, “Danıştay”ı bir sivil toplum kuruluşu yahut muhalefet partisi mi sanıyor ki, “ideoloji” temellük etmesini ve bu ideolojiye göre karar vermesini doğal karşılıyor?

Bu nasıl bir kafadır?

Daha doğrusu bu “kafa” mıdır?

Böylesi bir kafaya (bu saatten sonra) sabah akşam “hukuk”, matine - suare “demokrasi” soksak ne çare!

Söylenecek laf mıdır bu: “Sorunumuz, bugün toplumda egemen durumdaki iki ideolojinin, birbirinin varlığını tehlike olarak algılaması ile ilgili…”

Bunlar nasıl akıllardır Allah aşkına?!

Danıştay'ın ideolojisi nedir M. Yakup Bey?

Ve, hangi ideolojinin varlığını tehlike olarak görür?

Yüksek bir hukuk makamı hiç tehdit değerlendirmesi yapar, ideolojik tavır alır mı?

(...)

Ya Oktay Ekşi insanına ne demeli?!

Dünkü yazısında öyle bir coşmuş ki; “Alçakları tanıyalım” serlevhasıyla arz-ı endam ettiği günlerdeki coşkusu kaç para!

Tamam, fikirle iltizam yerine, “Tarzan zorda” gibi çirkin nitelendirmelerle Başbakana hakaret etmesini yaşına ve yaşının “olgunluğuna” verelim.

Ya aba altından sopa göstermesine ne diyelim?

Başbakanın, Danıştay'ın katsayı kararını, YÖK yasasını değiştirerek “aşmayı” düşündüğünü ifade ettikten sonra şöyle devam ediyor: “Lakin AKP hakkındaki Anayasa Mahkemesi kararı vardı ya... AKP'nin imam hatip liselerine imtiyaz sağlama çabaları o kararda, 'laikliğe karşı odak olma'nın kanıtlarından biri olarak kabul edilmişti…”

Her şeyden evvel memleketteki şuur ve hafıza kıtlığını istismar etmeye çalıştıkları besbelli.

Yoksa…

Hem ikide bir “Korku imparatorluğu” lakırdısını dillerinden düşürmeyip, hem de AK Parti'yi kapatılmakla “korkutmaya” çalışmazlardı.

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar