Salih Tuna'dan Özdil'e 'manyak'!
Alfabemize "W" neden gelmiyor biliyor musunuz? Bunun gibi adamların elinde "two size" olacağına sürgünde yaşamayı tercih ediyor.
Yeni Şafak yazarı Salih Tuna da tepki gösteren yazarlardan biri. Köşesinde Yoz'dil işi manyaklık başlıklı bir yazı kaleme alan Tuna, Hürriyet yazarının ne ismini andı ne de yazdıklarından alıntı yaptı. Sadece Özdil'in kelimeleri bölerek yeni anlamlar üretmekte kullandığı noktalama işaretlerini konuşturdu.
Virgül, Tırnak, Üç nokta, Kesme işareti, ünlem, Soru İşareti, Nokta, İki nokta, Yay Ayraç gibi noktalama işaretlerini konuşturup Özdil'in kişisel arşivinden örneklerle süslediği yazısında Ünlem İşareti'nin ağzından "manyak mıdır nedir?" diye sormayı da ihmal etmedi.
İşte Özdil'in Star gazetesinin ilk yıllarında attığı meşhur "Two Size" manşetini de hatırlatan Tuna'nın yazdıkları:
VİRGÜL: Arkadaşlar bazılarımız elini yüzünü yıkamadan işbaşı yapıyor.
ÜÇ NOKTA: Valla ne desen haklısın...
TIRNAK İŞARETİ: (Üç Nokta'ya biraz sert) Kardeşim sen de herkese "haklısın" demekten vazgeç.
ÜÇ NOKTA: Ne yapayım işim bu.
TIRNAK İŞARETİ: Noktalarını koy git, yalakalık yapma.
VİRGÜL: Kimsenin yalakalığına ihtiyacım yok; elimi sallasam elli yazar gelir, sen kendi haline bak.
TIRNAK İŞARETİ: Ne varmış benim halimde?
VİRGÜL: Yok bir şey, hadi naş naş.
TIRNAK İŞARETİ: Arkadaşlarımızı pasaklı olmakla suçlamaya ne hakkın var?! Herkes senin gibi sinekkaydı tıraş olup kravat takmak zorunda mı?
VİRGÜL: Ben senin kimin adına konuştuğunu biliyorum.
SORU İŞARETİ: Sahi kimin adına konuşuyor?
NOKTALI VİRGÜL: Soru sormadan duramaz mısın kuzum? Bence de "Virgül" kardeş haklı.
YAY AYRAÇ: İşte buna noktalı virgülün "virgül" ile dayanışması denir.
NOKTALI VİRGÜL: Senden bir açıklama isteyen mi oldu?
ÜNLEM İŞARETİ: Durduk yere birbirinize sataşmanıza şaşıyorum!
SORU İŞARETİ: Şaşır canım, şaşmak sana çok yakışıyor.
İKİ NOKTA: (İmalı) O'ooo işi bayağı ilerletmişsiniz.
ÜNLEM İŞARETİ: (Oldukça sert) Saçmalama...
EĞİK ÇİZGİ: (Ağır ağır uyanırken) Yine ne var, ne bu gürültü. İki dakika uyuyamayacak mıyız?!
KESME İŞARETİ: (Hışımla girer) Bu kadar da olmaz! Bırakacağım bu işi valla.
SORU İŞARETİ: Ne o lan 'apostrof'un burnunda yine, Yılmaz Özdil'den mi geliyorsun?
KESME İŞARETİ: Bunca yıldır bu meslekteyim, böylesini ne gördüm ne duydum!
NOKTA: O yazıyı ben de okudum. Tunceli'de halı saha maçına yapılan o menfur saldırıyı 'rövanşa' bağlamış.
ÜNLEM İŞARETİ: Hayret ki ne hayret!
YAY AYRAÇ: Geçen gün de İsrail'in vaktiyle bizi kurtardığını yazdı. İsrail'le şu sıralar kapışıyoruz ya, galiba ağrına gitmiş.
KESME İŞARETİ: Ne yazarsa yazsın bana ne yahu, ben işin orasında değilim.
SORU İŞARETİ: E'ee derdin ne o zaman?
KESME İŞARETİ: Yahu kardeşim adam "Kapanış" yazacak beni çağırıyor. Neymiş efendim "Kapan'ış" olacakmış.
ÜNLEM İŞARETİ: Manyak mıdır nedir?
KESME İŞARETİ: Hiç sorma! Bir gün beni "Temmuz" kelimesi için çağırdı, nerdeyse küçük dilimi yutacaktım. Neymiş; "Tem'muz" elde edecekmiş!
SORU İŞARETİ: Bu nedir lan; muz mu tem, tem mi muz?
KESME İŞARETİ: Alfabemize "W" neden gelmiyor biliyor musunuz?
VİRGÜL: Gelecek de biz sokmuyoruz.
KESME İŞARETİ: Alakası yok, kendisi gelmiyor. Bunun gibi adamların elinde "two size" olacağına sürgünde yaşamayı tercih ediyor.
NOKTA: Neyse, takma kafana, bulunur bir çaresi.
KESME İŞARETİ: Çaresi yok bunun. Başlıklarını görmüyor musun: Ak'deniz, Or'ganizasyon, İcra'at, Şeker'leme, Top'lum, Şam'piyon, Benj'amin... Adam kelime esprisi değil, harf esprisi yapıyor yahu.