Sadece tek madde 'evet' için yeterlidir...
Yeni modelde (Başkanlık.)… “Güvenoyu” olmaması… “Evet” oyu vermek için tek gerekçedir…
“Güvenoyu” denilince…
Tüylerim diken diken olur öfkeden…
*
Çünkü…
Benim için güvenoyu:
1969 Bütçe oylamasında AP Hükümeti’nin, 41 AP’li vekilin oyuyla düşürülmesidir…
*
Benim için güvenoyu:
12 Mart 1971 Asker Muhtırası’nın müsebbibidir…
*
Benim için güvenoyu:
1978 Güneş Motel’de oylarını Ecevit’in CHP’sine satan 11 AP milletvekilidir…
*
Benim için güvenoyu:
12 Eylül 1980 darbesine giden cehennem yolunun taşlarıdır…
*
Benim için güvenoyu:
1997’de Şemsiye’nin altına doluşan…
Ve…
Askerlerin muhtıra silâhına “mermilik” eden “Utanmaz DYP’liler”dir…
*
Yani ey güzel insanlar!..
Güvenoyu:
Üçkâğıttır…
*
Güvenoyu:
Arsız ve dahi soysuz milletvekilini…
Azdırır…
Şımartır…
Edepsizleştirir…
*
Yeni modelde (Başkanlık.)…
“Güvenoyu” olmaması…
“Evet” oyu vermek için tek gerekçedir…
KÖROLASICA GERÇEKLER
Burhan Kuzu da:
“Kaka IMF...” diyenlerden…
*
Burhan Kuzu da:
“IMF bizi sömürüyordu…” diyenlerden…
*
Burhan Kuzu da:
“IMF’i kovduk, kurtulduk...” diyenlerden…
*
Oysa…
IMF ile beraber yürüdüğümüz ilk 6 yılda (2002 – 2008):
Ekonomimiz 3 kat büyüdü...
*
IMF ile beraber yürüdüğümüz ilk 6 yılda:
Kişi başına milli gelirimiz:
3 bin Dolar’dan…
10 bin Dolar’a fırladı…
*
IMF'yi kovduk...
Son 8 yılda…
Ekonomimiz küçüldü...
*
IMF'yi kovduk...
Son 8 yılda…
İç ve dış borçlarımız büyüdü...
*
IMF'yi kovduk...
Son 8 yılda…
Kişi başına milli gelirimiz:
10 bin Dolar’ın altına düştü…
*
Sevgili Kuzu Hocam…
Şakacılığın dillere destan tamam ama…
Bir de kör olasıca gerçekler var…
ALLAH AŞKINA… LÜTFEN…
Bir devlet insanı ne kadar çok konuşursa:
O kadar çok değersizleşir…
*
Bir devlet insanı ne kadar çok konuşursa:
O kadar sıradanlaşır…
*
Aşkın sihri bile bozulur çok konuşunca…
*
Orhan Gencebay ne diyordu Dil Yarası’nda hatırlayın…
“Belki de çok mutlu olacaktık tutsaydık dilimizi”..
*
Sevgili politikacı!…
İçerinde hadi neyse de…
Şu dışarıya karşı lütfen tut şu dilini…
Allah aşkına…
Lütfen…
BU MODEL DOĞRU DEĞİL…
TRT Haber dâhil…
Hangi kanalı açsam…
Ya Sayın Cumhurbaşkanı çatıyor Kılıçdaroğlu’na…
Ve…
“Evet” istiyor…
Ya Sayın Başbakan önce icraatlarını sayıyor…
Hemen arkasından da “Evet” istiyor…
*
Sayın Cumhurbaşkanım…
Sayın Başbakanım…
CHP iyice kuzulaşmışken…
Bu model doğru değil…
*
Keşke…
“Kılıçdaroğlu yokmuş” gibi yapsanız…
*
Keşke…
TRT başta olmak üzere…
Hükümetinize destek veren kanallar dahi Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarını verse…
De…
“Eşit değiliz… Baskı ve yasak var!” diye “mağduru” oynamasa…
BAL GİBİ DE OLUR...
Sevgili Mehmet Y. Yılmaz…
“Seçilmemişe seçilmiş yetkisi olmaz” diyorsun…
Ama…
Bal gibi de olur...
Neden olmasın…
*
Meselâ bir örnek…
ABD’de…
Başkan ve Yardımcısı aynı anda ölürlerse…
Devreye hemen:
“Atanmış Varis” giriyor…
Varis ise bakanlardan biri…
Ya da:
Bir kongre üyesi oluyor…
*
Netflix’te yayınlanan Designated Survivor isimli dizi film öyle bir durumda kalınma halini anlatıyor.
*
Başkan, yardımcısı, bakanlar kurulu (Bir kişi hariç) ve bütün temsilciler (İki kişi hariç) ve senatörler; acayip bir terör saldırısı sonucu ölüyor…
Bakanların en sıradanı…
Hatta o sabah Başkan tarafından görevden alınmış olanı…
“Atanmış Varis” olarak yemin ediyor ve başkan oluyor…
*
Ve…
En sıradan...
En “sıfır” karizma...
"Dört göz" diye alay edilen bir bakan öyle bir başkanlık yapıyor ki…
Süper…
*
"Ama o bir film" demeyin...
Film milm…
ABD anayasasında "Atanmış Varis" diye bir kurum var…
Ve…
O kişi adı üstünde:
Tek bir oy bile almamış biri…
ON KERE ÂŞIK MI OLUNUR?.
Aşkın gözü kör falan ama...
Seda Sayan'ın aşkları körden de öte ve arkadaş...
Ne çabuk âşık olmuş ki...
Yine vazgeçmiş...
*
Hop arkadaş...
İnsan bin kere sevebilir ama...
Aşk dediğin bir kere olunur...
Sadece bir kere...
*
Ne bu be böyle?..
On kere âşık mı olunurmuş?.
Tövbe tövbe...
Yakup MURAT
[email protected]