Ruşen Çakır'ı 'barış' için mi davet ettiler?
Vatan yazarı "Barış için bir savaş, savaş içinse savaşan en azından iki taraf olması lazım." yazdı...
GAZETECİLER.COM - Dün köşesinde, Gülen Cemaati'nin önde gelen isimleriyle uzun bir aradan sonra yaptığı görüşmeyi anlatan ve son açıklamanın ardından Gülen Cemaatin'in yaklaşımını yorumlayan Ruşen Çakır, bugün yazısını ilginç bir tespit ile bitirdi.
Bu bir 'Barış Toplantısı' mıydı? sorusuna yanıt veren Çakır, "gazeteci hiç kimse ile savaş içine girmemeli, ama bazı kişiler gazetecilere savaş açar" yorumunu yapıp kendisinin de içinde bulunduğu bazı gazetecilerin itibarsızlaştırma kampanyası ile karşı karşıya oluduğunun altını çizdi.
İşte Çakır'ın yazısından o bölüm:
Bu bir 'Barış Toplantısı' mıydı? sorusuna yanıt veren Çakır, "gazeteci hiç kimse ile savaş içine girmemeli, ama bazı kişiler gazetecilere savaş açar" yorumunu yapıp kendisinin de içinde bulunduğu bazı gazetecilerin itibarsızlaştırma kampanyası ile karşı karşıya oluduğunun altını çizdi.
İşte Çakır'ın yazısından o bölüm:
BU BİR BARIŞ TOPLANTISI MIYDI?
"Barış için bir savaş, savaş içinse savaşan en azından iki taraf olması lazım. Bir gazeteci hiçbir kişi, grup, parti ya da cemaatle savaş içine girmez, girmemeli. Ama bazı kişi, grup, parti ya da cemaatin bazı gazetecilere savaş açtığı durumlar olmuştur. Böyle durumlarda biz gazetecilerin yapabileceği tek şey hayatta kalmaya çalışmaktır. Bunu yapmanın yegane yolu da yine gazeteciliktir.
DİRENENLERİN PAYI ÇOK BÜYÜK
Son birkaç yıl, benim de içinde bulunduğum bazı gazeteciler için son derece zorlu geçti: Tutuklananlar, işlerini kaybedenler, haklarında acımasız itibarsızlaştırma kampanyası yürütülenler. Ancak bütün bu mağduriyetlere rağmen, birbirimize destek olarak varkalmayı, dik durmayı becerdik. Eğer bugün bir normalleşme arayışı söz konusuysa ve bu olumlu bir gelişmeyese, bu noktaya gelmede o olağanüstü koşullara direnenlerin payı çok büyüktür."
Ruşen Çakır'ın Vatan gazetesinde yayınlanan, "Eğer Gülen hareketi, artık “Her taşın altında Cemaat var” algısından şikayetçiyse, tüm toplum olarak birlikte taşları kaldırıp altlarına bakmamız gerekiyor ki tüm dünyada buna şeffaflık deniyor" dediği yazısının tamamını okuyanilirsiniz.
"Barış için bir savaş, savaş içinse savaşan en azından iki taraf olması lazım. Bir gazeteci hiçbir kişi, grup, parti ya da cemaatle savaş içine girmez, girmemeli. Ama bazı kişi, grup, parti ya da cemaatin bazı gazetecilere savaş açtığı durumlar olmuştur. Böyle durumlarda biz gazetecilerin yapabileceği tek şey hayatta kalmaya çalışmaktır. Bunu yapmanın yegane yolu da yine gazeteciliktir.
DİRENENLERİN PAYI ÇOK BÜYÜK
Son birkaç yıl, benim de içinde bulunduğum bazı gazeteciler için son derece zorlu geçti: Tutuklananlar, işlerini kaybedenler, haklarında acımasız itibarsızlaştırma kampanyası yürütülenler. Ancak bütün bu mağduriyetlere rağmen, birbirimize destek olarak varkalmayı, dik durmayı becerdik. Eğer bugün bir normalleşme arayışı söz konusuysa ve bu olumlu bir gelişmeyese, bu noktaya gelmede o olağanüstü koşullara direnenlerin payı çok büyüktür."
Ruşen Çakır'ın Vatan gazetesinde yayınlanan, "Eğer Gülen hareketi, artık “Her taşın altında Cemaat var” algısından şikayetçiyse, tüm toplum olarak birlikte taşları kaldırıp altlarına bakmamız gerekiyor ki tüm dünyada buna şeffaflık deniyor" dediği yazısının tamamını okuyanilirsiniz.
