ROK ve Ege Cansen arasında "değerli TL değersiz ekonomi" polemiği
Güneş yazarı Rasim Ozan Kütahyalı ve Sözcü yazarı Ege Cansen arasında "değerli TL değersiz ekonomi" polemiği yaşandı. İkili, birbirlerine köşe yazıları üzerinden cevaplar verdi.
Güneş gazetesi yazarı Rasim Ozan Kütahyalı, 10 Ekim tarihinli köşesinde “Değerli TL demek değersiz ve üretimsiz bir Türk ekonomisi demektir” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Kütahyalı burada "Meral Akşener’inden Faik Öztrak’ına kadar herkes “Değerli TL demek ülkenin itibarlı oluşu demektir” diye bu palavra algı üzerinden Berat Albayrak’a saldırıyor" diyerek, "Türkiye ekonomisi ithalat gözü iyi çalışan imalat-ihracat gözü ise sık sık tembellik ederek kayan bir insan gibidir uzun senelerdir. O yüzden hep yüksek cari açık verdik. Berat Albayrak bir devrim yaparak bunu değiştirmek istiyor ama dediğim gibi çok ama çok meşakkatli bir yol var önünde" demişti.
EGE CANSEN'DEN ROK'A TEPKİ
Sözcü gazetesi yazarı iktisatçı Ege Cansen de 15 Ekim tarihinde “Ekonomide Berat Albayrak devrimi” yazısıyla ve 18 Ekim tarihinde “Ekonomide yapısal reform” yazısıyla Rasim Ozan Kütahyalı'ya tepki gösterdi.
Cansen ilk yazısında "Bakan Albayrak'ın “Döviz kuru benim için hiç önemli değil. Hiç işin o tarafına bakmıyorum. Sanayi sağlam, üretim sağlam” demesi ayaküstü verilmiş bir savuşturma cevabı değilmiş. Meğer bu ifade, ekonomide “devrim manifestosu” imiş. Bunu da AKP'ye çok yakın bir gazeteci olan Rasim Ozan Kütahyalı'nın makalesinden öğrendim. Bakan Albayrak, Türk ekonomisini “değerli ulusal para” paradigmasından “düşük değerli ulusal para” paradigmasına geçirmeye karar vermiş. Bu dönüşüme, ya “Değerli TL, Türk ekonomisini değersizleştirir” diyen R.O.Kütahyalı, ya da bizzat Albayrak'ın kendisi “Berat Albayrak devrimi” adını uygun görmüş. Bir hatırlatma: Paradigma, zihnin evrene açılan penceresidir. Bakış açısıdır, yani “zaviye”sidir. Zaviyelerini değiştirenler, o andan itibaren olayların ve oluşumların “sebep-sonuç ilişkilerini” çok başka şekilde görmeğe başlar" derken;
Yazının tamamı için tıklayınız
ikinci yazısında "Bakan Albayrak'ın “Döviz kuru benim için hiç önemli değil. Hiç işin o tarafına bakmıyorum. Sanayi sağlam, üretim sağlam” demesi ayaküstü verilmiş bir savuşturma cevabı değilmiş. Meğer bu ifade, ekonomide “devrim manifestosu” imiş. Bunu da AKP'ye çok yakın bir gazeteci olan Rasim Ozan Kütahyalı'nın makalesinden öğrendim. Bakan Albayrak, Türk ekonomisini “değerli ulusal para” paradigmasından “düşük değerli ulusal para” paradigmasına geçirmeye karar vermiş. Bu dönüşüme, ya “Değerli TL, Türk ekonomisini değersizleştirir” diyen R.O.Kütahyalı, ya da bizzat Albayrak'ın kendisi “Berat Albayrak devrimi” adını uygun görmüş. Bir hatırlatma: Paradigma, zihnin evrene açılan penceresidir. Bakış açısıdır, yani “zaviye”sidir. Zaviyelerini değiştirenler, o andan itibaren olayların ve oluşumların “sebep-sonuç ilişkilerini” çok başka şekilde görmeğe başlar..." ifadelerini kullandı.
Yazının tamamı için tıklayınız
RASİM OZAN KÜTAHYALI'DAN YANIT GELDİ
Rasim Ozan Kütahyalı da dünkü köşesinde Cansen'e yanıt verdi:
Evet ısrarla söylüyoruz ki değerli TL demek değersiz bir Türk ekonomisi demektir. Üretimin ve imalatın azalmasıdır. Bu ülkenin yeniden ithalat cenneti olmasıdır. Değerli TL ister istemez mecburi olarak fabrikaların kapanması ve o arsalara inşaat rantı amaçlı projelerin yapılması demektir. Çünkü işadamlarına kısa ve orta vadeli kar sağlayan yatırım değerli TL ortamında inşaat rantı haline gelmektedir. Bakın bizim Galatasaray stadının yanında çok da iyi ihracat geçmişi olan bir sabun fabrikası vardı. 1 dolar eşittir nerdeyse 1 TL olduğu o dönem ekonomik hayatına dayanamadı ve kapandı. İmalat ve ihracat yapan bu sabun fabrikası yerine oraya Vadi İstanbul olarak bilinen inşaat projesi yapıldı. Konut ve Avm inşaatı o değerli TL ekonomisinin zorunlu sonucuydu.
Sanayicilerin, üreticilerin ve imalatçıların fabrikalarını, tarlalarını ve atölyelerini kapatıp önce ithalatçı sonra inşaatçı olduğu ve bu şekilde çok para kazandığı dönemdir değerli TL dönemi. Üstad Ege Cansen hiç merak etmesin ki bu dönem Berat Albayrak devrimiyle ebediyen bitmiştir. Artık geri dönüş yoktur. Dışarıdan yeni para kaynakları da bulunsa yeniden değerli TL ve bol ithalat dönemine girilmeyecektir.