'Rasim Ozan neden gocunuyor anlamadım!'
Takvim'deki köşe yazısında Ercan Gün'ün kitabından alıntı yapıp kaynak vermediği iddia edilen Kütahyalı'ya kitabın yazarı ve yayıncısından tepki var
KÜTAHYALI KENDİSİNİ SAVUNDU
Kütahyalı bugün GAZETECİLER.COM'un haberinin ardından iddiaları yanıtladı. Gazeteci Ercan Gün tarafından kaleme alınan "Ape Musa" isimli kitabı ne gördüğünü, ne de eline alıp okuduğunu söyleyen Kütahyalı Medyaradar sitesine şöyle dedi:
KİTABIN YAZARI ERCAN GÜN NE DİYOR? |
Ape Musa kitabının yazarı Ercan Gün'e GAZETECİLER.COM olarak ulaştık. Halen Fox TV Haber Müdürü olan Gün, Kütahyalı'nın yazılarını okumadığının altını çizdi ve "Kitabı yazdık, okuyan okusun! Eğer Kütahyalı'da alıp içinden bir şeyler kullanırsa sevinirim. Önemli olan Musa Anter cinayetinin gündeme gelmesidir... Ama kaynak vermekten neden gocunuyor anlamadım ki..." dedi. Gün, Aksiyon dergisindeki haberin, kitaptan yararlanılarak hazırlandığını, Haşim Söylemez'in kendisiyle röportaj yaptığını ve oradan bile yararlanılsa kaynak gösterilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. |
"Ben ilk gün kaleme aldığım köşe yazımda Aksiyon dergisinden Haşim Söylemez'in ismini kaynak olarak verdim. Söylemez'in Aksiyon dergisinde Mayıs ayında yayınlanan araştırmasından yola çıkarak bu yazıları yazdım."
YAYINEVİ İNTİHAL DEDİĞİ ALINTILARI AÇIKLADIKütahyalı'nın "o kitabı ne gördüm ne de elime aldım" şeklindeki açıklaması Karakutu yayınları Genel Yayın Yönetmeni Rasih Yılmaz'ın tepkisini çekti.
GAZETECİLER.COM'un ulaştığı gazeteci Rasih Yılmaz "Polemikler ile anılmak istemiyorum açıkçası. Ancak Rasim Ozan'ın yararlandığım dediği Aksiyon'daki haber Ape Musa kitabından yola çıkılarak hazırlanmıştı. Dosyaya iyi baksa kitabın kapağının bile haberde yer aldığını görürdü" dedi.
"Kütahyalı kitaptan yararlandım dese açar kendisine teşekkür ederiz ama böyle davranarak ayıp ediyor" diyen Yılmaz, Kütahyalı'nın sadece bugünkü yazısındaki cümleleri Ape Musa kitabıyla karşılaştırınca bile kitaptan yararlanıldığının görüleceğini söyledi.
İŞTE O ALINTILAR
Yılmaz Takvim'de yer alan ve kitaptan alınan satırları ise şöyle örneklendirdi:
APE MUSA KİTABINDAN: "Musa Anter, otel lobisinde Orhan Miroğlu ve diğer misafirler sohbet etmekte, bu arada da bir-iki duble viski içmektedir. Saat 19:00 civarında ise küçük bir çocuk gelerek, bir kişinin Musa Anter’i asansörün yanında beklediğini söyler. Anter yalnız başına bu kişiyi karşılamaya gider, sonrada birlikte odasına çıkarak bir süre konuşurlar. Aygan’a göre gelen kişi 25 yaşlarında, zayıf, doğu şiveli, çok uzun olmamakla birlikte, orta boylu biridir. Aygan’ın bu kişinin; Şırnak'lı Hamit olarak bilindiğini, Jirki aşiretine mensup Hamit Yıldırım olduğu ve halen Şırnak'ın Dergûl (Kumçatı) beldesinde JİTEM adına çalıştığını söylemektedir.
RASİM OZAN'IN YAZISINDAN: "Anter, lobide Orhan Miroğlu ve diğer misafirlerle sohbet ederken, 19.00 civarında küçük bir çocuk, Anter'e asansörün yanında beklendiğini söyler. Anter bu kişiyle görüşür, birlikte odaya çıkarak bir süre konuşurlar. Aygan'a göre bu kişi, 25 yaşlarında, zayıf, doğu şiveli, orta boylu biridir. Aygan'ın tarif ettiği kişinin, Jirki aşiretine mensup Hamit Yıldırım olduğu, hâlen Şırnak'ın Dergûl (Kumçatı) beldesinde JİTEM adına çalıştığı belirtiliyor emniyet arşivlerine göre..."
APE MUSA KİTABINDAN: "Anter 20 Eylül sabahı kendisiyle gelen yeğenini çağırarak; “…iki aşiret arasında bir kan davası olduğunu, bunun için kendisinden ricada bulunulduğunu, bu nedenle Bağlar mahallesinde toplanacaklarını ve yalnız gitmek istediğini” söyler. Yiğenim dediği Süphan Mete yalnız gitmemesi gerektiği yönündeki ısrarlarını ise kızgınlıkla kabul etmez."
RASİM OZAN'IN YAZISINDAN: "Musa Anter, 20 Eylül sabahı kendisiyle gelen yeğenini çağırarak 'iki aşiret arasında kan davası olduğunu, barış için kendisine ricada bulunulduğunu, o yüzden Bağlar Mahallesi'ndeki toplantıya yalnız gideceğini' söyler. 'Yeğenim' dediği Süphan Mete'nin itirazlarını ise kabul etmez."
APE MUSA KİTABINDAN: Miroğlu’nun anlatımına göre Silvan yoluna dönen araç, bir süre sonra bahsi geçen Peşmerge evleri bölgesine geldiğinde araç durmuş, bunun üzerine üç kişi araçtan inmişlerdir. 3. Şahsın etrafına bir şeyler arıyormuş gibi bakması üzerine, dükkân önünde oturan farklı üç kişiden yaşlı olanı kendilerine nereyi aradıklarını sorunca, 3. Kişi Gurmanc lehçesiyle “Silvanlı Abdullah’ın evini arıyoruz” deyince, karşı taraf, “buralarda böyle bir yaşamıyor” cevabını vermiştir. Buraya kadar ki kısım Miroğlu’nun Gündem gazetesine, olaydan iki ay sonra verdiği beyanattan alınmıştır.
RASİM OZAN'IN YAZISINDAN: "Silvan yoluna dönen araç, bahsedilen bölgeye geldiğinde durur. Üç kişi araçtan iner. Üçüncü şahıs etrafa bakarken, dükkân önünde oturan başka üç kişiden yaşlı olanı nereyi aradıklarını sorar. Üçüncü kişi, Kurmanci lehçesiyle "Silvanlı Abdullah'ın evini arıyoruz" der. Karşı taraf, "Buralarda öyle biri yaşamıyor" cevabını verir.
Bu bilgiler, Miroğlu'nun olaydan iki ay sonra Gündem gazetesine verdiği söyleşide yer alıyor. Aynı Miroğlu, polise verdiği ifadede "Mehmet'in evini arıyoruz" diye sorulduğunu, ikinci ifadesinde ise Mahmut veya Abdulkadir adının geçtiğini söylemektedir."