MEDYA KÖŞESİ

Posta yazarından 12 Eylül itirafları!

1980'deki iklimi bir hatırlayabilsek, o günkü darbe şakşakcılığını belki de mazur görebiliriz. Eh... Aradan 31 yıl geçmiş, şimdi elbet atıp tutacağız...

Posta yazarından 12 Eylül itirafları!
GAZETECİLER.COM - 12 Eylül'ün yıl dönümünde Posta yazarı Rauf Tamer taşı gediğine koydu. Herkes başkasını ihbar ederken o kendini ihbar etti. "12 Eylül'de Evren'i savunmuştum, şimdi en azılı demokrat kesildim" diyen Rauf Tamer,

İşte Rauf Tamer'in yazısından çarpıcı bir bölüm:

Her yıl bunu yazmaya mecbur muyuz? Merhaba Asker diye karşıladığımız darbeyi... Oh, canımız kurtuldu diye sevindiğimiz o müdahaleyi... Ve de Komuta Konseyi'ni kutlamak için yarıştığımız o dönemi...

Her 12 Eylül günü hatırlayıp utanç duymaya mecbur muyuz yahu?

Nedir bu böyle?

Hele asker kışlaya döndükten sonra birdenbire kabadayı demokrat kesildiğimizi ve demokratlığımızı taa asker düşmanlığına kadar vardırdığımızı, her yıl böyle hatırlayıp utanacak mıyız?

Dahası... ? O gün alkışladığımız askerleri -şimdi- 31 yıl sonra sahiden ayıplıyor muyuz? Aman Allahım...

Ne kadar dönek insanlarız.

En başta ben...

O gün bakın ne yazmışım Kenan Paşa için:

"Evren'di, Evrensel oldu."

Şimdi şampiyon demokrat'ım ya, Paşa dönüp dese ki bana:

"Tam'erdi, Yarım'er oldu."

Haksız mı? En iyisi susmak. Her 12 Eylül gününü bir yıldönümü gibi karşılamamak. Yaramızı deşmemek. O defteri sessizce kapayıp bâri birbirimizin yüzüne bakamayacak hale gelmemek. Çünkü 12 Eylül, sırf askerlerin değil, bizim gibi davetkâr ve teslimiyetçi sivillerin eseridir.

(...) 1980'deki iklimi bir hatırlayabilsek, o günkü darbe şakşakcılığını belki de mazur görebiliriz. Eh... Aradan 31 yıl geçmiş, şimdi elbet atıp tutacağız...

(...) Özelersek: Her 12 Eylül günü benim canım yanıyor.  Mahcubiyetle karışık, tuhaf duygular kaplıyor yüreğimi. Her yıl bunu çekmeye mecbur muyuz yahu?