Parmağınızı sallamayın, dişlerinizi gıcırdatmayın...
Başbakan işadamlarına 'açık açık söyleyin, korkmayın' diyor... Ama onlar iktidar medyasının hışmından korkuyor...
Başbakan Binali Yıldırım dün Türkiye Yatırım Danışma Konseyi toplantısına katıldı…
Ve…
Toplantı sonunda bir de konuşma yaptı…
Ekonomi ile ilgili yapısal reformlardan söz etti…
Orta vadeli planı anlattı…
Reel sektör yatırımlarının (Haliyle istihdam ve vergi gelirlerinin de.) artırılmasına yönelik projelerden söz etti…
2017 bütçesinde kamu yatırımının yüzde 30 artırılacağı müjdesini (“Müjde” çünkü kamu yatırımı şart.) verdi…
Ve…
Bana göre en değerli ve değerli olduğu kadar önemli şu cümleleri kurdu:
* * *
“Bize düşen görev sizin (İşadamlarının.) önünüzü açmak, derdinize çözüm üretmek, engelleri kaldırmak. Onun için özellikle sizden şunu istiyorum; Burada her şeyi açık açık söyleyin, siyaset yapmayın. 'Söylersek şikâyet anlamına gelir, alınırlar, işlerimiz zora girer' diye düşünmeyin. Asıl, gerçekleri bizden saklarsanız o zaman üzülürüz."…
* * *
Peki…
Başbakan Yıldırım’ın “…. sizden şunu istiyorum; Burada her şeyi açık açık söyleyin, siyaset yapmayın. 'Söylersek şikayet anlamına gelir, alınırlar, işlerimiz zora girer' diye düşünmeyin. Asıl gerçekleri bizden saklarsanız o zaman üzülürüz" deyişi yazılı medyada yer aldı mı?..
Hayır…
Yer almadı…
Aldıysa da ben görmedim…
Gören varsa ve bana bildirirse sevinirim…
* * *
Peki…
Diyelim ki…
Başbakan’ın bu Samim, yürekli ve demokrat çağrısını muhalif medya, Yıldırım’ın halk nezdinde giderek artan popülaritesini daha da yükseltmemek için görmedi…
İyi ama…
İktidar medyası niçin görmedi?..
Söyleyeyim…
İşadamlarını korkutmaktan vazgeçemeyecekleri için görmedi…
Çünkü…
Onlar da biliyor ki…
İşadamları Başbakan veya Cumhurbaşkanından değil…
Kendilerinin (İktidar medyasındaki kimi densizlerin) gazabından korkuyor…
Köşelerde veya TV ekranlarında kendilerine doğru sallanacak yazar parmaklarından tırsıyor…
“Aklını alırım ha…” diyen gazeteci müsveddelerinin kimyalarını bozmasını istemiyor…
* * *
Sayın Başbakan…
Her geçen gün partili partisiz daha çok yurttaşın büyük umudu haline geliyorsunuz…
Her geçen gün daha çok seviliyor, sayılıyorsunuz…
İşadamlarına hitaben yaptığınız konuşmanın benzerini hükümetinize destek veren medyadaki o densiz yazar ve yorumculara hitaben de yapsanız keşke…
O densizlere deseniz ki meselâ:
“Sayın Cumhurbaşkanımızı, Hükümetimizi ve şahsımı samimiyetle sevdiğinizi biliyorum… Ve o sevginize güvenerek diyorum ki: İşadamları beni veya hükümetimi eleştirdiği zaman tahammül gösterin… Onlara karşı sizin korumanıza ihtiyacım olmadığını bilin… O işadamlarını eleştirmenize karışmam elbette ama eleştirinizi yaparken o değerli insanlara parmağınızı sallamayın, dişlerinizi gıcırdatmayın…”
* * *
Evet, Sayın Başbakan…
Eğer buna benzer bir konuşmayı hükümetinize “destek” verdiklerini zanneden meslektaşlarımıza da yaparsanız; inanın çok yararı olacak…
Her zaman ve bütün sorunlarında yanlarında duracağınızdan emin olduğum işadamlarımız rahat bir nefes alacak…
Yakup MURAT
