MEDYA KÖŞESİ

Özkök'ün yazısı Altaylı'nın midesini bulandırdı

Özkök'ün bugünkü yazısını midesinin bulanarak okuduğunu yazan Fatih Altaylı bunun nedenini ise bakın nasıl açıklıyor?

Özkök'ün yazısı Altaylı'nın midesini bulandırdı

Maliye'nin vergi cezasını eleştiren Hürriyet yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök'ün bugünkü yazısını midesinin bulanarak okuduğunu yazan Fatih Altaylı bunun nedenini ise bakın nasıl açıklıyor? İşte çok düşündürücü ve çok konuşulacak bir yazı...

...

Bugün Ertuğrul Özkök'ün yazısını okuyunca içime bir "bulantı" hissi geldi. Şöyle yazmış Doğan'ın en önemli adamı: "Bugün rakibe yapılan cezalandırma başkalarının işine gelebilir. Bu ülkede iktidar medyanın üzerine böyle baskılarla çullanmaya başladığı zaman hiç bir şirket emniyette değildir. Ülkede böyle bir ağır baskı içtihadının yaratılması herkes için tehlikelidir" Kendine yontmanın, ilkesizliğin doruklarında dolaşan bir adamın yakarışlarıydı bunlar.

Ama mide bulandırıcıydı. Yazılandan ötürü değil yazandan ötürü. Çok değil 2 yıl önce aynı iktidar tarafından Sabah ve ATV'ye bırakın ceza kesmeyi, doğrudan el koyulurken de, bunun hiç bir hukuki dayanağı olmadığı yargı tarafından kararlaştırılırken tek kelime etmek bir yana alkış tutan Doğan Grubu değil miydi? Ben o gün bugünün geleceğini söylerken Özkök 5 bin dolarlık Petrus'undan mı sarhoştu, yoksa bir rakibe el koyulmasının mutluluğundan mı bilmiyorum.

Ancak şimdi ayılmış görünüyor. Ben bu satırları yazarken e posta kutuma bir okurdan mesaj geldi. Aydın Doğan'a mektup başlığı ile. Adı bende saklı okurum Aydın Doğan'a daha geniş yelpazede bir hatırlatma yapıyor. Ve Doğan Grubu'nun iktidar gücünü arkasına alarak yok ettiği rakipleri, yaptığı haksız rekabetle elde ettiği zenginliği detaylarıyla anlatıyor. Bazılarını benim bile unuttuğum detaylar. Ve şöyle bitiriyor okur, "İktidarlar eliyle zenginleşenler sahip oldukları her şeyi yine iktidar eliyle kaybederler" Bu cümle sadece Doğan'a yönelik olmamalı bence. İktidar eliyle zenginleşen dün Doğan'dı, bugün başkaları.

Evini iktidar binasının tepesine konduranlar iyi bilmeli ki, iktidarlar yıkılınca ev de yıkılır. Evini kendi arazisine kuranların evi yıkılsa da aynı araziye başka bir ev yapabilirler. Ama iktidar tepesinde kurulan evler iktidarın yıkıntıları arasında kalır. Arazi de zaten başkasınındır. Elbette biz Aydın Doğan'ın adamı gibi ilkesiz değiliz. Ortada bir haksızlık var ise eğer ona bile destek olmak boynumuzun borcudur. Ama Sabah'e el koyulurken, Karamehmet iktidar baskısıyla oradan oraya savrulurken Doğan ellerini ovuşturuyor, rakipsiz kalmanın mutluluğunu yaşıyor, kına yakıyordu. Şimdi o kınayı neresine sürer bilmiyorum.

ÇOK OKUNANLAR
Yorumlar