MEDYA KÖŞESİ

Özkök'ten Finkel'e sert eleştiri!

Özkök bugün köşesinde yeni bir AİHM kararını kullanarak Başbakan Erdoğan'a ilginç bir eleştiri kaleme aldı.

Özkök'ten Finkel'e sert eleştiri!

Geçen sene ekim ayında Doğan Grubuna kesilen vergi cezası ile ilgili olarak Andrew Finkel'in Al Capone benzetmesi yapması, ardından da Başbakan Erdoğan'ın bu benzetmeyi kullanması, medyada uzun süre tartışılmıştı.

Hürriyet eski Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, bugün köşesinde Fransa'da ırkçı lider Le Pen için aynı benzetmeyi yapan bir kitabın yazarının AİHM'de aldığı cezayı örnek göstererek tartışmayı yeniden gündeme getirdi.

Özkök yazısında, hem Finkel'e hem de Erdoğan'a AİHM'in "bu benzetme hakaret içeriyor" kararını hatırlatıyor.

İşte "O belagat şaheseri mahkûm olmuş" başlıklı Ertuğrul Özkök yazısı:

GEÇEN pazartesi Milliyet Gazetesi’nde Rıza Türmen’in yazısını okurken, malum “Al Capone” konusu karşıma çıktı.

Bundan bir süre önce Andrew Finkel adında bir gazeteci, Doğan Grubu’na kesilen cezayı anlatırken, Al Capone benzetmesi yapmıştı.

Söylemek istediği şuydu:

İktidar Doğan Grubu’nu cezalandırmak istiyor ama bir türlü yolunu bulamıyordu. Sonunda vergi cezası keserek bunu yaptı.

Hani, Doğan Grubu’na kesilen cezaların, bu grubun yayınlarından dolayı verildiğini açık açık yazanlarınkinden bile beter bir itiraftı.

Ancak Başbakan Erdoğan da bu benzetmeyi çok sevmiş olmalı ki, Wall Street Journal’a verdiği bir demeçte o da “Al Capone” benzetmesi yapmıştı.

* * *
Rıza Türmen yazısından öğrendiğime göre, 2007 yılında Fransa Ulusal Cephe Başkanı Le Pen, hakkında yazılan bir kitapta kullanılan ifadelerle ilgili bir dava açmış.
Kitapta kendisi hakkında “Canilerin çete başı”, “Le Pen’e oy verenler Al Capone’a da oy verirler”, “Seçmenlerin öfkesi ve kanı ile yaşayan vampir” gibi ifadeler kullanmış.
Mahkeme, bu kitabın yazarını ve yayınlayan yayınevini 6 bin Euro ceza ödemeye mahkûm etmiş.

Bunun üzerine yazar ve yayınevi AİHM’ye başvurmuş. Şimdi dikkat.

AİHM, mahkemenin aldığı kararın düşünce özgürlüğünü ihlal etmediği, kullanılan ifadelerin kabul edilebilir sınırı aştığı ve hakaret niteliği taşıdığı yolundaki mahkeme kararını doğru bulmuş.

Yani “Al Capone” ifadesinin, “ırkçılıkla” suçlanan bir siyasetçi için kullanılması bile, AİHM tarafından “hakaret” olarak tescil edilmiş.

Şimdi ortada şöyle bir durum var:

Ülkenin başbakanının Doğan Grubu’na kesilen vergi cezasını haklı göstermek için kullandığı “Al Capone” ifadesi, AİHM tarafından “suç” olarak kabul edilmiş.
Aydın Doğan ise o vergi cezaları ile ilgili ilk iki davada beraat etmiş.
Şimdi o gazeteci arkadaşa sormak istiyorum.

Al Capone benzetmesi oturdu mu yerine? Hani nerede, “Batı standartlarında” gazetecilik? Üstelik bu yazıyı, “Biz insanları etiketlemiyoruz” diye, her gün televizyon reklamları yapan bir gazetenin İngilizcesinde yazmak uygun düştü mü?

Özkök'ün yazısının tamamını okuyabilrisiniz.

Yorumlar